Dünyayı Hıristiyanlar ve Yahudiler yönetiyor, dünyanın üçte ikisi onların hakimiyeti altında. Geri kalanların durumu belli. Halkı Müslüman olanlar var ancak başlarındaki yöneticiler ise güdümlü yöneticiler. Sonuç mu? Ortadoğu kan gölüne dönmüş; Katliamlar, soygunlar, vurgunlar, talan, açlık, sefalet, zulüm , kan ve gözyaşı var...
Güya Batı medeni bir toplum ya: insan hakları evrensel beyannamesi düzenlenmiş ya, modern toplumlar oluşturulmuş ya, hani: uygar insanlarız ya?. Dünyanın hakimiyeti bu Hıristiyan ve Yahudilerin elinde işte ... O zaman niye adalet, huzur, barış, kardeşlik ve insanlık katlediliyor ?
Afganistan, Doğu Türkistan, Filistin, Irak, Libya, Hindistan, Gazze, Lübnan ve Suriye de yaşanılan bunca vahşet neyin nesi? Kimin eseri? Dünyanın neresinde bir vahşet görürseniz bunların eseri değil midir? Buralar kimin eliyle ve kimin silahıyla bombalanıyor? Peki, bu vahşetin ve insanlık dışı zulmün adı nedir? Kan gölüne dönen dünyamızda kimlerin kirli elleri dolaşıyor üzerimizde?
AB,NATO, BM niçin var? Yahudiler ABD’yi İngilizleri, Fransızları ve Avrupa’nın tamamını arkasına alarak kimi, niçin, neden yok ediyorlar ? Bu vahşetin bu canavarlığın adı nedir Allah aşkına söyler misiniz? Zulüm, vahşet, kan ve göz yaşından başka bunlar insanlığa ne sunuyorlar.
Geri kalmış yoksul ülkeleri sömüren bu yamyamlar üç beş Yahudiyi ve Hristiyanı trilyonluk edip hepimizin kanını emmiyorlar mı? İnsanlık bunların yüzünden açlıkla, yoksullukla, sefaletle, eza ve cefa ile ölümle pençeleşmiyor mu? Hangi birini sayalım bu canavarların yaptıklarının...
Son günlerde Ortadoğu’da, Irak’da, Afganistan’da, Gazze’de, Lübnan’da yaşanan hadiseler kimin eseri? Firavunların artığı, işte bu zalimlerin eseri. Ortadoğu da kan var, vahşet var, göz yaşı var, zulüm ve katliam var. İnsanlar acımasızca katlediliyor, masum çocuklar kadınlar hasta ve yaşlılar öldürülüyor.
Masum çocukların, kadınların, yaşlıların paramparça bedenleri her bir yana saçılıyor. İşte bunun adı: vahşet, zalimlik ve canavarlık. Bunu yapanlar Siyonistler, seyredenler de Medeni Avrupa’nın sadist yöneticileri.
Savaşın dehşetinden kaçanlar; bizim mülteci diye hor gördüğümüz o zavallılar, bu Firavunların zulmünden kaçıp gelen masum insanlar. Yaşadıklarını kimsenin görmeye ve izlemeye vicdanı elvermiyor. Derme çatma naylon çadırlar, çamur deryası içinde yoksulluk, açlık ve sefalet çeken yurtsuz yuvasız insanlar... Şimdi biz Ortadoğu da yapılan bu vahşeti seyrediyoruz. Biz değil bütün dünya insanı seyrediyor bu vahşeti.
Emin olun ki: seyirci kaldığımız bu vahşet dünyayı kaplar da ateş çemberinde kalırsak bir gün biz de mülteciyiz (Allah korusun da). Uyanıp Türk ve İslam medeniyetini ayağa kaldırmamız gerekir. Biz böylesine bir vahşetle karşı karşıyayız. Bu vahşete seyirci kalmak da zalimliğin taa kendisidir.
Sonuç mu? Sonuç dünya insanı Türklerin önderliğinde İslam Medeniyetinin şahlanışını ve bu vesileyle insanlığın kurtuluşunu- Türklerin dünya hâkimiyetini bekliyor...
Ortadoğu da ne işimiz var diyenler cevabımız: Bölgenin güvenliği Türkiye’nin güvenliğidir. Unutmayın ki bundan sonraki hedef Türkiye’dir... Ortadoğu yanarken bizim seyirci kalmamız doğru değildir. Çünkü hedefte Türkiye de vardır.