Odgurmuş: Cumhurbaşkanı yardımcısı devletin yapacağı tasarruf tedbirleri konusunda açıklamalar yaptı. Görüyorum ki pek memnun görünmüyorsunuz.

Monşer: Ne memnun olacağım. Bunlar arsız. Tasarruf tedbirlerinin yükünü de yine bu fakir halka yükleyecekler.

Odgurmuş: Açıklamayı dinlemediniz herhalde, halkın bir şekilde tasarrufundan söz edilmiyor. Devletin ve kurumların tasarruf yapmasından söz ediliyor.

Monşer: Ne tasarrufu?.. Tasarrufu sen yapacaksın. Yine senin sırtına binecekler.

Bundan önceki tasarruf tedbirlerini açıkladığında yanılmıyorsam 75/76 kalemden mevcuttu sonuç ortada.

Cuma’ya gitmesinler parayı koyacak yer bulamayız bide yaz geldi doğal gazı yakmasınlar saraycıkta.

Odgurmuş: Bakıyorum de sizin arkadaşların her biri maliye uzmanı gibi akıl veriyor, ahkam kesiyor. Bunlar ya söylenenleri dinlemiyorlar ya da okuduklarını anlamıyorlar. Söyledikleri ile sadece gülünç oluyorlar.

Sanırsınız ki her biri hazine denetleme müsteşarı gibi konuşuyorlar. Bunlar sanki hazineden görevli gölge bakanlar gibi, sanki hazineye girmişler ve hazinenin tamtakır olduğunu görmüşler de ondan sonra konuşuyorlar.

Unutulmamalı ki o büyük depremde 11 şehir yerle bir oldu bu yükün altından kim kalkacak. Biraz insaflı olmak gerekir.

Hükümet ve iktidar karşıtlığı üzerinden hem bozgunculuk yapıyorsunuz hem de devleti yıpratıyorsunuz. O zaman sizin FETÖ’cülerden, Marksist solculardan ne farkınız kalıyor.

Monşer: Biz bunları uydurmuyoruz her halde. İnternette bunların hepsi yazıyor hem de çarşaf çarşaf. Biz de oradan alıp kullanıyoruz.

Odgurmuş: Gördüğümüz kadarıyla merkez bankasının altın rezervleri oldukça iyi. Ama görüyorum ki Türkiye Cumhuriyeti Ekonomi bakanı gibi, bir uzman gibi akıl veriyorsunuz.

Monşer: Merkez bankası kaynaklarında böyle yazıyor. Biz kafadan konuşmuyoruz. Orada ne yazıyorsa onu söylüyoruz. Biz demiyoruz. Duyduklarımıza göre de konuşmuyoruz.

IMF nedir, kime borç verir biraz araştırsanız da sonra değerlendirme yapsanız.

Odgurmuş: Ne İMF’si Türkiye oradan para vs. almıyor. Eski borçlarda tamamen kapatıldı. İMF konusunu neden gündeme getirdiniz anlamadım.

Türkiye İMF’ye muhtaç demek istiyorsunuz herhalde. Anlıyorum ki Türkiye İMF’den borç alsa ve bu borcu da ödeyemese çok memnun olacaksınız.

Monşer: Hazine borç bulmak zorunda. Yoksa borçlandığı bankalar batar. Ayrıca Audi’ler ne olacak? Ne oldu değirmenin suyu bitti mi? İtibardan da olacak mı tasarruf yapılacak mı acaba?

Odgurmuş: Gülünç olmayın, “hazine borç bulmak zorunda diyorsunuz, yoksa borçlandığı bankalar batar” diyorsunuz. Siz her halde ülke içindeki bankaları kastediyorsunuz. O zaman gülünç olmayın ve söyleyiniz. Hangi bankalardan borç alınmıştır. Bu borç miktarları ne kadardır. Öyle kulaktan dolma bilgilerle imalarla devlet millet düşmanlığı yapıyorsunuz. Biraz kendinize geliniz.

Monşer: Sığınmacı Müslüman (Kuran'ı okumamış ve inanmayan) kardeşlerinin eniklemesi 2123 yılında bitecek biraz daha sabır.

Odgurmuş: Terbiye sınırlarını aşmasak her halde daha iyi olur. O ne demek “eniklemek” ayıp ediyorsunuz. Siz her halde ailede doğan çocuklara enik diyorsunuz. Size bunu yakıştıramadım.

Monşer: Cuma tasarrufu da olacak mı?

Odgurmuş: Cuma namazının farzı, sünneti ve kaideleri bellidir. Bu namazın tasarrufu mu olurmuş? Sizin Cuma ile ilginiz olmadığı belli oluyor. Zaten ülkede cumadan, camiden, namazdan, oruçtan ve kurbandan bahsedenler bu kutsallarımızla ilgisi olmayanlardır. Yoksa siz de mi onlardansınız.

Monşer: Biz ülke battı demiyoruz. Ama yanlış yaptıklarını anladılar ve kamuda tasarruf yapacaklarmış. Benim endişem şu: Kamuda tasarruf derken yine çalışan ve Emeklinin maaşından, çiftçinin alın terinden olacak. Sarayın saltanat hayatı devam edecek. Bürokratlara 4-5 yerden maaş artı huzur hakkı devam edecek. Makam aracı alımları devam edecek.

Har vurup harman savur. Ondan sonra tasarruf. Müslüman tasarruflu olmalı.

