Türkiye'nin 81 ilini ‘yaşamak ve çalışmak’ kriterlerini göz önüne alarak değerlendiren ekonomi dergisi Forbes, 'İş Yapmak ve Yaşamak İçin En İyi Kentler' araştırmasında şehirleri, yaşanabilirlik, yenilikçilik, hizmetlere erişilebilirlik, üretim potansiyeli, ticaret becerisi verilerine göre sıralarken Yozgat, 73’üncü sırada yer aldı.
Yozgat’ın birçok alanda eksik, tamamlanmamış, kısıtlı imkanlarının olduğu su götürmez bir gerçek. Ancak yapılan değerlendirmenin de eksik olduğu aşikar.
Bir şehrin ‘yaşanabilir’ olması için o şehirden ne beklediğiniz de önemli aslında.
Hepimiz Yozgat’ın birçok alanda eksikliklerinin olduğunun farkındayız. Örneğin sağlık konusunda eksikliklerinin bilincindeyiz, ancak Türkiye’nin İlk Şehir Hastanesi’nin de Yozgat’ta yapıldığını unutmamak gerekiyor.
Ulaşım sorunu yaşıyoruz çoğu zaman. Diğer bir taraftan baktığınızda Yüksek Hızlı Tren projesi ve havalimanının tamamlanması ile ulaşımda önemli bir eksikliğin giderileceği de bir gerçek.
İş alanları diyoruz. Evet Yozgat işsizlik nedeni ile en çok göç veren illerin başında geliyor ne yazık. Ama başka bir taraftan baktığınızda Yozgat Organize Sanayi Bölgesi, Bozok Organize Sanayi Bölgesi, Boğazlıyan Fuat Oktay Organize Sanayi Bölgesi ve dahası. Bahsettiğim bu bölgeler ‘iş’ olan alanlar. Halihazırda faaliyet gösteren Yozgat Organize Sanayi Bölgesi’nde binlerce insan istihdam ediliyor. Eksik olduğunun elbette bilincindeyiz, yeterli olmadığının da farkındayız. Ancak tamamen görmezden gelmek de biraz haksızlık oluyor.
Söz konusu derginin kriterlerinde üretim potansiyelinden de bahsedilmiş. Bu noktada eksiklerimiz var evet. Ancak Yozgat Valisi sayın Ziya Polat’ın da belirttiği gibi. Biz hammaddeyi maddeye çevirme noktasında da çalışıyoruz. Örneğin Yozgat Et ve Süt Kurumu’nda Bozok Yaylasından toplanan sütler, tereyağına, peynire, lora dönüşüyor. Yozgat Organize Sanayi Bölgesi’nde üretilen ‘çelik yelekler’ Ukrayna’ya gidiyor.
Üretilen dev kazanlar Türkiye’nin ve dünyanın birçok yerine Yozgat imzasını atıyor. Ve daha nicesi..
Evet belki geç kaldı Yozgat. Belki üretmeye bundan 20 yıl önce başlamış olması gerekiyordu. Ancak var olan bir potansiyeli de göz ardı etmemek gerekiyor.
Elbette şikayet ettiğimiz, eleştirdiğimiz, üzüldüğümüz ve hatta bazen gitmek istediğimiz de oluyor Yozgat’tan. Ancak yapılanı da görmezden gelmek biraz haksızlık da oluyor. Bence Yozgat’ta yaşayabilmek için, öncelikle memleket üzerindeki kasvetli, mutsuz havanın dağılması gerekiyor. Herkes şikayet edebiliyor, herkes gitmek isteyebiliyor. Kalmak için bir neden, yaşamak için bir amaç bulundurmak gerekiyor içimizde.
Biz yaşıyoruz Yozgat’ta. Ve bence Yozgat’ı eleştirmek için, dışardan değil de Yozgat’ın içinden bakmak gerekiyor.
Tekrar etmek istiyorum. Eksikliklerin, yarım kalmışlıkların farkındayız. Değiştirmek için, daha yaşanabilir olması için gazeteci olarak yazıyoruz, gördüklerimizi muhataplarına iletiyoruz.
Biz yaşıyoruz Yozgat’ta neden yaşanmasın?