Gençlikte yapılan ibâdet, çok makbuldür

İkinci bin yılının müceddidi büyük âlim ve velî İmâm-ı Rabbânî hazretleri, gençlere yaptığı bir nasihatinde şöyle buyuruyor:
Gençlikte yapılan ibâdet, Allah indinde çok makbûldür. Gençlikte korkuya, ihtiyârlıkta merhamete sığınmak lâzımdır. Nefs-i emmârenin azgınlık zamanı olan gençlik zamanında, insan, şeytana muhâlefette bulunsa, az bir amel için çok sevâba nâil olur. İhtiyârlık zamanında güç ve kuvvet kalmaz ve normal şartlar bozulup, cemiyetin sebepleri, perişan oldukta nedâmet ve pişmanlıktan gayri yapılacak iş yoktur. Ve çok olur ki, o zamana dahi yetişmek nasip olmaz. Pişmanlık zamanı yakalanamayıp, pişmanlık nasip olmazsa, ebedî azâp ve büyük cezâya yakalanır.
İnsan ömrünün en iyi zamanı olan gençlik günlerinde, işlerin en iyisi ve faydalısı olan, sahibin, yaratanın emirlerini yapmaya, Ona ibâdet etmeye çalışmalı, islâmiyetin yasak ettiği harâmlardan, şüphelilerden çok sakınmalıdır.Gençlikte, istikâmet üzere olmak, İslâmiyetin emir ve yasaklarına uymak, dünya ve âhiret nimetlerinin en üstünüdür. Bunun için, ana-babalar, evlâtlarını dinsiz öğretmenlerin ve arkadaşların, gazetelerin ve televizyonların tuzaklarına düşürmemelidir.
Gençliği, sâhibinin hizmetlerine sarf etmelidir. Günleri boş yere geçirmeyip, oyun ve eğlenceye sarf etmemelidir. Zevk ve safâya bağlı olmayalar ki, zevk ve safâ Cennettedir. Allahü teâlânın, bir kulunu gençlikte tövbe etmeye kavuşturması ve bu tövbesini bozmaktan koruması, ne büyük nimettir!
Gençlik zamanında, insanı üç din düşmanı olan; nefis, şeytân ve kötü insanlar aldatmaya uğraşmaktadır. Bunlar karşısında az bir ibâdet, pek kıymetli olur. İhtiyârlıkta yapılan, bundan kat kat fazla ibâdetlerin bu kadar kıymeti olmaz. Düşman hücûm ettiği zaman, askerin ufak bir hareketi, çok kıymetli olur. Sulh zamanında yapılan büyük tâlimlerin, manevraların, bu kadar kıymeti olmaz.
Yavrum! Hak teâlâ, sana çok lütuf ve ihsân ederek, bu genç yaşta tövbe etmekle ve İslâm âlimlerinin yolunda bulunan birinin sohbetine kavuşturmakla şereflendirmişti. Bilemiyorum ki, nefis ve şeytânın, din bilgisi olmayan kötü arkadaşların arasında, o temiz hâlde kalabildin mi?
Din düşmanları her yoldan gençleri aldatmaya uğraşırken, değişmeden, akıntıya karşı durmak kolay değildir. Gençlik zamanıdır. Para bol, nefsin her arzusunu yerine getirmek kolay ve arkadaşların çoğu da uygunsuz!
Fârisî beyt tercemesi:
Cânım, yavrum! Sana sözüm, yalnız şudur;
Körpeciksin, yolun da çok korkuludur!..