Odgurmuş: Siz bu nakaratı ne çok seviyorsunuz, Cumhurbaşkanı yardımcısının açıklamalarını bir kez daha dinlemenizi tavsiye ederim Sizler söylenen şeyi olduğu gibi anlamak yerine bir yerinizle çevirerek, eğerek ve bükerek anlıyorsunuz.

Ayrıca “Saray’ın saltanatı” diyorsunuz. Ben gidip görmedim ama ne gibi bir saltanat sürülüyor ne gibi eğlenceler yapılıyor siz gidip gördüyseniz biraz açıklama yapar mısınız? Gördükleriniz şeylerin resimlerini de çekmiş olmalısınız. O resimleri de paylaşırsanız, sizi dinleyen ve okuyan insanlar daha kolay ikna olurlar siz de emelinize ulaşmış olursunuz.

Monşer: Siz de burada bize sarayı savunuyorsunuz. Sarayın savunulacak neresi var ki.

Odgurmuş: Burada siz Marksist solun ve fetö’cülerin ağzıyla “saray” dediğiniz ve fakat resmi adı “Külliye” olan devletin idare merkezini kastediyorsunuz. Biz de sizin tutarsız ve sosyal medya yalanlarına dayanan devlet ve millet düşmanlarının ürettiği şeyleri siz nasıl kullanıyor ve aynı kelimelerle devletin idare merkezini töhmet altına alıyorsunuz diyoruz.

Biz sizi biraz milliyetçi, vatanını, milletini, devletini seven birileri olarak görüyorduk. Siz böyle hangi ara devlet ve millet düşmanları haline geldiniz.

Monşer: O zaman sorayım neden 3 tane saray var. Bu üç saray ne işe yarar.

Kendileri sülalelerine yetecek yüklerini yüklediler, tasarruf bize kaldı, her zaman olduğu gibi.

Odgurmuş: Yine aynı nakarat, yine hep nakarat. Bremen mızıkacıları gibi hep bir ağızdan edindiğiniz ezberleri tekrarlayıp durun bakalım. Ne elde edecekseniz?

Bakın zan ile hareket edilmez. Yapılan işler veya yolsuzluklar yapılırken siz de mi yanındaydınız, eğer öyleyse o yanlış işlere siz de ortaksınız her halde. Yok nakaratlılar gibi kulaktan dolma bilgilerle ve sosyal medya yalanları ile idare ediyorsanız biliniz ki siz sadece gülünç oluyorsunuz.

Monşer: Herkes yerini yurdunu bilecek. Devlet büyüklerimizden iyi mi bileceğiz.

Kısaca Tasarruf önlemleri saray harcamalarını, uçaklarını, konvoylarını, korumalarını, 3,5,7,9 yerden maaş alanları kapsamadığı sürece fazlaca işe yaramaz.

Koyanların uymadığı kurallara kimse uymaz yani kısaca üst tabakaya para alt tabakaya din iman pompalıyorlar

Mehmet şimşek kafasından bu ülkeye hayır gelmez.

Değişen bir şey yok zaten yapılan ihaleler 3 yıllık yapıldı

Alt tabaka olmayan para ile mi tasarruf yapacak ancak vitrinlere bakacak.

Odgurmuş: Yahu neden hep aynı yanlış ve yalanı tekrar ediyorsunuz. Tasarruf tedbirleri içerisinde vatandaşın hangi gelirine tasarruf uygulanacak. Üretilen mal ve hizmetlere mi zam uygulanıyor ki siz hala “alt tabaka olmayan para ile mi tasarruf yapacak” diyorsunuz. Anlıyorum ki siz tasarruf tedbirlerine bakmıyorsunuz. Tasarruf tedbirlerinin devletin kurum ve kuruluşlarında uyulması gereken tasarruflar olduğunu hiç görmüyor. Hala papağan gibi “alt tabaka” vs. diyorsunuz.

Açıklandığı kadarıyla bu tasarruf tedbirlerinin vatandaşın sırtına yüklenmesi gibi bir durum görünmüyor.

Madem öyle vatanı milleti ve vatandaşı çok düşünüyorsunuz. Bahsettiğiniz dar gelirlilere siz de gönlünüzden ne kopuyorsa yardım ve katkıda bulunun bakalım. Mesela bu sene kurban kesmeyin ve devletin tasarruf tedbirlerine bir katkı olarak kurban bedelini devlete yatırın bakalım. Mesela bu sene tatile gitmeyin veya memlekete gitmeyin. Orada harcayacağınız parayı bir fakire bir yoksula harcayın.

Biz burada bazı tebitler yapıyor ve sosyal medyada ileri geri konuşanların hiçbir bilgiye dayanmadan sosyal medya yalanları ile oyalandıklarını görüyoruz.

Devlet bizim devletimiz, millet bizim milletimiz, hükümet de bizim hükümetimiz. O halde tasarruf tedbirlerini kim alırsa alsın, hangi hükümet alırsa alsın bir vatandaş olarak desteklemek gerekir. Kaldı ki biz Bülent Ecevit hükümeti zamanında alınan tasarruf tedbirleri kararını da desteklemiş ve mecliste danışman olarak görev yapan bir arkadaşıma tasarruf tedbirlerinden olmak üzere 9’lu telefonları kapattınız mı diye sormuştum. O da hayır kapatmadık deyince çok şaşırmıştım. Bizim devlet ve millet sevgimiz iktidarlara, şu partiye veya bu partiye göre değişmez. Biz milletimizi severiz

Eğer sarf ettiğiniz cümle söylediğiniz bir söz eğer dolaylı da olsa devlete ve millete zarar veriyor, bozgunculuğa sebep oluyorsa o sözü sarfetmemek gerekir.