Müslümanlığımızı çek etmemiz gereken zor zamanlardan geçiyoruz (1)

A-) İman ve İnanç Bakımından Aşağıda ki Soruları Kendimize Sorup Kendimize Doğru Cevaplar Verebilmeliyiz,
1. Yüce kitabımızda Rabbimizin kendisini tanıttığı üzere kainattaki her şeyi var eden, her şeye gücü yeten, istediğini veren, istediğini alan, her şeyi ve halimi gören, bilen, hiçbir şeye muhtaç olmayan ve her şeyin kendisine muhtaç olduğu, bir ve tek olan Allah’a mı inanıyorum? yada bu özelliklerin bir kısmında ona ortaklar mı koşuyorum?
2. Yer yüzünde vuku bulan her şeyin Allah’ın kudret ve takdir sınırları içerisinde gerçekleştiğine ve aynı zamanda iyi ve kötü cinsinden payımıza düşen her şeyin de bizim kendi çalışma, çaba, gayret ve cüzi irademizin sonucu olduğu bilinç ve inancıyla mı hareket ediyorum yada kendi yapmamız gerekenleri de Allah'a mı havale ediyorum? Yani tevekkülüm Kitabımızın çizdiği ölçüde mi değil mi?
3. Kutsal kitabımızın içinde yer alan her hükmü amasız, fakatsız ve eksiksiz olarak doğru ve uyulması gereken şeyler olarak kabul ediyor muyum? Yada Kur’an’daki hükümlerin bir kısmının zamanın geçtiğine ve uyulmasa da olur inancına mı sahibim veya din işi ayrı dünya işi ayrı kabulüyle mi hareket ediyorum?
4. Kitabımızda Rabbimiz, Peygamber Efendimizi bizlere en güzel örnek ve yol gösterici olarak takdim edip ona uyulmasını ve örnek alınmasını emrettiği halde onun getirdiği ölçüler dışında yeni örnek ve rehberler ihdas edip onlara mı uymaktayım?
5. İman edip, salih ameller işleyenlerin mükafatının Cennet, kötü amel işleyen yani günaha dalanların cezasının cehennem olduğuna inanıp tasdik ettiğim halde, iyi amel işleme konusunda duyarsız, kötü iş ve amellere dalıp gitmede sorumsuz ve pervasız mı davranıyorum?
6. Yalnız Allah'tan korkup sakınmam gerektiğine inandığım halde O’nun öfkesini celp edecek iş ve ameller konusunda niçin bu kadar duyarsız hareket ediyorum?
7. Her iş ve halimde Allah beni görüyor bilincini koruyabiliyor muyum? Yani Allah aklımda diyerek mi hareket ediyorum ya da yok gibi mi iş ve eylem icra ediyorum?
8. İnandığım Allah’la ilişkim sevgi merkezli mi korku merkezli mi? Korku merkezli ise, O’nu doğru şekilde tanıyamadığımızın farkında mıyım?
9. Bilerek veya farkında dahi olmadan kullandığımız, çoğu zamanda sorumsuzca tüketip saymaktan bile aciz aciz olduğumuz her nimeti bizlere bahşedenin Allah olduğunun farkında mıyım? Ve bunların en azından farkında olduklarıma şükrümü ifa ediyor muyum?
10. Allah Tealanın günah, hata ve kusurları samimi bir kalple yapılan tövbe ile ya da günahın akabinde yapılacak iyi amellerle sildiğinin farkında ve bu böyle mi hareket ediyorum? Ya da günaha dalıp nasıl olsa Allah affeder gafleti içerisinde miyim?
11.Haramların, insanlar için Allah Tealanın kendisi için çizdiği sınırlar olduğunu ve bunları çiğnemenin haddi aşmak anlamına geldiğinin farkında mıyım? Ya da haramların geçici zevklerine kanarak daldıkça dalıyor muyum?
12. Sahip olduğumuz her şeyin birer emanet olduğunun farkında ve bu şekilde mi davranıyorum? Ya da benim malım, benim bedenim, benim çocuğum, benim eşim vb. anlayış ile mi hareket ediyorum?
13. Allah Tealanın bizlere şah damarımızdan daha yakın ve dua edenin de duasına hemen icabet ettiği/ edeceğinin bilinci ile mi hareket ediyorum? Yani dara düştüğüm, yardıma ihtiyaç hissettiğim de aklıma ilk olarak her şeyden çok sevdiğim Rabbim mi geliyor? Ya da başkaları mı geliyor?
14. Sabrı, bela ve sıkıntıların üstesinden gelmek için bir kalkan olarak kullanıyor muyum? Ya da acele ediyor veya isyan yoluna mı baş vuruyorum?
15.İçki, kumar, hırsızlık, haksızlık ve başkalarının hakkını yemenin imana zarar verdiğinin farkında ve ona göre mi hareket ediyorum? Ya da haram helal demeden yiyor, içiyor, kullanıyor ve sahip mi oluyorum?
16.Zinayı işleme bir tarafa ona götüren şeylere yaklaşmanın bile haram olduğunun farkında ve bu şekilde mi hareket ediyorum? Ya da nesli ifsat eden bu çirkinliği göz ardı mı ediyorum?
17. Yalanın münafıklık alameti olmanın yanında imanla örtüşmeyen bir haram olduğunun farkında olarak mı hareket ediyorum? Ya da yalan söyleme ve yalanla iş yapmaya devam mı ediyorum?
Bu ve benzeri daha bir çok soruya, iman ve inanç penceremizden doğru cevaplar vermek, inancımızı çek edip tashih etmek, kaçınılmaz hale gelmiştir.