Daha önce hiç tanışma fırsatımız olmamıştı sadece Mustafa Koç Sanat Merkezi konserimize gelmiş sahnede tebrik etmişti Yozgat Valisi Sayın Kadir Çakır.. Geçen gün kendisinden Sanatseverler olarak randevu talep ettik yoğunluğu yüzünden bir kaç hafta sonra verildi randevu. Ön yargılıydım giderken, soğuk geliyordu duruşu, sert bir yüzü vardı. İlk defa Valilik makamına çıktım saray gibiydi duvarlar yerler gösterişliydi fazlasıyla. Güler yüzüyle Sayın valinin sekreteri Kamuran teyze ve diğer güler yüzlü bayan sekreter karşıladı bizi. Daha sonra bekleme odasına geçtik bekleme odasında 3 bayan vardı. Bebek arabasında yürüyemeyen bacağında demirleri olan küçük kız çekti dikkatimi, onlarda vali beyle görüşmek için bekliyorlardı. Kamuran teyze çay söyledi bize. Sonra o üç bayana dönüp sizde cay içer misiniz efendim dedi. Herkese eşitti muamelesi. Yavaş yavaş gerginliğim geçiyordu. Daha sonra makama geçebilirsiniz dediler. Kapıyı açtık Sayın Vali ayakta karşıladı bizi, gülüyordu. Hemen çay söyledi. Tek tek hatır sordu. Mustafa Koçla sanattan konuştu. Onlar konuşurken masasının üstü dikkatimi çekti; Gözümü yoran hiçbir şey yoktu. Bir kalem bir kaç kağıt vardı masada. Odası şatafatlı değildi sadeydi. Daha sonra görüşmek istediğim konu hakkında sorular sordum. Kafamı kurcalayan konu hakkında bilgi istedim. Hepsini tek tek anlattı, en ince ayrıntısına kadar hem de. Konuştukça rahatladım. Daha sonra konuyla ilgili Sayın Valiye danışmaya başladım. Bu kadar ayrıntılı anlatmak zorunda değildi. Açıklama yapmak zorunda değildi. Hayır deyip kesip atabilirdi ama yapmadı. Aydınlattı bizi.. Konuya tam vakıf olmadığım için mahcup oldum tevazuuyla güldü ön yargımdan utandım gardımı indirdim. Ağız alışkanlığı laf arasında konuşurken ağzımdan Sayın valim yerine hocam dedim daha çok utandım duymamazlıktan geldi.

Daha sonra sohbet muhabbet kahkahalar derken zaman çabucak geçti müsaade istedik ayakta uğurladı bizi. Ön yargı dedim ya dışarıdan konuşulanların görüntünün duruşun hiç bir önemi yok aslında. Tanımadan içine girmeden bilemiyorsunuz örneğini deneyimleyerek bilmem kaçıncı kez öğrendim hep acaba mı? gerçekten öylemi, soruları kemirirken gözümün gördüğü o değildi. Bambaşkaydı. Kafamda kurduğum insan başka bir insana dönüşüverdi. Çalışanlarıyla müdürleriyle kuruluşlarla problemi olabilir. Bir ili yönetmek yöneticisi olmak gerçekten zor.

