HZ İBRAHİM ALEYHİSSELAM putları kırınca putperestler bu işin onun yaptığını anladılar. Ve ceza vermek üzere hapsettiler. Durumu NEMRUD a bildirdiler. Rivayete göre NEMRUD HZ İBRAHİM in yaptığını duyunca onu yanına cağırdı. O zaman insanlar NEMRUD a secde ederlerdi. NEMRUD niçin secde etmedin diye HZ İBRAHİM e sordu.
HZ İBRAHİM de;
Ben beni yaratan ALLAHÜ TEALA dan başkasına secde etmem buyurdu. NEMRUD seni yaratan kım? Diye sorunca HZ İBRAHİM ALEYHİSSELAM benim RABBİM, dirilten ve öldüren ALLAH dır. Diye cevap verdi. NEMRUT, ben de diriltirim diyerek zindandan iki kişi getirtti. Birini serbest biraktı. Diğerini öldürttü. Güya böylece diriltmiş ve öldürmüş oldu. HZ İBRAHİM ALEYHİSSELAM bunun karşısında benim RABBİM güneşi doğudan getirir doğurtur. Eğer gücün yetiyorsa sende batıdan doğdur buyurunca NEMRUD şaşırıp aciz kaldı. Bu husus bakara suresinin 258 rci ayetinde bildirilmiştir. Bu münazaranın vuku bulduğu zaman hakkında iki rivayet vardır. Birincisi HZ İBRAHİM putları kırınca onu yakalayıp hapsettiler. Sonra ateşe atmak için hapisten çıkartıp NEMRUD un yanına götürdüklerinde gerçekleşmiştir. Diğer rivayete göre insanlar arasında büyük bir kıtlık çıkmıştı. Bundan dolayı insanlar yiyecek almak için NEMRUD a giderlerdi. NEMRUD her gelene, senin RABBİN kim ? diye sorar ve benim RABBİM sensin diyene gıda maddeleri verirdi. HZ İBRAHİM ALEYHİSSELAM yiyecek almaya gelip NEMRUD ona bu soruyu sorunca HZ İBRAHİM ALEYHİSSELAM Benim RABBİM dirilten hayat veren ve öldürendir dedi. Ve böylece münazara vukuu buldu. Bu olaydan sonra KELDANİLER HALİLALLAH a ceza vermek istediler ve onu ilk önce hapse attılar. Sonra NEMRUD onu ateşe atmaya karar verdi. Rivayete göre bu fikri NEMRUD un aklına HENUN adında biri getirdi. Ve ALLAH onu yerin dibine batırdı.
Bugünkü anlatacaklarım bundan ibaret olup, haftaya kaldığmız yerden devam etmek üzere yazımı ilkokulda ezberlediğim ZİYA OSMAN SABA nın BİR YER DÜŞÜNÜYORUM adlı şiiriyle bitiriyorum. Hepinize selamlar, saygılar, sevgiler.
BİR YER DÜŞÜNÜYORUM
Bir yer düşünüyorum yemyeşil
Bilmem neresinde yurdun
Bir ev günlük güneşlik
Ciçekler içinde memnun
Bahçe kapısına varmadan daha
Baygın kokusu ıhlamurun
Gölgesinde bir sıra der gibi
Oturun.
Haydi çocuklar haydi
Salıncaklar kurun
Başka dallarsa eğilmiş
Yemişlerimizden buyurun
Rüzgar esmez konuşur.
Uçurtmalar uçurun çamaşırlar kurutun
Mesut olun yaşayın
Ana baba evlat torun
ZİYA OSMAN SABA