Nerede nasıl patlayacağımız belli değil!. Bize ne oluyor demiştik, o hayretim devam ediyor. Bize bir şeyler oluyor ve bu vehamet devam ediyor. Birbirimize olan saygımız sevgimiz kalmamış; en ufak bir tartışmada yumruklar konuşuyor arkasından bıçak çekiliyor ve akabinde silahlar devreye giriyor; gözümüzü kırpmadan ateş açıyor tartıştığımız insanı öldürüyoruz. Akraba, komşu, kardeş ana - baba fark etmiyor. Kim olursa olsun kızgınlık anımızda yok ediyoruz. Allah korusun katil damgası yemekten de korkmuyoruz. İnsanın bu ne çılgınlık , bu ne delilik diyesi geliyor. Biz bu değiliz; Türk Milletinin evladı olmak bu değil. Biz kimlik ve karekter değiştiriyoruz. Depresyondayız ve bize bi haller oluyor?..

Yazılı kaynaklar bizi nasıl tanımlıyor?
“Türkler: edepli, terbiyeli, ahlaklı, akıllı ve azimlidir; hoşgörülüdür ve tedbir sahibidir. Türkler yurtlarını çok severler, yurdundan ayrı düştüğünde özler ve yurdunu ararlar. Türkler, sağlam yapılıdır, cesurdur, hoşgörülüdür, kahramandır. İyi bir savaşçıdır. Türkler, tarih boyunca iyi savaşçı oldukları için, tüm devirlerde dünyanın en seçkin askerlerinden sayılmışlardır.
Türkler, vatanını sever, namusludur, güvenilir insanlardır. Tarihi kaynaklarda verilen emanetleri en iyi şekilde korudukları her fırsatta dile getirilmiş olan adında övgüyle söz edilen insanlardır Türkler...”

Avrupalı: Türk demek Müslüman demektir diye tanımlar bizi... Peki Müslüman kimdir? Ebû Mûsâ (ra) şöyle diyor:”Ey Allâh’ın Rasûlü! Müslümanların en fazîletlisi kimdir?” diye sordum. Buyurdu ki: “Dilinden ve elinden Müslümanların (tüm insanların) emniyette olduğu kimsedir.”(Buhari) cevabını verdi. Yani kendisine güvenilen, emin olan insandır Müslüman !

Bizler hem Türküz hem de Müslümanız elhamdüllah diye gururla övünen insanlarız. Türk ve Müslüman olmak şeref ve onur kaynağıdır elbette!.. Şimdi yine soruyoruz Allah aşkına bize ne oluyorda bir birimize düşüyor, akla hayale gelmeyecek eylem ve hadiseler yaşatıyoruz! Bize ne oldu- ne oluyor?

Nedir bu taşkınlık, nedir bu hırçınlık, nedir bu gözü dönmüşlük? Ülkemizde yaşanılan hadisler artık pimi çekilmiş bir bomba gibi olduğumuzu gösteriyor! Namludan çıkmış serseri kurşun diyorlar ya biz ona dönmüşüz ? Kavga, gürültü, nizah, adam öldürme , hırsızlık ve dolandırıcılık olağan hale gelişmiş. Biz birbirimize güvenmeyecek miyiz Allah aşkına?....

Komşu komşuyla kavga ediyor, akraba akrabasıyla kavgalı, en ufak bir tartışmada silahlar konuşuyor, emanete hiyanetlik ediliyor; bir birimize olan güven ve itimadımız kalmamış durumda!.. Bunun sonucu kin, nefret ve düşmanlıktır Allah korusun. Hani derler ya kabirde yatamazsın: Kabirde de huzurla yatamayız. Biz kendimize, kimliğimize dönmek zorundayız. Çünkü biz bu değiliz. Ya da bunu yapanlar bizden değil?

Biz asil bir milletin evlatlarıyız; biz Türk ve Müslüman olarak şerefle yaşayıp bu dini tüm dünyaya duyurmuş ve adından da övgüyle/ Şeref’le şanla söz ettirmiş olan bir milletin evletlarıyız. Aslımıza, kendimize dönmek zorundayız. Hani diyoruz ya: “Türk titre ve kendine dön” aynen öyle: Ey Türk titre ve kendine dön ve Müslüman kimliğinle tecelli et yoksa sonun hüsran olur !..