O ince çizgi ve İstanbul’daki vefa…

Klasiktir o söylem, İstanbul ve vefa kavramlarını buluşturan.

Bir semt adı mıdır yoksa hakikati temsil eden en ala söz mü?

Üstat Necip Fazıl’ın ‘Dayan kalbim…’ diye başlayan dizelerinden çıkalım yoka isterseniz:

Seni dağladılar değil mi kalbim,

Her yanın, içi su dolu kabarcık.

Bulunmaz bu halden anlar bir ilim;

Akıl yırtık çuval, sökük dağarcık.

Sensin gökten gelen oklara hedef;

Oyası ateşle işlenen gergef.

Çekme üç beş günlük dünyaya esef

Dayan kalbim üç beş nefes kadarcık!

* * *

Her defasında ‘dayan kalbim’ diye çıktığımız yolculukların vuslat noktası değil midir Yozgat’a dair vefa.

Yozgat’a vefa insana vefa, ve dahi toprağa vefa.

O halde nerede o bir arada olması gereken zat-ı muhteremler.

Yıllar yılı gözlerimiz aramadı mı afili bir pozları aynı fotoğraf çerçevesinde.

Her neyse uzatmadan gelelim sadede, siz beni anladınız biliyorum…

Efendim, Pazar akşamı İstanbul’da Yozgat Konfederasyonunun ‘Vefa İftarı’ndaydık bizde.

Çok kıymetli siyasetçiler, dernek başkanları, akademisyenler, iş insanları ve Yozgatlı hemşerilerimizin katılımı ile gerçekleşti organizasyon.

Harika bir mekanda boğaza nazır manalı bir iftar buluşması gerçekleşti.

Yozgatlılar’ın bir arada olması bir harika, onun ötesinde Yozgatlılık kavramına önderlik eden siyaset ve devlet büyüklerinin farklılıklarına rağmen Yozgat özelinde buluşması fevkaladenin fevkinde.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız Fuat Oktay,

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Dr. Ertuğrul Soysal,

Eski bakanlardan Lutfullah Kayalar,

MHP İstanbul eski milletvekili Ekmeleddin İhsanoğlu,

AK Parti İstanbul Milletvekili Halis Dalkılıç,

Evet, Sayın Dalkılıç Yozgatlı değil lakin siyasi farklılıklar bakımından programda olması da bir farkındalık kazandırıyor organizasyona.

Yozgat Konfederasyonu Başkanı Sayın Mehmet Deniz ve yönetimi kurulu, organizasyonu ‘Vefa iftarı’ düsturu ile düzenlerken aslında niyetin hasıl olması bakımından en önemli adımı atmış, çağrıyı yapmışlar.

Geniş katılımlı iftar buluşmasında farklılıkların Yozgat çatısı altında buluşması organizasyona ayrı bir güç kattı.

Biz Yozgatlılar, farkında olamasak da gücünü makamlardan değil bilakis kendinden, özünden alan insanlarız. Bu bağlamda İstanbul’da ortaya çıkan tabloya şahitlik etmiş bir Yozgatlı, basın mensubu olarak gücü kendinden bulan, ve dahi makamına sirayet ettiren insanların bir arada olması ortaya özlemini duyduğumuz bir gerçeği de çıkardı.

Aynı tabloda, renklerin farklılığı, ışık yansımasını temsil eden açıların çeşitliliği, fırça darbelerinin değişkenliğine rağmen Yozgat görüntüsü verebilmenin zor olmadığı bir organizasyon gerçekleşti.

Efendim, hayırlısı ile Ramazanı geride bıraktığımız, siyasetin hareket, gündemin aksiyon almaya başladığı günlerde detayları ile konuşacağımız ‘Yozgat çatısı’ beklentisini hatırlattığı, vesile olduğu, ev sahipliği yaptığı için konfederasyon yetkililerine ve özellikle şehrimizin saygıdeğer büyüklerine teşekkür ediyorum.

Duam ve temennim, olması gerektiği zamanda daveti beklemeden bir arada olabilme düsturu akıl ve vicdan terazisinde buluşması gerekenleri bir arada görür, farklılıklara rağmen büyük resmi görürüz.