Uyuşturucu İle Top Yekun Mücadele Edilmeli

“Bir Ağıt Bin Hasret” Musa Doğruer hocanın şiir kitabının adı. Çocuklarımızı her türlü kötü alışkanlıklardan uzak tutacak ve her türlü olumsuzluğu yenecek güçte yetiştirmeliyiz. Milli ve manevi duygularla donatılmış, ne istediğini bilen, haksızlığa ve kötülüklere karşı sağlamca duran bilinçli gençlerin yetişmesine katkıda bulunmalıyız. Uyuşturucu ve ahlaksızlıkla mücadele etmek bu ülkeyi seven herkesin birinci ve en önemli görevidir. Gençler ilk uyuşturucu kullanımına arkadaşı aracılığı ile başlıyorlar. Çocuğumuz durup dururken gidip uyuşturucu kullanayım demiyor, ilk deneyimlerini arkadaşları vasıtasıyla öğreniyorlar. Bu nedenle; masum kılıklara bürünüp gençlerimizi tesir altına almaya çalışan sapık akımlar her gün toplumumuzu zehirlemeye devam ediyorlar. Bu durumda bizler; çocuklarımızı yakın takipte tutup, onların eğitiminde biraz daha titiz ve dikkatli davranmalıyız... Uyuşturucu daha çok gençlerimize musallat edilen son derece tehlikeli bir alışkanlıktır. Bu illetle tanışanların hayatta mutlu ve başarılı olma şansları yoktur. Bir ülkenin geleceği gençliğe bağlıdır. Mutlu ve huzurlu yarınlar ancak, akıl sağlığı yerinde, kötü alışkanlıkları olmayan Çalışkan, dürüst ve temiz bir gençlikle mümkün olacaktır. Yarınlarımızın teminatı olan gençlerimizi uyuşturucu baronlarının kucağına teslim edemeyiz. Çocuklarımızı uyuşturucu tehlikesine karşı uyarmalıyız. Gençlerimiz bizim umudumuz ve geleceğimizdir. Uyuşturucu denilen virüs illeti; umudumuz ve geleceğimiz olan gençlerimizin hayatını bir anda söndürür, onları bizden koparır. Bu gençler uyuşturucu ile birlikte yok olmaya başlarlar; umutlarımız da onlarla birlikte yok olur. Sağlıklı bir aile yuvasında yetişmeyen çocuklar kendilerini yalnız hissetmeye başlıyor. Bu durum daha fazla yanlış yapmalarına neden olur ve kötü alışkanlıklar da işte bu dönemde başlar. Uyuşturucu tacirleri en çok 15-20 yaş arasındaki gençleri buluyor. Uyuşturucu satıcılarının hedef kitlesi; çocuklarımız ve gençlerimizdir. Gençlerimizi bu ve buna benzer kötü alışkanlıklardan korumak için elimizden gelen her türlü çabayı sarf etmek zorundayız. Çünkü yarın kendi çocuklarımız da bir uyuşturucu kurbanı olarak karşımıza çıkabilir. Ailelerin çocuklarını adım adım takip etmelerinin yanında okul yöneticileri ile öğretmenleri ile yakın takipte olmaları gerekir. Arkadaşlarını iyi seçmelerinde yardımcı olmak gerekiyor. Uyuşturucunun bir gençte yapacağı tahribat çok büyüktür. İşte bunlardan birkaçı: Beyin ve merkezi sinir sisteminde tahribata yol açıyor. Akıl ve iradeyi devre dışı bırakıyor. Gençleri dengeden, normal yaşam ve davranışlardan uzaklaştırıyor. Delilik, erken bunama, şuur ve hafıza kaybı, felçlere yol açıyor. Genç yaşta dünya insana zindan olur. Çocuk fiziki bakımdan da çöker, moral değerleri de yok olur. Uyuşturucu süreklilik arz ederse, intihar arzusu doğurur. Doz fazlalığı ölümlere yol açar. Korkular, endişeler, düşünme bozuklukları, ters yorumlar; olmayan düşman icat etmeler başlar. Kalp ve kan arızaları, pıhtılaşma, şekil bozuklukları görülür. Suç işlemeye zemin oluşturur. Sosyal, kültürel ve ekonomik sorunlara davetiye çıkarır. Genci aileden, çevreden ve toplumdan uzaklaştırarak sorunlu hale getirir. Gençlere kitap okuma alışkanlığı kazandırılmalı. Kültür ve sanat faaliyetlerine, sportif çalışmalara yönlendirilmeli. Kültürlü ve bilgili olma durumu onları sorgulama, seviyeli yaşama kavramlarının aşılanmasını sağlayacak; uyuşturucudan ve kötü alışkanlıklardan uzak tutacaktır. Hayata karşı dirençlerini de arttıracaktır. Uyuşturucu ve kötü alışkanlıkların gençler arasında gittikçe artış göstermesi anne ve babaları tedirgin etmelidir. Toplumu ayakta tutan, ona yücelme ve yaşama gücünü kazandıran , manevi , ahlaki ve milli değerlerini çürüterek , sömürgeci devletlerin uydusu haline getiren bir soğuk harp uygulamasıdır uyuşturucu. Çocuklarımızı sürekli takip etmek, kötü arkadaşlardan uzak tutmak ve kontrol altında bulundurmak zorundayız. Onlara okuma alışkanlığı kazandırmalıyız. Sportif faaliyetlere, kültür ve sanat çalışmalarına yönlendirmeliyiz. Okulla, öğretmenle ve arkadaşlarıyla olan diyalogunu da yakın takibe almalıyız. Baskı ve tehdit uygulaması yerine çocuğa sevgi ve aile şefkati kazandırmalıyız. Toplum olarak hepimiz uyuşturucu kullanımıyla topyekün mücadele etmek zorundayız!