Asya, ailesine karşı başarılı olmak ve bir gün hâkim olarak onların karşısına çıkmak tek hayaliydi. Bu gücü kendinde buluyordu; artık yatacak yeri, karnını doyuracak ekmeği vardı. 
    Kendine sıkı bir çalışma planı hazırladı. Arkadaşlarıyla görüşmeyi, eğlenmeyi, dolaşmayı tamamen bıraktı. Teneffüslerde bile test çözüyor, aldığı her nefesi değerlendiriyordu.  
    Hamile olduğunu yurttaki görevlilerden saklamıştı. Asya’nın karnının büyümesi göze batmaya başlayınca, Asya karnını sıkı bir bezle sararak hamileliğini gizlemek için ayrı bir mücadele veriyordu.Üniversite sınavları kapıya dayandığında, Asya altı aylık hamile haliyle büyük bir cesaretle sınav salonunun yolunu tuttu. 
     Sınav sonuçları açıklandığında, dört yüz otuz puan aldı ve hayal ettiği hukuk fakültesine girmeye hak kazandı. Fakat bu başarı, beraberinde birçok sıkıntıyı da getirdi. Hem hamile oluşu hem de maddi sıkıntılar, Asya'nın önünde büyük engeller olarak duruyordu. Kendine ve bebeğine nasıl bakacaktı? Düşünceler içinde savrulurken, annesine olan öfkesi daha da artmıştı.Hamileliği tespit edilen Asya, Öğrenci Yurdu'ndan Sığınma Evine yerleştirildi. Asya okulunu erteledi, doğumunu yaptı.Bir kızı oldu, adını Ayperi koydu. Giriş çıkışların yasak olduğu sığınma evinde kendisi ve çocuğu toparlanana kadar kaldı. Daha sonra oradan ayrılarak bir apartmanın kapıcı dairesine taşındı. Aynı apartmanın temizliğini yaparak hayatta kaldı; okula her gün gidip gelemese de bütün sınavlarına girdi. Oldukça sıkıntılı günler yaşadı, yoklukla yalnızlıkla savaştı. Bu sıkıntılı zamanlarında ona, hiç çocuğu olamayan, eşinden kalan yarım emekli maaşıyla yaşamaya çalışan komşusu Kudret Hanım yardımcı oldu. Asya, bebeğini birçok kez ona bırakıp okula gitti.Kızı 4 yaşına geldiğinde, kendi de artık hâkim oldu ve mesleğinin başına geçti.Asya mücadelesini tek başına sürdürürken, en değerli varlığı Ayperi’si ile birlikte babasının kapısını çaldı. 
     Yüzleşme anı geldi çattı. Asya, yıllarca biriktirdiği kırgınlık ve hayal kırıklıklarıyla dolu yüreğiyle ailesine yaşadıklarını, yaşadığı zorlukların ve ulaştığı zaferlerin hesabını sormaya hazırdı.Kapıyı babası açtığında, Asya'yı karşısında görmesiyle birlikte evdeki hava aniden değişti. Yılların getirdiği pişmanlık, o anın ağırlığı altında hissedilir oldu. Asya, babasının ve annesinin yaşlanmış, yalnız ve hasta hallerini gördü. Ancak geçmişin acılarıyla dolu olan yüreği affetmeye hazır değildi. 
    Asya, ailesine kendisine destek olmadıkları, gerçek bir aile olarak yanında durmadıkları için onları suçladı, hâkim olduğunu ve yıkılmadığını ilan ederek onlara hoşça kal dedi. Annesi, Asya'nın gidişini engellemeye çalıştı, ondan affetmesini diledi. Ancak Asya, geçmişteki acıları, kapıdan dışarı atılışını unutamayacağını, bir anne olarak nasıl bu duruma göz yumabildiğini annesine sordu. 
Devamı Yarın...