Acı nedir? Tam olarak acıyı açıklayan, tarif eden varmı ? Acının şeklini, veya nerede durduğunu, ya da nereye bağdaş kurduğunu ?! Bazen yüreğinde hisedersin, bazen göğsüne bir ağrı saplanır gibi olur. Bazen miden de sanırsın, açlıktan ölecekmiş gibi için kıyılır,ya da bir bıçakla mideni oyuyorlar gibi hissedersin. Bazen de boğazına çöreklenir, yutkunamazsın .Sanırım yaşadığın olaylara acılara göre vücudun belirli yerlerinde kendine yer buluyor. Yok belli başlı tarifin Teselli etmez arifin Çekilir gibi değilsin Ne ağırın ne hafifin Velhasılı acı girmeye görsün bir bedene . Peki acıların en ağırı hangisi ? Ölüm müdür ? Ayrılık mıdır? Yoksa çaresizlik mi ?!. Ölüm; inanan ve inandığı yolda güzel bir hayat yaşayan insanlar için aslında ebedi saadetin,huzurun, hakiki aşkın vuslatıdır. En çok sevdiğine kavuşmaktır, dünya gurbetini bitirmektir. Evet dünya ise çoğumuzun aldanıp ebediyyen burada yasayacak gibi çalıştığı , hırslandiği , mal mülk telaşı güttüğü bir misafirhane , bir han aslında. Dünya gurbet deyip çalışmayacağız mı? Elbette çalışacağız, ama öbür alemini unutmadan, hak ve adalet terazilerinden şaşmadan. En güzel şekilde yaşamasını da bileceğiz, her canlı gibi , dünya nimetlerinden tadacağız, eğleneceğiz yaşayacağız ama sonunda dönüşümüzün O ' na olduğunu unutmadan. O' na dönüşün adına ölüm demişler. Belki de yeniden bir doğuş ölüm. Böyle bakınca ölüm çok acı bir şey olmasa gerek diye düşünüyor insan . Ölüm ölen kişi için değil de belki de geride kalanlar için acı.. Ölümün acı gelen tatafı ise istediğin zaman görememek, özlemek, ayrılık .Belkide çok sevdiğin insani ölümünden önce görememek, cenazesine yetişememek , " hakkını bana helal et " diyememek , ya da " Hakkım helal olsun " sözünü duyamamak. Bir yerde çaresiz kalmak.. Çaresiz demişken bence acıların içerisinde en acı olan çaresizlikliktir. Diğer acıları kendin,nefsin için çekerken çaresizliği başkaları için çekersin . Hastanın karşısnda düştüğün çaresizlilik, çocukların karşısındaki düştüğün çaresizlik, yokluk karşısında çaresizlik gibi... Çaresizlik belki de karşındaki insana faydalı olmamaktır.. Faydalı olamamanın verdiği acıdır çaresizlik. Diğer acıların nerede gizlendiği bilinmez ama, çaresizlik direk yüzlere vurur ve gözlerden okunur. bunun hikmeti nedir sizce ? Allah kimseyi çaresizlikle imtihan etmesin. Iyi ki acılar karşısında sabır gibi bir anlayışımız var. Bir arifin sabırı tarif edişi (sabır, acılar karşısında yüzü ekşitmemektir) kadar acılara sabredemesek de , yine de sabır diyor ve .." Allah sabredenlerle beraberdir " ilahi düsturuna sığınıyoruz. Ben yaşadıklarımdan adı üç harf olan ama tarifi sayfalara sığmayan "acı" yı böyle özetledim "Sadece adın üç hece Sızlar içim ince ince Gündüzler gelir geçer de Ah şu gece ah şu gece"

PEKİ SİZE GÖRE ACI NEDİR ?