Allah'a şükürler olsun ki, bir Ramazan Bayramına daha kavuştuk.
Ramazanı dolu dolu geçirdik; Bizleri sağlık ve sıhhat içinde Ramazan Bayramına ulaştıran Yüce Mevla'ya hamdü senalar olsun. Onun sevgili kulu ve Habibi Muhammed Mustafa'ya (sav) da binlerce salatü- selam olsun.
Ali Ashabına, arkadaşlarına ve ona gönül verenlere de selam olusun.
Ne mutlu Mevla'ya ki, Müslüman bir anne-babadan doğmuşuz, ne mutlu bize ki, Müslüman bir belde de yaşıyoruz, ne mutlu bize ki, bu güzel dinin mensuplarıyız.
Bu imanın bu güzelliğin kıymetini bilenlere ve bu güzelliklerden haberdar olanlara selam olsun!.. Bu güzellikleri göremeyenlere de Allah görmeyi nasip etsin.
Bu Bayram Ramazan Bayramıdır.
Ramazanın feyzinden haberi olmayanlara acırız. Bayramlar kucaklaşma, buluşma ve kaynaşma günleridir.
Sevginin, muhabbetin, Özlemin, kardeşliğin yaşatıldığı günlerdir. Ve Sılayı Rahimim ziyaret edildiği günlerdir.
Bayramı bayram olarak bilip dostluğu, kardeşliği, ahbaplığı perçinlemek gerekir.
Bayram sıcacık duyguların yaşatıldığı mutlu günlerdir. Çocukluğunuzdaki o güzel günleri hatırlayın.
Hepimiz o mutlu bayramların özlemini yaşıyoruz öyle değil mi dostlar?
Bayram gelecek, kırgınlıklar gidecek, küsler barışacak, yaşlıların eli öpülecek düşmanlıklar bertaraf edilecek, hasret ve özlem bitecek, mutlu bir bayram yaşanacak.
Bunları yaşamadan sevgiyi, kardeşliği, barışı nasıl tesis edeceğiz?
Elimizde ki imkânların değerini, kıymetini bilmiyoruz; Başlangıçta onu ifade ettim, şükretmesini bilmeyenler, yaşadığı güzelliklerin farkında olamazlar ve tabii ki, mutlu da olamazlar. Hayat onları mutlu etmez.
Yaşadığı güzelliklerin farkında olmayanlar hayat sınavını da kazanamazlar. Amacım nasihat etmek değil, nasihat bizim haddimize mi.
Ricamız olur; bayramı bayram gibi yaşamak, bayramı bayram gibi geçirmek gerekir.
Çünkü bu özel günlerin anlamına, içeriğine çok ihtiyacımız var. İnsanlar günlük sıkıntılarından geçim derdinden, siyasi görüş farklılığından dolayı birbirini kırıyor, birbirini unutuyor. Dostları, akrabaları, hatırlamıyoruz, birbirimize selam veremiyoruz, dostlukları, akrabalıkları unutuveriyoruz. İşte bayramlar bunun için bir fırsattır.
Kardeşlerimiz var, düşman zulmünde çile çekenler var, Ramazan da bile göz yaşı döküp bayrama hasret kalanlar var, onlar için dua etmeliyiz.
Onları da hatırlamalıyız.Zulmün bitmesi için dua etmeliyiz. Birlik ve beraberliğimiz için dua etmeliyiz.
Kucaklaşmalı kardeş olduğumuzu hatırlamalıyız.
Bayramda yaşlılarınızı komşularınızı dost ve akrabalarınızı ziyaret edin, büyüklerin ellerini öpün; hayır dualarını alın. Kabristana uğrayın geçmişinizi hatırlayın, onlar için dua edin.
Hastaneleri, çocuk yuvalarını, huzur evlerini, garibanları, yoksulları, yetimleri hatırlayın, kimsesizleri ziyaret edin.
Bayramı bayram gibi yaşayıp; komşuların- ahbapların sıcacık çaylarını yudumlayın, aralarında küs olanlar varsa onlarla barışın, barıştırın.
Siz biriyle küsmüş iseniz çekinmeyin önce siz gidin onlarla kucaklaşın.Bayramda küslük, dargınlık, olmaz.
Müslüman'ın bir kardeşiyle üç günden fazla küs durması caiz değildir. Kucaklaşmanın, barışmanın, dostlukları pekiştirmenin zamanıdır bayramlar.
Ülkemizde bayramlar maalesef Trafik Canavarı ile kana bulanıyor.
Köye, kente, bir yakınınıza ziyarete giderken dikkatli olun, Trafik Canavarı olmamaya ve Trafik Canavarına kurban gitmemeye özen gösterin.
Allah kurusun bayramı “Ateş düşen eve” çevirmemek için olağan üstü bir çaba sarf etmek gerekiyor.
Ne yazık ki ateş düştüğü yeri yakıyor. Allah kaza bela göstermesin!..
Bu duygularla Mübarek Ramazan Bayramınızı tebrik ediyor, Cenab-ı Hak dan sağlık, sıhhat dolu bir ömür geçirmenizi diliyorum. Allah yar ve yardımcınız olsun.
Zulümler bitsin, insanlık huzur bulsun!. Birlik ve beraberliğimizin pekişmesine bayramlar vesile olsun inşallah... Ramazan Bayramınızı Kutluyor- Hayırlı bayramlar diliyoruz...