Güçlü Olmak Zalim Olmayı Gerektirmez!

Rusya bütün gücünü kullanarak Ukrayna’ya saldırmaya devam ediyor. Her türlü silah kullanılıyor, asker, polis sivil halk hiç fark etmiyor, acımasızca yükleniyor; Rus güçleri Ukrayna’yı işgal etmek için. Onların bağımsız yaşamalarına tahammülleri kalmamış gibi..Demek ki bu zalimlere göre güçlü olmak zalim olmak demekmiş?

İşin garibi bu zalimlere alkış tutup destekleyen devletler de var. AB ve NATO aciz kalıyor. Sanki göz kırpıyor gibi... Dostça değil kalleşçe bir tavır içerisindeler. Siz eğer Ukrayna’yı destekliyorsanız bütün gücünüzle dostunuzun arkasında olmanız gerekmez mi? Tavşana koş tazıya tut dercesine bir gelişme var ki kınıyoruz?..

Savaşın çirkin yüzünü görmeye başladık. Acımasız bir saldırı. Kadın kız, çoluk çocuk, sivil asker demeden vuruluyor insanlık ayaklar altında ve yeni bir insanlık dramı daha yaşanıyor. Savaşın neticesi olan mülteci akını yollarda... Şimdi Avrupa anlasın mülteci dramını ve mültecilerin nelere sebep olabileceğini?...

Bu saldırı Ukrayna teslim oluncaya kadar devam edecek olursa bunun sonucu çok ağır olur. İnsanlık için oldukça üzücü bir hadise. Bu çağda ve bu devirde tüm dünyanın gözleri önünde bağımsız bir devlet işgal edilmeye çalışılıyor! Sömürge bir devlet kurulmak isteniyor. Ben güçlüyüm ve haklıyım her istediğimi yaparım zalimliği sergilenmek isteniyor. Bu zalimliği sadece TV kanallarında izlemekle yetiniyoruz maalesef ....

Türkiye’nin tutumu haklı; iki komşu devlet karşı karşıya; her iki devletle de karşılıklı ticari ilişkilerimiz var. Hatta bu devletlerin içinde kan ve can kardeşlerimiz var. Onların haklarını da korumak ve onlara sahip çıkmak zorundayız. Rusya ile devam eden iyi ilişkilerimiz var, özellikle Rus turistlerinin ülkemize gelişi ve ticari ilişkilerimiz sıcak bir ortamda devam ediyor. Ukrayna ile de hem ticari hem de iş adamlarımızın yatırımı konusunda çalışmalarımız var. Bu nedenle her iki ülkeyle de karşılıklı ticari ve insani ilişkilerimiz devam etsin istiyoruz.

Bu savaşta ara bulucu rolümüzü üstlenmek ve savaşı durdurup anlaşmayı sağlamak için çaba göstermek zorundayız. Türk hükümeti de şimdilik bunu yapmaya çalışıyor. Dileğimiz odur ki bu savaş sona erdirilsin taraflar masa başına oturup barışta karar kılsınlar. İnsani dram bitsin her iki ülkenin insanı da huzura kavuşsun. Biz yurtta sulh cihanda sulh ilkesinden yanayız. Bu tutumumuz da devam etmeli...