19 Mayıs 1919 Kurtuluş Savaşına adım atışımızın başlangıç tarihidir. Bugün aynı zamanda Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutluyoruz...19 Mayıs; 1981 yılından başlayarak «Atatürk'ü Anma Günü» olarak da kutlanmaya başlanmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu Birinci Dünya Savaşında yenilgiye uğratılmış “Avrupa’nın hasta adamı” olarak nitelendirilerek topraklarımızda gözü olan Avrupa devletleri tarafından çeşitli bahanelerle işgale başlanılmıştır. Amaç Anadolu’yu baştan sona işgal etmek ve Türkleri Anadolu’dan atmaktır.
İstanbul işgal edilince Ülkesini ve milletini seven vatansever insanlarımız çeşitli kurtuluş yolları aramaya koyuldular.
Cennet vatanımızı düşmana teslim etmemek için işgale direnip şehadet şerbeti içmeye başladılar. Çünkü, Çanakkale Savaşı bu şehitlerin kanıyla kazanılmıştı.
İstanbul’un İngilizler tarafından işgal edilmesinden sonra Mustafa Kemal’de kurtuluşun Anadolu topraklarında Anadolu halkıyla birleşerek topyekûn savaşarak kazanılacağına inanarak. 16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan ayrılıp Samsun’a doğru yola çıktı. 19 Mayıs 1919 da Samsun’a ayak bastı.
İşgalci güçler bazı bölgelerimizi ele geçirmeye başladılar. Fransızlar, İtalyanlar, İngilizler, Yunanlılar, Ermeniler tarafından ülkemiz işgal ediliyordu. Mustafa Kemal’in 19 Mayıs 1919 günü Samsun’a ayak basıp Kurtuluş Savaşını başlatması milletimizin de uyanışına vesile oldu. Türk Milleti yaşlısı genci, çoluğu çocuğu, kadını kızıyla: “Ya istiklal ya ölüm” haykırışıyla Kurtuluş Savaşına katıldı. Kurtuluş Savaşıyla: Türk yurdu olan Anadolu’nun işgal edilemeyeceğini tüm dünyaya haykırdı. Bunun adı: “Ya İstiklal Ya Ölüm!”oldu!..
19 Mayıs,sadece Türk millî kurtuluş hareketinin başlangıcı olmakla kalmamış, yeni Türkiye Cumhuriyetinin temellerinin atıldığı gün olmuştur. Mustafa Kemal’in Samsun’a çıktığı andan itibaren zihnini meşgul eden problem millet iradesinin devlet hayatımıza yansıtılmasını sağlamaktı. Bu nedenle Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılması ve Cumhuriyetin ilan edilmesi gerekiyordu.
İşgalin en ağır günlerinin yaşandığı o dönemde ülke genelinde belirsizliğin hâkim olduğu gören, Mustafa Kemal, gençlerin kendisine umut vereceğini ifade ediyordu:
"Her şeye rağmen muhakkak bir nura doğru yürümekteyiz. Ben de bu inancı yaşatan kuvvet yalnız azim memleket ve millet hakkındaki sonsuz sevgim değil, bugünün karanlıkları, sırf vatan ve hakikat aşkı ile ışık serpmeye ve aramaya çalışan bir gençlik görüyorum” diyordu.
Gençlerimizin varlığı, potansiyeli ve gücü, ülkemizin de gücünü artırarak, bizleri geleceğe taşıyacaktı. Ülkesini seven, çağa hükmeden, teknolojiyi iyi kullanan, ilim,bilim ve fende dünyayla yarışan bir gençliğin, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine ulaştıracağından umutluydu.
Türk gençleri olarak başarıyı yakalayabilmek için kendi değerlerimizin yanı sıra dünya değerleriyle de barışık olan bir gençliğin Türkiye Cumhuriyeti ayakta tutabileceğine inanıyordu.
Bu nedenle: 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı milletçe haklı gurur ve mutluluğunu yaşadığımız bir özel gündür. Ülke- vatan ve millet uğruna büyük çaba- fedakârlık göstermek hepimizin görevidir. Geleceğimizin sahibi sevgili gençlerimizin Bayramını kutluyor, Türk Milletinin kurtuluşu için can veren şehit ve gazilerimizi minnetle şükranla yad ediyoruz. Gençlerimize de güveniyor Türk Milletinin geleceğini onlara emanet ediyoruz.