Romanın kahramanı Raif Bey'in hayatı ile Sabahattin Ali'nin yaşam öyküsü arasında dikkat çekici benzerlikler bulunuyor. Sabahattin Ali'nin gençliğinde Almanya'ya gitmesi, orada geçirdiği zaman, ve Maria Puder adlı bir kadınla yaşadığı tutkulu aşk, romanın sayfalarında belirginleşiyor. Bu durum, kitabın otobiyografik unsurlar içerdiği iddialarını güçlendiriyor.
Belgesel İzleri: Kayıp Kemiklerin İzinde; Bir Sabahattin Ali
Belgeselci Nebil Özgentürk'ün "Kayıp Kemiklerin İzinde; Bir Sabahattin Ali" belgeselinin tanıtım videosunda, romanın mekânlarını gösteren sahneler ve Maria Puder ile Raif Bey'in buluştuğu noktaların anlatımı, romandaki hikayenin yarıda kalmış bir gerçekliği temsil etme ihtimalini gündeme getiriyor.
Eserin İsmi: Madonna of The Harpies
Kürk Mantolu Madonna'nın ismi, Sabahattin Ali'nin bir başka entelektüel alanı olan çizim sanatından esinleniyor. Eserin ismi, Yüksek Rönesans Dönemi'nin önemli tablolarından biri olan "Madonna of The Harpies"den gelmektedir. Sabahattin Ali'nin edebi zekâsı, bu eserinde aşk ve yaşanmışlıkların yanı sıra sanat dünyasına da değinmesini sağlamıştır.
Kürk Mantolu Madonna'nın Ardındaki Sırlar
Kürk Mantolu Madonna'nın gerçek bir hikayeden mi esinlendiği yoksa sadece Sabahattin Ali'nin sanat dünyasına bir gönderme mi olduğu belirsizliğini koruyor. Ancak romanın okuyucularında bıraktığı derin izler, bu eserin sadece bir aşk hikayesinden ibaret olmadığını düşündürüyor. Sabahattin Ali'nin eserleri, her geçen gün yeni bir sırrı ortaya çıkarırcasına, okuyucularını düşündürmeye devam ediyor.