"Bir Portre; Rıfat Erbaz"

--Onu tanıyor musunuz?

--Hayır, kimi kasdettiniz.

--O da senin gibi bir Yozgat'lı.

--Yok ya kimmiş o?.

--Hem Yozgat Gazetelerinden birinde köşe yazıları yazıyor.

--Hangi gazete o, Vallahi bilmece gibi konuşuyorsunuz. Biraz ip ucu bari verseniz.

--Politik konulara pek girmez. Eğer politik konulara girmesi gerekirse, Yozgat ve Yozgat'lının menfaati hep en önde gelir.
Yalnız dikkat etmek lazım, bazı köşe yazarları gibi, dünyayı ve Türkiyeyi unutup bölgesel milliyetçilik yaparlar "varsa Yozgat yoksa Yozgat" derler. O bölgesel milliyetçiliğe asla tevessül etmez. Ülkeyi ve Türk Milletini her şeyden önde tutar.

--Kendisini ve sadece Yozgat'ı merkeze alarak fikir üretmez. Ülkenin genel menfaati onun hassasiyetleri arasındadır.

-- ??

-- Suya sabuna dokunmaz diyeceğim ama öyle değil, hem suya dokunur, hem sabuna dokunur, fakat kimseyi incitmez.

--Allah Allah..

--Efendilik dersen onda, tevazu dersen onda, kibarlık dersen onda, kadirbilirlik dersen onda, sıla hasreti dersen onda,

--Yozgat sevgisi dersen onda, Yozgat'ın değerlerini değerli bilip bize tanıtan dersen yine onda.

--???!!!

--Lafı eğip bükmeden en doğru şekilde yazmak onda.

--O yazı yazarken ve söyleyeceğini söylerken çok rahattır. Çünkü onun Yozgat'ta bir hesabı yoktur. Yozgat geleceği üzerinde de bir hesabı yoktur. O hasbidir.

--O yazarken, Yozgat gazetelerinin köşelerinde bulunan diğer köşe yazarları gibi "öldük bittik" edebiyatı yapmaz,

--O Yozgat'tanda, Yozgat'ın geleceğindende emindir.

--O köşesinde ümitsizlik vermez, karamsar tablolar çizmez, Her konuya muhalefet etmez, her yapılan işe mutlaka bir köşesinden kulp takmaz.

--O siyaset yapar fakat bu siyaset geleceğin iyi olması içindir.

--O parti pırtı işlerine girmez. Birini sürekli eleştirip, diğerini de göklere çıkarmaz. Çünkü onun siyasi bir gelecek kaygısı yoktur. Siyasi bir parti ile de bir ilşkisi yoktur.

--Bazı köşe yazarları sürekli birilerinin aleyhine yazar ve konuşurlar, o bunu asla yapmaz.

--Bazı köşe yazarları her konuda ilgisi olsun olmasın lafı dödürüp dolaştırıp iktidarları, hükümetleri ve yetkili makamda bulunanları, siyasi partileri, muhalefet partilerini eleştiri noktasına getirirler. O bunu asla yapmaz.

--Bazı köşe yazarları bir köşeye yerleştikten sonra "Yozgat sevdalısı" kesiliverirler. O, o köşe yazarlarından değildir.

--O sosyal medya yalanlarına asla itibar etmediği gibi sosyal medya yalanları ile bir şeyler yazıp paylaşanlara da itibar etmez.

--O öyle şeyler yazar ki kimsayi itham etmez. Yazdıklarını okurken siz o yazılanlarda kendinizi bulursunuz.

--O Öyle şeyler anlatır ki siz geçmişinize, gençliğinize, gençlik hayallerinize gider adeta bir "geçmiş anılar" turu yaparsunuz.

--O aslında kendi belleğindekileri yazar, fakat siz sizi yazdığını zannedersiniz.
--Onun yazdıkları, anlattıkları o kadar o kadar tanıdıktır ki "Allah Allah bu yazar beni ve çevremi anlatmış" dersiniz.

