Başkent Mektubu

YUNANİSTAN

Genel Kurmay Başkanına

AÇIK MEKTUP

Sayın General; yazdıklarımdan komşumuz Yunan halkını hariç tutarak, askeri yönetiminiz ve politikacılarınızı ele alacak olursak, Türk düşmanlığı sizlere bir şey kazandırmaz, Türkiye’nin hiç bir devletin toprağında gözü yoktur. Peki siz aynı durumda olsanız 12 mili kabul edermisiniz? İyi komşuluk yaparak geçinip gitmek varken, bu dayılanmanın, külhanbeyliğin sonu yoktur. Silahsızlandırılması gereken adalara silah yığıp namluları Türkiye’ye çevirmek hangi akla mantığa uygun düşer? Komşunu ikide bir rahatsız edersen, komşunun da söyleyeceği bir cümle hakkıdır. “Bir gece ansızın gelebiliriz!” Bu demek değildir ki, savaş ilan ediyoruz… Bu açıkca , “Bana bulaşma” demektir. Bu nasıl bir NATO müttefikliğidir ki, Türkiye’yi vurmak (12 mili oldu bittiye getirmek! İzah-ı mümkünmü?

Sayın General; Maraton savaşından bahsediyorsunuz, Maraton savaşında sadece siz savaşmadınız. Başta Platea’lılar olmak üzere diğer şehir devletlerinden güçler vardır. Eğer biz Türklerin kazanmış oldukları meydan muharebelerini yazacak olsak birkaç cilt olur. Biz kimseye 400 yıl hizmet etmedik. Burnunuz kanamadı, dininizde serbesttiniz…

Sayın General; Tarihin daha derinine inerek mitoloji üstüne kurulu devletinizden söz etmek istemiyorum. Başta İzmir olmak üzere yakıp, yıktığınız, süngülediğiniz barbarlığın en zalimini göstermiş olmanızdan da bahsetmiyeceğim.

Sayın General Konstantinos; Her savaşın sonu barıştır. Savaş olmadan barışı tesis etmek varken, düşmanca hareket etmek kimseye bir şey kazandırmaz kaybettirir.

En güzeli BARIŞTIR.

Yunan halkına saygılarımı sunarken, sizler ve politikacılarınıza Allah’dan akıl ve izan temenni ediyorum.