Savaşta hep düşman ölmez, çocuklar, kadınlar, kocamış ihtiyarlar, hatta karıncalar ölür vahşice.

Barış için uçurmaya tek bir beyaz güvercin, bir dal zeytin bırakmaz düşman.

Kaleler surlar yıkılarak aşılarak fethedilmez, hangi tarafta ne kadar satılık münafık çoksa o tarafın kapıları kilit tutmaz.

Cesaret silah alıp cepheye koşmak değildir, yada en ön safta kurşuna dar etmek dünyayı, cephede kaybedince kadın ve çocukların ödediği bedeldir, işte bu yüzden düşmemelidir Müslüman Türk'ün sancağı mavi gökten yere.

Önceki savaşlar gibi olmayacak çirkef çağının kahpe, kalleş savaşları, örneğin karşımızda düşman askeri olmayacak, bizi kimin vurduğunu bilemeyecek karşılık verecek kimseyi göremeyeceğiz, aynı safta secdeye vardığımız münafık, satılmışlar sıkacak kafamıza secdedeyken başlar.

"Kâfirin istilasından korkmayın onlar sizin mallarınıza, ırzlarınıza dokunmazlar" diyen insan şeytanlar ve taifesi Müslüman Türk Milletinin cesaretini kırıp Allah'ın bahşettiği yüzümüzdeki "Vehm'i" silip bizi kovulmuş şeytandan daha aşağı savaşta sırtından vurulan leşlere döndürmeye çalışacaklar.

"Allah'ın Şeriatı İslam değildir, laiklik Şeriattan hayırlıdır" diye açıklama yapan İslam şemsiyesi altında görünüp kâfir yalayıcılar türeyecek, Müslüman Türk'ün şuuruyla, töresiyle, iffetiyle, namusuyla, izzetiyle, vakarıyla, haysiyetiyle, şeref ve onuruyla hatta aklıyla alay edip manipüle etmeye çalışacaklar, bunada fikir özgürlüğü, ifade hürriyeti, insan hakları evrensel beyannamesi diye kılıf bulup zalime yalamalık yapacaklar, ne içün yersen milletimizin çağdaş batı medeniyetini yakalayıp zekerinden öpmek için.

Cennet Mekan Yavuz Sultan Selim Han pazarda gezerken hayvanların fiyatlarını sorar hindi 5 lira tavuk 3 lira kaz 4 lira koyun 15 lira bu ara bir keklik satıcısı bağırır keklik 150 lira Yavuz Sultan Selim han merakla sorar bu kekliğin kerameti neyde 150 lira der satıcı Sultanım bu keklik öter diğer keklikleri çağırır Avcı da zahmetsiz şekilde diğer keklikleri yakalar onun için kıymetlidir der, Yavuz Sultan Selim han vezir-i Azam'a öde parasını satın al der Vezir-i Azam parasını öder kekliği satın alır Yavuz Sultan Selim han kekliği alır kafasını koparır ayağının altına atar çiğner Vezir-i Azam hayretle sorar Sultanım neden böyle yaptınız Sultan cevap verir kendi ırkına kendi milletine zarar verenin yaşamaya hakkı yoktur der.
Hülasa içimizde bizim gibi konuşup bizim gibi giyinip bizim gibi yiyip içen ama kafire çanak tutan şeytanın oyuncağı olmuş kitleler var bunların kimisi devleti yöneten kademede kimisi halkın içinde sıradan insan görünümünde insan şeytanlardır.