Demirer, “Su, canlı bir organizmadır. Temiz su bile kirli bir depoyla buluştuğunda mikroplaşarak sağlığımızı tehdit eder” dedi.
Çamurlu Su Sorunu Sadece Bir Başlangıç
Yozgat’ın su depolarında geçtiğimiz günlerde çamurlu su şikayetleri gelmeye başladığını söyleyen Demirer, “Su depolarında beş, altı yıldır temizlik yapılmıyor, bu durum hem hijyen hem de sağlık açısından ciddi riskler oluşturuyor” ifadelerini kullandı. Yozgat’ta su deposu temizleme konusunda çalışan tek kurum olduklarını belirten Demirer, su depolarının düzenli aralıklarla temizlenmesi gerektiğine dikkat çekti.
Köylerde Durum Daha Da Kötü
Demirer, şehir merkezindeki durumun kötü olmasına karşın köylerde daha vahim bir tabloyla karşılaşıldığını dile getirdi. Köylerde arıtma cihazlarının bulunmadığını, klorlama işlemlerinin yetersiz olduğunu belirten Demirer, “Köylerde klorlama torbalarla yapılmaya çalışılıyor. Bu durumda su ya aşırı klorlanıyor ya da hiç klorlanmıyor, bu da sağlığı ciddi oranda tehdit ediyor” dedi. Avrupa Birliği ülkelerinde klor kullanımının yasaklandığını hatırlatan Demirer, yüksek dozda klorun kansere yol açabileceğine dikkat çekti.
Toplu Tüketim Yerlerinde Durum Vahim
Yozgat genelinde, özellikle toplu tüketim alanlarında su depolarının durumu daha da kötü olduğunu söyleyen Demirer, "En temiz olması gereken yerlerin durumu maalesef içler acısı. Depolar açıldığında el bile yıkanamayacak durumda. Metal depolar küflenmiş, hijyen standartlarının çok uzağında" diyerek yetkililere tedbir alınması çağrısında bulundu.
Demirer'den Uyarı: Sağlık Riski Var
Su depolarının düzenli olarak temizlenmesi gerektiğine vurgu yapan Demirer, “Bu işin şakası yok, ciddi bir sağlık riski söz konusu. Yozgat’ta depoların temizliği için gerekli önlemler alınmazsa halk sağlığı ciddi oranda tehlikeye girebilir” dedi.
