Almanyanın Bielefeld şehrinde ikamet eden, Türk Kültür Merkezinin başkanlarından olan, fedakar, cefakar hizmet ve gönül insani, ülkü denen nazlı hilâle (davaya) gönül vermiş, bu kutlu yolun öncüsü dava ve gaye adamı,1985 yılında Türkiyemizin Burdur ilinde bedelli asker olarak tam iki ay temel eğitimi aynı bölük'de gördüğümüz, birlikde spor eğitimleri aldığımız aynı heyacanı,sevgiyi yaşadığımız yine demlik cay demleyim mis kokulu çaylarımızı Askerî gazinoda yudumladığımız asker arkadaşım, gönüldaşım Esat Ayazoğlu beyle Almanyaya göçün 60.yılını geride bıraktığımız bu yılda göçü konuştuk. Esat Ayazoğlu, Bize Almanya'da 60 yıldır yabancıyız, bize öyle diyorlar,Türkiye'ye gidince de köyümüz, köylümüz, tanıdığımız,tanımadığımız herkes Almancılar geldi, yani 60 yıldır da Türkiyede ismimiz Almancı, sahi bizim adımız böylemi olmalı !."

Avrupa'da, Avrupa Türkleri doğdu

17. Ekim 1987'de benimde içinde olduğum çatı teşkilatımızın 35.yılındayız. Kurucu başkanımız Musa serdar Celebi bey bu günden itibaren,"Avrupada, Avrupa Türkü vardır, Avrupa Türklüğü var olacaktır. Artık 3.4. neslimiz torunlarımız dünya gelmiştir." dedi. Ve anlatmaya devam eden Esat Ayazoğlu;

Avrupada Gurbetci Olmak

"Gurbetçisiniz; memleketi terk edeli yarım asrı geçmiş,
artık geride bıraktığınız eş, dost akraba yoktur.
herkes yabancı, herşey yabancıdır oralarda,
sonraları alışırsınız gurbete.

Yeni dostlar , yeni arkadaşlar, yeni mekanlar tanırsınız.
Yavaş yavaş gurbet size yurt olmaya başlar,oradaki insanlar dostunuz, arkadaşınız ve hatta akrabanız dahi olurlar.
Memleketi önceleri çok özlersiniz ilk fırsatta dönmeyi düşünürsünüz, çünkü; ANA-BABA, kardeş, hala, dayı, amca, arkadaşlar, dostlar hep oradadır.
Köy'ünün taş'ını, toprağını, tarlasını, bahçesini, suyunu özlersiniz."

Gurbetten sılaya zıyaret

"İlk ziyarete geldiğinizde (gittiğinizde) herkes oradadır, gene çok sevinirsiniz, onlarda çok sevinirler sizi tekrar gördüklerine,
3-5 hafta nedir ki hasretlik bitmeden, sevdiklerinizin bir coğunu göremeden, izniniz biter, yine gurbet yoluna dönersiniz gurbet denen vatana gelirsiniz.
Aradan uzun zaman geçer,
yine özlersiniz memleketi, gidersiniz sevdikleriniz koşarlar gelirler size ama hepsi gelmez, gelemezler, yokturlar, kaybolmuşlardır, yok olmuşlardır,
komşu yaşlı teyzeyi ziyaret etmek istersin kapısı kilitlidir o da yoktur, sizlere ömür olmuştur.
3-4 hafta sonra yine dönersin gurbete.
Döndüğünde oradada eksilmeler olmuştur.
Bu gidip gelmelerde devamlı birileri ortadan kaybolur,
bu sefer memleketi ziyaret arası uzamıştır, gitmek zor gelir artık oraya.
Gittiğinde görmek isteyipte göremeyeceğin kişilerin olduğunu bilirsin.
Artık oraya gitmek zulümdür,
ilk gittiğindeki sevinci coşkuyu bulamazsın, çevre değişmiş, yüzler değişmiş, boş sokaklar, boş evler, yıkık evler vardır artık.
köyünde seni tanıyanlar azalmıştır, -kim bu?...
diye sorarlar birbirlerine, yabancısındır artık kendi köyünde,
o sevdiklerin, arkadaşların, komşuların, ANAN-BABAN hepsi gitmiştir teker-teker,
çalacak kapı bulamazsın,
sonraları, artık oralara gitmeyide düşünmezsin bir daha,
ziyaretlerin seyrekleşir,
gitsende,seni tanıyan ,seni hatırlayan kalmamıştır artık.
Kim olduğunu Soranlara;
Ben felan zamanda felan yerde oturan felanın oğluyum-kızıyım diye anlatmanız gerekir;anlatabilirsen onlarıda hatırlayan çok nadirdir artık.
Evler, yollar değişmiş, bahçeler bağlar kurumuş, nesil değişmiş hiçbir şey eskisi gibi değildir artık,
o gittiğin 3-5 haftalar 3-5 senede bir 3-5 güne sonralarıda 3-5 saate iner, işte öylesine gidersin köyüne, arabandanda inmek istemezsin 3-5 dakika şöyle bir fatiha okumalık geçerken el sallarsın MEZARLIKLARA; "Selâm olsun bizden,orada yatanlara".Rabbim tüm ölmüşlerimize rahmet eylesin.
Evvet Esat Ayazoğlu Almanya'ya göcün 60. yılını bize duygulu, hüzünlü bir şekilde özetini anlatı. Duygulandırdın beni Esat tertibim. Allah hakkımızda hayırlısını versin.

Gurbet Ozanı

Ozan Yusuf Polatoğlu dostumun ahirete irtihalinden iki ay önce bana dergimiz Aktuel için gönderdiği en son şiiri.
Soru gibi şiir

"Ne Olacak" Ozanımıza ve cümle geçmişlerimize Alllah rahmet eylesin, mekânın cennet olsun güzel insan.

Ne Olacak

Almanya ufkunda düşünüyorum
Ahval ne olacak hal ne olacak..
Fikirden fikire taşınıyorum
Hedef ne olacak yol ne olacak..

Mânâ dünyasından bakan göz için
Kendi köklerine bağlı öz için
Özümüzü anlayacak söz için
Lisan ne olacak dil ne olacak..

Fark ederek tedbir alacak mıyız
Kültür rengimizle kalacak mıyız
Kuruyacak mıyız solacak mıyız
Diken ne olacak gül ne olacak..

Boş bırakılınca boşluk dolmaz mı
Burda meydan başkasına kalmaz mı
Kökünden kopanı rüzgâr almaz mı
Yaprak ne olacak dal ne olacak...

Bu zamanın nice farklı yanı var
Kolay görünenin çetin sonu var
Her tatlının bir de acı yanı var
Zehir ne olacak bal ne olacak..

Zaman bizi böyle uyutacaksa
Boş tesellilerle avutacaksa
Nesiller aslını unutacaksa
Para ne olacak pul ne olacak..

Polatoğlu; işte yorumlar böyle
Bütünler noksanlar yarımlar böyle
Ellili yıllarda durumlar böyle
Acaba yüzüncü yıl ne olacak..
Ozan Yusuf Polatoğlu