Gıda terörü bitmek tükenmek bilmiyor, aracı kazanıyor, üreten köylü zarar ediyor, ağır bedelini tüketici ödüyor. Bu adaletsiz sisteme bir dur denilmesi gerekiyor. Köylüyü mağduriyetten kurtarıp yüzünü güldürmek gerekir. Tüketicinin üzerinde ki ağır yüke ve soyguna da mutlaka bir dur denilmelidir. Mübarek Ramazan ayını tüketicinin burnundan fitil fitil getirdiler. Bunun hesabını soracak kanun yasa ve devlet eline ihtiyacımız vardır.
Ayrıca Çin ve gelişmiş ülkeler başta olmak üzere bazı ülkeler gıda ve mal stokuna başlamış durumdadırlar; diyebiliriz ki dünya ekonomisini yeni ciddi bir kriz bekliyor. Sömürgeci Lobilerin, karaborsacılar ve emperyalist güçlerin öncü olduğu bu gıda krizine karşı Türkiye’nin ciddi bir şekilde önlem alması gerekir. Kanun ve yasalar yeniden gözden geçirilmeli üretici ve tüketiciyi koruyan ve karaborsacılığı bitiren bir yasa- kanun acilen çıkarılmalıdır.
Mal ve ürünün pahalandığı doğrudur, dünyada bir ekonomik krizin olduğu da doğrudur ancak keyfilik ve karaborsacılık had safhadadır. Günü birlik hatta saatlik değişen fiyatlara- zam zulmüne tüketici ayak uyduramaz hale gelmiştir. Öyle ki bazı ürünleri sebze ve meyveyi garip guraba, fakir- fukara artık alamaz hale gelmiştir; bu rezalete bir son verilme zamanı geldi geçiyor.
Sanki devlet güçsüz bu aracı tefeci karaborsacı zevatlar güçlü!.. Böyle bir rezalet olamaz. Dün ısrarla o büyük dediğiniz (zihinleri küçük zamcı ve faizci) marketleri gezdim. Güya ülkede serbest ekonomi sistemi var. Fiyatlar bire bir hepsinde aynı; hani ne derler tıpkısının aynısı !... Yani danışıklı döğüş; dövülen ve yakası yırtılan tüketici gariban, zarar eden üretici köylü kazanan bu zorba zevatlar( aracılar) Artık bu soyguna dur demenin zamanı gelmedi mi?
Kim ne derse desin Türkiye tarım memleketi, şükür ülkemiz zengin, verimli topraklara , tarım arazilerine sahip. Dört mevsim de üretim yapılacak durumda cennet gibi bir vatan. Bu cennet vatanı birilerinin keyfine bırakıp gıda ve soygun cehennemine çevirmeye kimsenin hakkı yok!.. İşte buna dur demenin zamanı geldi geçiyor deriz.
Köylü çiftçi üretici desteklenmeli, ürünü en kısa zamanda tüketiciye ulaştırılmalı, aracı tefeci karaborsacı devreden çıkarılıp pazar alanlarına ulaşmalı. O eskiden bildiğimiz gördüğümüz köylü pazarları bütün illerde ilçelerde devreye sokulmalı. Hem pahalıya alıp hem de azar ve zılgıt yediğimiz bu rezalete devlet babanın acil çözüm yolu bulmasını, yeni kanun ve yasalarla bunun düzenlenmesini bekliyoruz. Köylü üretici ve tüketici korunmalı stokçu, karaborsacı aracı devreden çıkarılmalıdır. Alın teri dökmeden kazanılan bu soyguna dur denilmelidir !..