“Büyük davamız,en medeni ve refah seviyesi yüksek bir millet olarak varlığımızı yükseltmektir.Bu yalnız kurumlarımızda değil,düşüncelerinde de köklü bir Devrim yapmış olan büyük Türk milletinin dinamik idealidir.”ATATÜRK
“Atatürk, Türk ulusunun ruhunda Türk bayrağı gibi dalgalanan bir baştı.” Daily Telegraph (1)
Ülkemizin geleceği olan gençliği sorumluluklarını yerine getirecek şekilde, bilgi,bilim, teknoloji,yurt ve ulus sevgisi ile eğitilmeli ve en yüksek derecede donatarak geleceğe hazırlamalıyız. Varlığımızın ve birliğimizin temeli Cumhuriyetimizin kuruluşunu sağlayan akıl ve bilimi rehber alan, cesaret ve sorumluluk duygusu yüksek strateji uzmanı, milletin bağımsızlık tutkusuna ve onurlu mazisine inanan bütün dünyanın örnek aldığı lider devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü,ulusal günlerde anmayanlar, dilimize, kültürümüze ve tarihi benliğimize karşı tavır alanlar kime hizmet ettiklerini akıl ve vicdanlarını sormalıdırlar.
Atatürk’ün dediği gibi :” Ulus adına devleti yönetmeye yetkili kılınanlar, gerektiğinde ulusal hesap vermek zorunda olacaklarını bilmelidirler.” Ulusal görev ve sorumluluklar devletin asli görevidir. Anayasamızda ifade edildiği gibi ertelenemez, devredilemez…
“Atatürk, kılıcı ile ulusunu kurtaran, kalemi ile de onu yükselten,içten,özden, yüreği açık bir Ata idi…”A.Dilaçar (2)
Atatürk’ün, büyük Söylev’ini bitirirken söylediği :"Gençler! Vatanın bütün ümidi ve geleceği size,genç kuşakların anlayış ve enerjisine bağlanmıştır/...Milletin bağrından temiz bir kuşak yetişiyor. Bu eseri ona bırakacağım ve gözüm arkada kalmayacak./ Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen,Türk istiklâlini,Türk Cumhuriyetini,ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur…” sözleri ile UNESCO’nun ,“Atatürk,…olağanüstü bir reformcu, özellikle sömürgecilik ve emperyalizme karşı ilk savaşları yapan örnek lider…” kararı, gençliğin sorumluluğuna ve birinci vazifesine ışık tutan ve yol gösteren tarihi belgelerdir.
"Ulusal varlığımıza düşman olanlarla dost olmayalım... İnancımıza,ülkümüze ve geleceğimize yan bakan her bireyi düşman saydığımız gün, ulusal benliğe uzanacak her eli şiddetle kırdığımız, ulusumuz önüne dikilecek her engeli derhal devirdiğimiz gün,gerçek kurtuluşa erişeceğiz. Ve sizler gibi aydın ,kararlı,imanlı gençler sayesinde bu kurtuluşa ulaşacağımıza inanabiliriz." (3)
ÇHC.MÇD Çankayşek, Atatürk'ün hayatı ve eseri yalnız Türkiye için değil,dünyanın bütün hür ulusları için de ilham kaynağı olmakta devam edecektir" demiştir.
Manevi kızı Sabiha Gökçen, Atatürk için diyor ki :" Son derece duygulu ve nazik bir kişiliği vardı.Çocukları ve gençleri çok sever, zaman zaman onlarla çocuklaşırdı; ama her kelimesi, her cümlesi eğitici bir mesaj taşırdı."
Dil ve tarih alanında ülkemizin yetiştirdiği seçkin ve saygın bilim adamı , rahmetli hocam Prof. Dr. Şerafettin Turan ve arkadaşları öncülüğünde , Atatürk ilke ve devrimlerine sahip çıkmak ve cumhuriyet kazanımlarını korumak ve geliştirmek amacıyla Ankara'da 1 Eylül 1995 tarihinde, "Ulusal Dayanışma ve Duyarlılık Platformu " oluşturulmuş ve ADD ve bilim adamlarımızla önemli çalışmalar yapılmıştır. Atatürk ve Türkçemize karşı artan saldırılar karşısında duyarlılığı yükseltmek için kurulan “Toplumsal Esenlikler” gibi yeni derneklere başarılar diliyoruz.
Ulusal duruş ve duyarlılık; vatan sevgisi ile atılan her adımdır. Vatanını ve Milletini her türlü tehdide karşı korumak ve uyanık olmaktır ,Türk istiklâlini,Türkiye Cumhuriyetini ilelebet korumak ve savunmaktır.
Atatürk’ün, "Benim manevî mirasım bilim ve akıldır.Benden sonra beni benimsemek isteyenler, bu temel eksen üzerinde akıl ve bilimin rehberliğini kabul ederlerse, manevî mirasçılarım olurlar" sözleri ulusal duruş ve duyarlılığın temel eksenidir.
Türk gençliği ,Türkiye Cumhuriyeti'nin can damarlarıdır.Bu ulu çınarı sonsuza dek korumak,geliştirmek ve yüceltmekle görevli ve sorumludur.Akıl yolunda ve bilim ışığında, ulusal bilgi ve bilinçle yetişmeli ve her alanda geçmişi bilerek geleceğe sahip çıkmalıdır. Ş.Günaaltay’ın dediği gibi:” Türk genci, dünya sorunlarına Atatürk’ün gözü ve ruhu ile bakan delikanlıdır.”
" Her çeşit spor faaliyetini, Türk gençliğinin milli terbiyesinin ana unsurlarından saymak lazımdır. Ben sporcunun zeki,çevik ve aynı zamanda ahlâklısını severim /", Millî kültürümüzü,muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkaracağız.Bunun için, bizce zaman ölçüsü, geçmiş asırların gevşetici zihniyetine göre değil, asrımızın sürat ve hareket mefhumuna göre düşünülmelidir." diyen Atatürk,Cumhuriyetimizin temel kaynak eseri SÖYLEV’de , hedeflerimizi ve görevlerimizi de belirlemektedir.
Afganistan ‘ın Ankara B.Elçisi A.Han ( 1938) şöyle demekte:” Türkiye’de yalnız bir Mustafa Kemal değil,Mustafa kemaller vardır ki, her alanda O’nun program ve eserlerini günden güne ileri götürmek için didinmektedirler..”
19 Mayıs Atatürk’ü Anma,Gençlik ve spor Bayramı 105 .Yılını ve diğer Ulusal Bayramlarımızı ulusça gurur ve heyecanla kutlarken; bütün çağların lideri Atatürk’ün önderliğinde Çanakkale’den,Samsun’a,Ankara’ya,Sakarya ‘ya ,Dumlupınar’a ve 9 eylül’de İzmir’e uzanarak Türkiye Cumhuriyeti’ni yaratan “Büyük Zafer Yürüyüşü Destanımızı” ın RUHUNU, çocuklarımız, gençlerimiz ve ulusumuzun benliğinde bütün yönleriyle bayraklaştırarak yaşatmalı ve sürekli canlı tutmalıyız.
1-13 Kasım 1938 ,İnğ./ 2-A.Dilaçar,Ankara, 10.11.1971-TDK Başuzmanı/ 3-1923 (Atatürk'ün S.D.II.s.143)