Gündem

Ankara’daki Yozgat arabaşında bir araya geldi, gündem memleket meselesi!

Yozgatlı Dernekler Federasyonu Başkanı Avukat Selçuk Bağcı, Yozgat’ın öğrenilmiş çaresizlik halinden kurtularak ‘fabrika ayarlarına’ dönmesi gerektiğini söyledi.

Yozgatlı Dernekler Federasyonu tarafından Ankara’da düzenlenen arabaşı etkinliğinde Yozgatlılar hem bir araya geldi hem memleket hasreti giderdi. Mamak’ta Lavanta Kültür Merkezi’nde gerçekleşen etkinliğe Ankara Milletvekili Adnan Beker, Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin, Akdağmadeni Belediye Başkanı Nezih Yalçın, Yozgat Önceki Dönem AK Parti Milletvekili Ertuğrul Soysal, Yozgat Önceki dönem CHP Milletvekili Ali Keven, iş insanları, bürokratlar, dernek başkanları ve memleket sevdalısı Yozgatlılar katılım sağladı.

Programda konuşan Yozgatlı Dernekler Federasyonu Başkanı Avukat Selçuk Bağcı, Yozgat’ın geçmişten günümüze önemli bir kültürel mirasa sahip olduğunu ve bu mirasın gelecek nesillere doğru bir şekilde aktarılması gerektiğini dile getirdi.

Paylaşım aşı

Hemşehrileri ile bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu dile getiren Bağcı, “Özünde bir yokluk ve paylaşım yemeği olan “Arabaşı”, bugün de bu güzide topluluğun bir araya gelmesine vesile oldu. Bu meyanda, değerli hemşerilerimize en içten teşekkür ve şükranlarımı sunuyorum. Sağ olun, var olun” dedi.

Yozgatlı kimdir?

Bağcı, Yozgat ve Yozgatllılık üzerine analizler yaptığını ve bunu hemşehrileri ile paylaşmak istediğini belirterek, şunları kaydetti; “Son zamanlarda Yozgat, Yozgatlılık ve hemşerilik gibi kavramlar üzerine düşünüyorum. Yozgatlı gerçekten kimdir, toplumdaki algısı nasıldır, tarihte nasıldı, bugün nasıl? Bu sorular üzerine kafa yordum ve vardığım birkaç sonucu, naçizane edindiğim kanaatlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum.”

Genetik kodlarıyla oynanmış

“Her şeyden önce, dönemsel politikaların bir sonucu olarak Yozgat’ın genetik kodlarıyla oynandığını düşünüyorum” diyen Bağcı, şöyle konuştu; “Örneğin, bugün yaşanabilecek en ağır acıya bile “Vatan sağ olsun” diye karşılık veren bir kitle haline gelinmiştir. Peki, bu dönüşümün sonucunda ne oldu? Yozgat, şehit veren illerin her zaman en başında yer almıştır. “Sana sevdanın yolları, bana kurşunlar” misali, Yozgat her daim bu acıyı göğüslemiştir.”

Aslını unutan Yozgat

Bağcı, Yozgatlıların kendisine yapıştırılan etiketlere bağlandığını belirterek, “Fennilerin, Abbas Sayar’ların, Nida Tüfekçi’lerin, Gülten Akın’ların memleketi olan Yozgat’ın sanat ve kültürle olan bütün bağları koparılmış, şehrimiz mutsuz ve umutsuz bir hale büründürülmüştür. Yozgatlılar arasında “Birbirinin kuyusunu kazar” söylemi adeta üzerimize yapışıp kalmıştır. İşin daha da tuhaf yanı, asıl Yozgatlının kendini bu şekilde tanımlamaya başlamasıdır” dedi.

