Bir annenin feryadı;

“Asıl sorunum “madde bağımlısı çocuğum” elimden bir şey gelmiyor. Ben çocuğumun bu illetten kurtulmasını istiyorum. Çocuğuma nasıl destek olacağımı bilmiyorum. Oğlumla konuşmak istediğim zaman dinlemek istemiyor, dinliyor beni anlamıyor. Ben oğlumun tedavi olmasını istiyorum. Benim çocuğum bu pisliğe 17-18 yaşında başladı. Çevrede kötü arkadaşlarına uydu. Askere gitti, askerde iyiydi. O pisliği orada kullanmıyordu. Oradan geldiği zaman bir ay boyunca kullanmadı. Sonra tekrar, yine kullandı. Evden eşya götürüyor ya da çevreye zarar veriyor. Öyle yaptığı zaman babası kızıyor. Evden git diyor, gelmediği zaman daha kötü oluyor. Babasına ve bana düşman oluyor. Nasihat ettiğimiz zaman bizi dinlemiyor. Dışarıdaki arkadaşlarını örnek alıyor. Hep şiddet üzerine konuşuyor. Hiç bir şey yapamıyoruz. Çocuğum elimden kayıyor, korkuyorum. Ölecek veya başını belaya koyacak. Babasıyla konuşuyorum oda artık yoruldum diyor.”

Danışmanlık sürecimde annelerin, babaların, eşlerin feryadı bunlarla sınırlı değildi. Zengin fakir fark etmiyor. Nereden tutsanız elinizde kalıyor. Genç delikanlımız tedavi sonrası taburcu oluyor, aynı çevreye gidiyor. Aynı şehirde aynı mahallede kalıyor. İş arıyor herkes iş vermiyor, diyelim buldu farklı yollara ister istemez kayabiliyor. İşverende iyi niyetli lakin nasıl davranacağını bilemiyor. Para bulamayınca satılmak üzere evden eşyalar gidiyor. Aile üyeleri sözlü ya da fiziksel şiddete maruz kalıyor. En önemlisi de gencimizin eğitim hayatı bitiyor.

Aile canı olan çocuğunu sokağa atamıyor. Kim canını sokağa atar ki? Onun için en iyisini ister, hayaller kurar, en iyisini yapmaya çalışır. Çocuğunun sağlıklı bir birey olmasını, kendi ayakları üstünde durmasını, iş ve eş sahibi olmasını isterken, diğer taraftan aile üyeleri, eşler aile birlikteliğinin sağlık ve huzurla devamını sağlamaya çalışıyor.

Genç yalvarıyor “ beni kurtarın, kurtulmak istiyorum abla, ne olur yardım et” En önemlisi de ne biliyor musunuz? Genç delikanlı ve aile bireyleri nasihat akıl istemiyor. Onlar profesyonel yaklaşım istiyor. Çünkü akıl veren çok oluyor. Aile nereden nasıl başlayacağını bilemiyor.

Bu gruplara yönelik yapılan toplantılar, beyin fırtınaları, nitel ve nicel araştırmaların sonucu, yorumlarda sayısal değerlerde kalmasın. Lütfen kendi popülerliğinizi kazancınızı artırmak için bağımlılıkla mücadele etmeyin. Gerçekten destek olmak için yapın.

Onların dünyasını onların penceresinden görelim. Korkmayın gözlerinin içine bakın, yüreğinin çığlığına kulak verin. Onların yüreğine merhem olmak için Yeşilay vb. kurumlarımızın dışında sizde hayatlarına destek olun. Yara kapanmasa bile örnek olun, omuz olun, ışık olun, nefes olun.

Sevgiyle kalın…