Son yıllarda internet üzerinden kumar ve bahis oynayanların sayısı oranı oldukça artmıştır. Milli piyangoda dahil talih oyun ve bahislerinin hepsi helal kazanç yolu değildir. İslami anlayışa uygun bir kazanç sayılmaz. Maalesef talih oyunları adıyla bu haram çarkı devam ettiriliyor. İnsanın en iyi ve helal kazancı ise alın teri ile kazandığıdır.

Zamanımızda, insanın zamanını katleden o kadar lüzumsuz meşguliyetler vardır ki, bunlardan birçoğu maddî ve mânevî gelişmeye bir sahip olmadığı gibi, insanı yaratılış hikmetinden uzaklaştırdığı da bir gerçektir. İşte, insan bu çeşit gayesiz ve hedefsiz şeylerden kendisini ne kadar çekip çevirse o derece kâr içinde olur.

Bazıları şu yanlışı devam ettiriyor: “Adam sende nasıl olsa yılbaşı geliyor herkes alıyor bir kereden bir şey olmaz” şansımızı deneyelim mantığı doğru bir mantık değildir. Piyango, kumar ve bahis oyunlarından gelen haram parayla refaha kavuşacaklarını sanan aileler, çoğunlukla dağılmakla karşı karşıya kalıyor. Çünkü sonuçta elde edilen para haram bir kazançtır.

Diyanet İşlerinin bu konudaki kararı şöyledir: “Taraflardan birisinin kazanıp diğerinin kaybetmesi esasına dayalı olan bütün şans oyunları kumar olduğundan haramdır. Zira bu tür oyunlarda bir taraf kaybederken diğer taraf haksız kazanç elde etmiş olur.”

“Bu tür oyunların hâsılatından bazı kuruluş ve hayır kurumlarının yararlanması, onları meşru hale getirmez ve haramlık hükmünü değiştirmez. Müslümanların bu tür meşru olmayan kazanç yollarından uzak durması gerekir. Bu yollardan birisiyle kazanç elde edilmesi halinde bir an önce tövbe edilmeli ve elde edilen kazanç, sevap beklenmeyerek yoksullara verilmelidir.” Denilmektedir.

İnsanın en başta gelen vazifelerinden biri helal dairede yaşamak, helal kazanmak ve helal yolda harcamaktır. Allah bizi imtihan etmek için bazı şeyleri haram, bazılarını da helal kılmıştır. Fakat helal dairesini o kadar geniş tutmuştur ki, harama girmeye ne ihtiyaç, ne de mecburiyet vardır. Sonra haram daireyi mayınlı bölge gibi tehlikelerle doldurmuş, helal daireyi de meyvelerle dolu güllük gülistanlık bir bahçeye döndürmüştür. Birçok emir ve yasağı da sırf bizim iyiliğimiz, dünya ve ahiret mutluluğumuz için koymuştur.

Esas mesele para kazanmak değil, helal kazanmak olmalıdır. Haramda hayır yoktur, bereket yoktur. İbrahim Ethem Hazretleri: "Midelerine girenlerin helal mi, haram mı olduğunu araştıranlar iman bakımından yükselirler. Kazançlarının helalliğini düşünmeden dünyalık peşinde koşanlar ise önce mide fesadına uğrarlar, sonra da huzurları kaçar, manen yükselemez, alçalırlar. Ne ibadetlerinin, ne de yaptıkları iyiliklerin zevkine varabilirler." demiştir.

İnsanların Allah'ın emirlerine uyarak meşru işlerde çalışmaları ve helal yollardan kazanmaları hem ibadetlerin kabulü, hem de sosyal hayatın güven ve huzuru için son derece önemlidir. Onun için dünyalıklarımızı helalinden kazanmaya ve kazancımızı helal yerlere sarf etmeye çalışalım.
Çocuklarımızın hayırlı olması için onları helal rızıkla besleyelim. Kâfi miktardaki az ve helal malın, haramdan gelen çok maldan daha hayırlı olduğunu unutmayalım. Haram-helal demeden kazanma hırsına kapılmayalım. Kanaat ve şükür duygularımızı asla ihmal etmeyelim.

Ve Yüce Allah buyuruyor: “Ey iman edenler, şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzuk durun ki kurtuluşa eresiniz.”(Mâide Sûresi, 90)