Fabrika Ayarlarına Dönmeli


Yozgat’ın ve Yozgatlıların özüne, yani fabrika ayarlarına dönmesi gerektiğine vurgu yapan Bağcı, “Oysa Yozgatlı, samimiyetine inandığı kişi ya da kurumların arkasında “elif gibi dimdik” durur; ne gruplaşma yapar ne de başkasının kuyusunu kazar. Sevgili hemşerilerim, öncelikle bu “öğrenilmiş çaresizlik” halinden kurtulmamız gerekiyor. Kendimize ait olmayan ve üzerimize giydirilen bu kimliği reddederek, acilen fabrika ayarlarına dönmeliyiz. Yozgat’ın fabrika ayarlarında töre, sanat, nezaket ve medeniyet vardır. Bu tespitimi, Yozgat tarihini ve kültürünü biraz araştırmış bir kardeşiniz olarak, hamasetten uzak ve inanarak söylüyorum” diye konuştu.

Yozgat’ın İmaj Meselesi


Yozgatlı Dernekler Federasyonu olarak, Yozgat’ın öncelikli meselelerinden birinin bu “imaj meselesi” olduğunu düşündüklerini anlatan Bağcı, şunları söyledi; “Önümüzdeki dönem faaliyetlerimiz, Yozgat’ın derin kültürünün tanıtılması, yaşatılması ve açığa çıkarılması üzerine yoğunlaşacaktır. Bu tür konularda akademisyenlerimizden, bilim insanlarımızdan alacağımız destek bizim için son derece önemlidir.”

Aidiyet duygularını canlandırmalıyız

“Aynı bağlamda, evlatlarımızın ve çocuklarımızın Yozgat’a dair aidiyet duygularının neredeyse yok olma noktasına geldiği kanaatindeyiz” diyen Bağcı, açıklamasının devamında şöyle konuştu; “Bu da üzerinde durulması gereken bir başka önemli konudur. Gençlerimize burs imkânı sağlamanın yanı sıra onları faaliyetlerimize ortak etmek, her platformda söz sahibi olmalarını sağlamak istiyoruz. Gençlik kollarımızla yapacağımız çalışmalar sayesinde gençlerimizin memleketlerine olan aidiyet duygularını pekiştirmeyi hedefliyoruz.”

Yozgat’ın Kültürü Ve Geleceği


Yozgat’ın kültürel mirasının, sanatının ve gastronomisinin tanıtılması, anlatılması ve yaşatılması noktasında vebal taşıdıklarını anlatan Bağcı, “Eğer biz şehrimizin başkentteki en büyük sivil toplum platformuysak – ki öyleyiz – bu faaliyetlerin hepsini başarıyla yürütmek zorundayız. Ancak sizlerin desteği olmadan bu konuların altından kalkmamız mümkün değildir. Sizlerden ricamız, yapacağımız etkinlik ve faaliyetlerde bizlere destek olmanızdır. Bugünkü davetimizin amacı, dostlarla hasret gidermenin yanı sıra federasyonumuzu tanıtmak, memleketimizle ilgili düşüncelerimizi paylaşmak ve kalben desteklerinize talip olmaktır” dedi.

Kolektif Başarıların Yolu


Bağcı, Yozgat’ın bireysel başarılarla dolu olduğunu da anımsatarak, “Memleketimiz bireysel başarı hikâyeleri ile doludur. Çok şükür, devletin en üst kademelerinde, siyasette, ticarette ve her alanda hemşerilerimiz bizleri başarıyla temsil etmektedir. Ancak bu bireysel başarı hikâyelerini kolektif bir başarıya dönüştürmenin yolu, güçlü sivil toplum kuruluşlarından geçmektedir. Federasyon olarak, hemşerilerimizi siyasi düşünce, etnik köken, mezhep veya yaşam tarzı gibi ayrımlara bakmaksızın kucaklamak ve siyasetten uzak bir güç unsuru olmak istiyoruz. Bu vesileyle tüm hemşerilerimize teşekkür ediyor, desteklerinizi bekliyoruz” ifadelerine yer verdi.