Beni ilgilendiren kısmı vatandaşa Yozgat halkına olan davranışı ilgisi alakası yapıyor olması vatandaşlardan bugüne kadar şikayet duymadım gözümle gördüm. Giderken hakkında birkaç bilgi edindim hepsi negatif değildi. Güzel olan ise kapıdan çıkarken bütün düşüncelerimin pozitife dönmesi o gerginliğin bir anda yerle bir olması. Hatta Mustafa hocam sosyal sorumluluk projemden bahsetti. Bende araya girip amacımız Devleti küçümsemek Devlet yapmıyor ben yapıyorum dedirtmek değil. Her şeyi Devletten beklememek olduğunu söyledim. Herkes ihtiyaç sahibi komşusunu yedirse içirse giydirse sokağındaki hayvanı beslese dünya daha yaşanılabilir bir yer olur dedim. Ve Sayın Valim; konuştuğumuz gibi Yozgat sanat konusunda ilerleyemiyor. Tiyatrosu korosu bir şey yapmak için çabalıyor üretiyor. En güzelini yapmaya çalışıyor biz istiyoruz ki bu memleket sanatla büyüsün gelişsin sanat koksun yapacağımız sanat etkinliklerinde sizi ön sıralarda görmek bizi gururlandırır, şevkimizi arttırır. Bizi dinlediğiniz aydınlattığınız için çok teşekkür ederim. Sanat konusunda yanımızda olacağınızdan destekleyeceğinizden şüphemiz yok sanatı ve çocukları sevdiğinizi değer verdiğinizi biliyorum bir daha ki görüşmeye ön yargısız gardsız geleceğim biliyorum ki kapınız vatandaşa hep açık hep de açık olacağından da eminim. Dediğiniz gibi hayır kapılarını kapatmayalım sizin kapınızda hiç kapanmayacak biliyorum umuyorum. Bu övgü şak şak yazısı değil bu Yiğidi öldür hakkını yeme yazısı bu 30’unu geçtin ön yargından arın yazısı bu tek taraftan değil bütün pencerelerden bakma yazısı.

SAYIN YERKÖY BELEDİYE BAŞKANIM

Öncelikle görevinizde başarılar diliyorum Yerköy de çok sevildiğinizi biliyorum makamların geçici olduğunu göstererek tahta sandalyede oturduğunuzu gördüm Yerköy çok geri kalmış eskiden Yerköy en güzel ilçeyken bugün maalesef çok bakımsız sizin güzel şeyler yapacağınıza canı gönülden inanıyorum ama Çamlık TV deki konuşmanızda şöyle bir konuşmanıza denk geldim önce yolları yapacağım dediniz barınak değil de tel örgülerle kaplı bir yerden bahsettiniz tam hatırlamıyorum hatam varsa affola. S0okak hayvanlarını kısırlaştıracağınızı söylediniz Yerköy’e geldiğim zaman sokaklarda hep uyuz hayvanlar var hayvanseverler bana onlar için ilaç verdiğinde seve seve götürüyorum ama bu yeterli gelmiyor öncelik olarak başka projelerden bahsettiniz ama Yerköy’e bir barınak şart başkanım. Çevre ilçelerden bırakılan köpeklerden yakındınız çok haklısınız. Diğer yazımda dediğim gibi keşke herkes mahallesindeki ilindeki ilçesindeki fakirine fukarasına hayvanına sahip çıksa.. Beslese ihtiyacını giderse.. Ama böyle olmuyor maalesef herkes kapatıyor kapısını penceresini. Yerköy de sokak hayvanlarına bakan besleyen karı koca var. Allah razı olsun onlardan. Sizden ricam bu canlılar önceliğimiz olsun. Yaralı bir hayvanı Kırıkkale’ye tedaviye gönderdiğinizde anlattınız çok teşekkür ederim. Duyarlılığınız merhametiniz için Yerköy’e yakışır bir barınak yaptıracağınıza inanıyorum. Tel örgülü yerler hayvanlar için zulüm olur. Tedavi görmeleri karınlarını doyurmaları kısırlaştırılmaları gerekir. Bu konuda duyarlı olacağınıza sessizlerin sesi olacağınıza inanıyorum. Ve Yerköy de mama odakları görmek istiyorum. Sokaklarda hayvanlar için su ve mama odakları. Yerköy halkıda size yardımcı olup o odakları yiyeceklerle dolduracaklarını biliyorum. Bir gün tanışırız umarım başkanım. Herkes sizin gibi makamların geçici olduğunu idrak edebilse yapışmasa o koltuklara hakkını verse yeri geldiği zaman gitmeyi bilse ne güzel olur.