--Onun her bahsettiği yerde bir hatıranızın olduğunu hatırlar, iç geçirirsiniz ve "ah gençliğim" diyerek o eski günlere özlem duyarsınız.

--O kimlerden nerelerden bahsetmedi ki.

--O hep hafızamızı tazeledi.

--Onun satırlarından hepimize tanıdık gelen insanlar gelip geçti.

--Un Pazarından, Üzüm Pazarından, Eskipazardan, Şekerpınardan, Meydan Yerinden, Tonusluoğlu Hanından,
--Zafer Otelinden, İmren Pastanesinden, Kayserili manifaturacılardan, yazıhaneci Selahattin Ersoy, Turgut Kaymaz, Doğan İyibil, Sönmez matbaasından,

--Eczacı Hüseyin Kamanlı, Eser İnşaat, Avukat Mustafa İpekel, Mühendis Mithat Uyar ve Mühendis Muhlis Adıbelli.Tuhafiyeci Ahmet Yücesan, Perdeci Ünal ve Çınar Demirtürk, Manifaturacı Karahançerler,

--Aynalı Kahveden.

--Kapalıçarşı’dan,

--Kayseri’li Hacı (Mehmet Özsümer’in dedesi Hacı Mehmet Özsümer),

--Niğde’li Halıcılar Mustafa ve Lütfü Pelit,

--Mehmet Yücesan, Kuşçu’lu Bahri bulut, Kababel’li Celal Bakır,

--Kunduracılar Osman Potuk, Yusuf Ersin, İlhami Akçınar,

--Tuhafiyeciler Süleyman Batur, Ersoy Keven, daha sonra Efendi Aktoklu,

--Manifaturacı Lök’lü Ali Bakıcı, sonra oğlu Necati Bakıcı,

--Kuru temizlemeci Ali Rıza abi ve de Abbas Sayar…Topal Salih’in fırının,

--Dabak Yusuf’un deri imalathanesininYozgat Ermeni’lerinden Demirci Boğos Usta’ydı…

--“Yeşil” adını da alan Şoför Yeşil Mustafa (Tufaner)

--Şekerci Şükrü (Bozkuş

--Mahmut Civelek, Ali Keven, Cemal Bacanlı, Mahmut Bardakçı,

--Tevfik Demirtaş, Yaşar Irgatoğlu

-- Jandarma Durak

--Avukat Münir Nuri Sayın

--Edip ve Memduh Boztepe

--Gazeteci Mustafa ve Oğuz Güçlü,

--Saatçi Şakir Güçlü ve Hacı Altunbek,

--Bakkal İhsan Ovaçin ve babası, İsmail Esen,

--Tuhafiyeci Hafız (Bekir Kavak),

--Şekerci Mustafa ve şekerci Şükrü (Bozkuş),

--Doktor Yaşar Akyollu, Eczacı Nurten Akyollu,

--Ahmet ve Kemal kiracı,

--Kahveci Fikret’in Aynalı Kahvesi, Çakıcı’nın kahve,

--Sonradan İstanbul Lokantası Mehmet Keven. Karamanlar, --

--Kunduracı İbrahim Ethem Kamanlı ve damadı A.Refet Kamanlı,

--Kadın terzisi kekeç Esat (Akyol),

--Kayserili Hacı ( Mehmet Özsümer), Tuhafiyeci terzi Yaşar Sarıtunç,

--Yüncü Kara Mehmet (Katlan),

--Şekerci Yusuf Bozkuş,

--Sarraf Mahmut Katlan ve Feridun Katlan,

--Aktar Nalbur Vural Pişirici, Baharatçı İpeğin Eysan (İhsan İpek),

--Bulduğun Mustafa, Ahmet Erkan, Kunduracı Turgut ve Gazi Yazıtaş.

