Almanya’nın Düsseldorf şehrinden dünyaya yayın yapan, Avrupalı Türklerin gözü, kulağı sesi olan Kanal Avrupa TV’nin sahibi Alipaşa Akbaş’ın başkanı olduğu Avrupa Türk Basın Yayın ve Gazeteciler Birliği (ATBYGB) “3. Avrupa Türk Medya Zirvesi”bu yılın ödüllerini verdi. Bu yılki Ödül törenine katılım yoğun oldu. Proğrama
T. C. Düsseldorf Başkonsolosu Ali İhsan İzbul, Neuekirchen Vlyun belediye başkanı Ralf Köpke, Ak parti genel başkan Yardımcısı Zafer Sırakaya , CHP Kahraman Maraş Milletvekili Ali Öztunç, Almanya SPD KRV milletvekili Volkan Baran, CDU Bremen milletvekili Dr.Oğuzhan yazıcı, CDU milletvekili Serap Güler, Arif Ünal Yeşiller eski milletvekili, Prof Dr Halil Uslucan Türkiye Uyum ve araştırmalar merkezi Vakfı direktörü, Avrupa iş adamları ve sanayiciler derneği (ATİAD)başkanı Aziz Sarıyar, Yurt dışı Türkler ve Akraba Toplulukları başkanı Abdullah Eren,
Türksoy genel sekreter yardımcısı Sait Yusuf, Berlin TC Büyükelçilik iletişim müşaviri Hasan Kocabıyık, sivil toplum kuruluşları iş insanları ve kanaat önderileri ile birlik de çok sayıda davetli iştirak etti.
Avrupalı Türklerin yüz akı olan Kanal Avrupa TV’nin sahibi gönül insanı Alipaşa Akbaş misafirleri ve Kanal Avrupa TV izleyicileri selama konuşması yaptı. Konuşmasını şöyle sürdürdü;
Avrupa Basın Birliği olarak amacımız... Avrupa'ya göçmüş ve yaşadıkları ülkelere 2. Vatan diyen Göçmen Türk toplumunun, Avrupa'da varlığını devamı ,daha güçlü, daha etkin bir şekilde nasıl devam ettirilebilir çare arayan ,her geçen gün kan kaybetmesini nasıl önleyebiliriz, bu konuda neler yapabiliriz, eksiklerimiz nelerdir, çözüm önerilerimizi muhataplarımızla beraber, masaya yatırarak nasıl bir yol izlememiz gerektiğini ortaya koymaya çalışacağız.
Bu doğrultuda muhataplarımız tabii ki öncelikle Türk Basını, Türk ve Avrupalı yetkilileri , sivil toplum kuruluşları,kanaat önderleri ve iş insanlarını, bugün burada toplamış bulunmaktayız.
Çözüm önerilerini ve sıkıntılarımızı gazeteci arkadaşlar Az sonra yapacağımız panelde ortaya koyacaklar. Buradaki muhataplarımızdan ricamız Bu milletin Avrupa'da sesinin daha gür çıkması için üzerine düşeni yapmalarıdır. Bu dostlarımız Mücadeleyi yaptıklarına inanıyoruz. Ancak bu mücadelenin kolay olmadığını çok iyi biliyoruz. Onların her birinin elini güçlendirme çalışmaları yapmak bizlerin görevi olduğunu unutmamamız gerekmektedir.
Ancak birkaç çözüm önerisi Ben de dile getirmek istiyorum. Önce 2 Vatan dediğimiz ve 60 yıldır yaşadığımız Avrupa ülkelerine sesleniyorum. Bir çok şehirde yüzdeyirmilere varan Türk toplumunu temsil eden basını ayırım yapmadan, reklama ayırdıkları paydan bütçeler vererek Hem bu topluma ulaşmış olurlar hem de gereğini yapmış olurlar.
Türk devleti ise 6 milyon civarında kendi vatandaşı olan Avrupa Türklere, kendi vatandaşlarına ulaşmak üzere Türkiye'deki basına ilan ve reklam verdikleri gibi Avrupa'yı da bir bölge gibi görüp reklam veya ilan bütçesi ayırmalıdır.
Özellikle Avrupalı Türklerin Türkiye'ye katkı sağladıkları alanlardaki yetkililerin Avrupa Türk basınını yok sayması buraya bütçe ayırmaması kabul edilebilir bir durum değildir. Bunlar Türk bankaları, Türk Hava Yolları, Türkiye tanıtma fonu, gençlik aile ve eğitim bakanlıkları gibi çoğaltılabilir.
Özellikle iş adamlarımıza sesleniyoruz. Malımızın pazarlanması doğrultusunda verilen Reklamın %20'sinin En azından Avrupa'nın yerel Türk basınına ayrılması dikkate alınmalıdır. Zira burada sesimizin çıkması için buranın Reklamın dışındaki bütün faaliyetini Avrupa'nın Yerel basını yapmaktadır, bu göz önüne alınmalıdır
Sivil toplum kuruluşları kendi üyelerine yönelik bülteni çıkarmalıdır. Ancak toplumun bütününe yönelik reklam faaliyet ve duyurular için Türk basınıyla beraber çalışmalıdırlar. Zira ırkçılığın yükselişte olduğu bu dönemde yaşadıkları ufak bir sıkıntı da buradaki yerel Türk basınına ihtiyacı olacaklarını unutmamalıdırlar.
Bu konularda Türk ve Alman vekillerimize sesleniyorum Avrupa Türkleri her iki toplum arasında kalmamalıdır çözüm önerilerimiz ortadadır. bunları takip ederek çözersek kalıcı çözümler üretebileceğimize inanıyorum. Ancak ondan sonra buralarda kalıcı kurumlar ve güçlü basın kurumları oluşabilir
Bu konuda işimizin yetkililere anlatılmasının zorluğunu yıllardır görüyoruz, ama şansımız Buradan Gitme Bir çok siyasi kardeşlerimiz. Hangi partiden olursa olsun bize daha kolay bu işi halledebilecekleri güveni vermektedir.
Biz üzerimize düşeni yapıp farkındalık oluşturmaya çalıştık. Katkı sağlayan bütün kardeşlerimize, tüm misafirlerimize tekrar hoş geldiniz diyo,r saygı sevgi ve hürmetle selamlıyorum, hoşça kalın.
Medya zirvesi; Gala yemeğinden sonra yapılan yılın ödülleri verilmesiyle sona erdi.