Makalelerim 138 Hz. Nuh Aleyhisselam ve kıssası 4

Bugünkü makaleme geçen haftaki kaldığımız yerden devam ediyorum. Bu haftada NUH tufanından sizlere bahsetmeye çalışacağım.

NUH TUFANI

Böylece nuh tufanı gerçekleşmiş ALLAH ın kafirler hakkındaki hükmü gerçekleşmişti. Tufan ın tüm dünyayı mı kapsadığı yoksa sadece NUH kavminin yaşadığı bölgeyimi içine aldığı hakkında değişik görüşler ileri sürülebilir.

Her şeyden önce kıssanın odak naktası “ tufan “ değil mü min ve müşriklerin vahye karşı aldığı tavırlardır. Tufan olayı HZ NUH un verdiği uzun mücadelede kafirler aleyhine gerçekleşmiş bir sonuçtur ve kıssanın sadece bir bölümünü oluşturmaktadır.

Tufan’ın ister tüm dünya ya şamil olduğuna, isterse yöresel olduğuna inanalım. Bu bizim için “ imanı “ bir zaaf teşkil etmez. Ancak gaybi bir olay olan tufan üzerinde sonuç getirmeyecek tartışmalara girmek bizi özden cüze ; hidayetle ilgili içerikten gereksiz ayrıntılara çekeceğinden “gaybe taş atmaktan “ 18- 22 vazgeçmeliyiz. Gaybi olayların kuranda gereği ve yeteri kadar verildiğine inanıyor ve bu konuda şu kuranı ülkeyi benimsiyoruz.

Sonuç olarak NUH kıssasının vahye muhatap olanlara vermek istediği mesaj ve dersleri şöyle sıralıyabiliriz.

Hz Nuh’un risaletle görevlendirildiği esnadan başlayarak giriştiği tebliğ eylemindeki metodu; “ gece gündüz çağırdım onları, açıkça da söyledim, gizlicede “

Kafirlere yaranmak için taviz verilmemesi Müslümanların bütünlüğünün korunması gerektiği “ benim ücretim ALLAH a aittir. Müminleri kovacak değilim.

Mücadelede sürekli direniş sonucun ALLAH a havale edilmesi gerektiği.

Hidayet ve zafer ALLAH ın dilemesine bağlıdır. Mühim olan muhataplara ALLAH IN mesajını iletmek hususunda tüm çaba ve gayreti göstermektir. Bize düşen HAKKI ortaya koymak kurana uyanları azabi müthiş bir gün ile uyarmaktır.

Bugünkü anlatacaklarım bundan ibaret olup, haftaya başka bir makalede buluşmak üzere yazımı Karacaoğlan’nın BEN MEYLİMİ ÜÇ GÜZELE DÜŞÜRDÜM adlı şiiri ile bitiriyorum. Hepinize selamlar, sevgiler, saygılar

BEN MEYLİMİ ÜÇ GÜZELE DÜŞÜRDÜM

Ben meylimi üç güzele düşürdüm

Biri şemsi biri kömür biri ill elif

Onların aşkından şaşırdım

Biri şemsi biri kömür biri ill elif

Birisinin evi kaya başında

Birisinin evi alnım duşunda

Biri yeni doğmuş on beş yaşında

Biri şemsi biri kömür biri ill elif

Birinin parmağı dopdolu yüzük

Birinin kolunda şıpça bilezik

Büyüğünü sevsem küçüğe yazık

Biri şemsi biri kömür biri ill elif

Karacaoğlan