--Tuhafiyeci Ömer Rahmi Koçak, Tuhafiyeci Hamdi Lekesiz,

--Kemal Duyar, Tuhafiyeci Mahmut Yücesan ve oğlu Ahmet Yücesan,

--Binbaşının Fırın Fırıncı Halil Uslu,

--Göncü’nün Yaşar, Kunduracı Karabacaklar, gaz yağcı Mahir, Topal

--Hamza ve Mehmet Diler Hamamcının Mustafa ve İhsan Kan,

--Cıncıkçı Erol Akçınar, Tuhafiyeci Mehmet Hafız,

--Hocalar kahvesinde kahveci Hasan Ağa ve Oğlu Yusuf (Sargın),

--Gıda toptancısı Neşet ve Yusuf Bahri Uğur,

--Kadir Koçak,yanında Topçulu Çavuş Ağa,

--Boyacı ve nakliyat ambarı acentesi Ali Gedik, yanında bakkal Yalçın ve babası,

--Camcı Halil, Bakkal Hamdi Hoca,

--Elektrikçi Arif Usta ve oğlu Dursun Demirel. Bayi Mehmet ve oğlu Yakup Alper, Lokantacı Şahin Uçar, Unpazarı ikinci aralığında Terzi Şenyiğit kardeşler, Kebapçı Hasgül Civelek, Aşçı Mustafa ve oğlu Tahir Ersöz, Eczacı İnci Hanım, Bakkal Necip Alakoç, Kebapçı Akif Bektaş. Kırtasiyeci Yarar Karslıoğlu, yanında tuhafiyeci Halit Yıldırım, köşede Taha Akyol’un babası Hacı Mustafa Akyol’un dükkanı. Tuhafiyeci Mim Cenani Afşin, Salih, Muhlis ve Abdulkadir Sayar, Mahmut Erkan ve ilk İstanbul Lokantası sahibi Hacı Osman Keven ve Kebapçı Kel Osman Ilgaç, Sarraf Ali Katlan, Gülayların babası Kambur Saatçinin dükkanı, kaliteye önem verenlerin giyindiği tuhafiyeci Ersoy Keven ve köşede Abbas Sayar.

--İlhan Kamanlı, Önder Aral, Löklü Salih, Bülent Yüksel

--Ülkücü camianın Yozgat’daki fikir adamı Memduh Şenol ağabey

--Terzi Artin abi ile Foto Doğan

--Nusret Köylüoğlu

--Hasan Soyaslan, Oğulları Ali ve İhsan…

--Radyocu Erdoğan

--Berber Asım EkmekçMustafa Ekmekçi

--Veli Zeren, kardeşleri Askeri Doktor İbrahim Zeren, Hastanede görevli Kemal Zeren. Türk Halk Müziği sanatçısı Nursal Zeren ve babası Hasan Zeren.
--Bunlar benim yazabildiklerim, daha niceleri gözümüzün önüne geldi geçti.

.........

-Keşke her Yozgat'lı onun gibi olsa, Hiçbir siyasi endişe taşımadan şehrimizin tanıtımını yapsa.

--Keşke herkez isimlerinin önüne bir takım sıfatlar koyarak, ayrıştırıcı, ötekileştirici bir dil kullanmak yerine birleştirici ve toparlayıcı bir dil kullansa.

Keşke herkes; Hep çirkinliklerden yanlışlardan bahsetmek yerine, onun gibi hep iyiliklerden ve güzelliklerden söz edebilse.

--Keşke herkes; Ona buna laf çakmadan, onun bunun eksiğini yanlışını aramadan aklındakini fikrindekini vekar içinde yazıya dökebilse.

--Keşke herkes; "Her şeyi ben bilirim", "her şeyin merkezinde ben varım" düşüncesinden kurtulup, "benim dışımda da en az ben kadar bilenler vardır" diyebilse.

--O, 1970 yılında Genç Ülkücüler Teşkilatının kurulması sırasında yapılan meydan mitingi ve yürüyüşünde elinde pankart taşırken ne ise şimdi yine o dur.

--Bilmem biraz anlatabildim mi, değerli arkadaşım, dostum, kardeşim Rıfat Erbaz'ı