“Bir gece kendisine Ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed-i) Mescid-i haramdan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksaya götüren Allah, noksan sıfatlardan münezzehtir. O herşeyi hakkıyla işiten, kemaliyle gösterendir.” (İsra suresi ayet-1)
Miraç kelime olarak yücelme ve yükseklere çıkma anlamına gelmektedir. İslam lügatinde ise Mirac : Hz Peygamber (SAV)’in Allah’ü Teala hazretlarinin davetine uyarak yaptığı ilahi bir seyahattir. Peygamber efendimiz bu yolculuğu uyanık alarak yapmış,hem bedeni hem de ruhuyla birlikte semalara ve yüce makamlara çıkarak Allah’ın dileğiyle dilediği şekilde yapmıştır.
Mekke döneminin onuncu yılında Hz.Peygamberin amcası Ebu Talip vefat etmiş, üç gün sonra da hanımı Hz.Hatice validemiz Allah’ın rahmetine kavuşmuştu. İslam’a çok iyilik eden ve en büyük desteği veren bu insanların ölümü üzerine Mekkeli müşrikler düşmanlıklarını, saldırganlıklarını o derece artırmışlar ki; sıkıntılar tahammül edilemez boyutlara ulaşmıştı. Bunun üzerine Peygamberimiz rahat nefes alabilmek ve islam davasını destekleyecek yardımlar bulmak ve İslamı yeni insanlara anlatmak üzere harekete geçti. Bu maksatla Taif şehrine gitti. Taif’in ileri gelenleri Peygamberimizi davet ettikleri, yardım vaad ettikleri halde sözlerinde durmadılar. Kendilerine kadar gelen bu Aziz misafiri taşladılar. Resulullah Taif’te hakaretlerin en büyüğüyle,saldırıların en çetiniyle karşılaştı.Sonra da Mekke’ye geri döndü.
İşte bu sıkıntılı ve bunalımlı günlerde yüce Mevla Hz.Peygamberi huzuruna kabul buyurmak cemalini lütfetmek ve yarattığı muazzam eserleri göstermek için O’nu ilahi bir seyahate davet etti. Bu ilahi seyahatin adı “MİRAÇ’”ı.
Cebrail (a.s) peygamberimize gelerek “Ey muhterem Peygamber Yüce Mevla huzuruna kabul etmek ve yarattığı eserleri göstermek için seni seyahate davet etmişti” diyerek Efendimizi Mescid-i Haramdan Mescid-i Aksa’ya kadar götürüp, Mescid-i Aksa da hazır bulunan bütün peygamberlerin ruhlarına iki rekat namaz kılmasını söylemişti. Daha sonra Hz. Peygamber Cebrail (a.s) in refakatinde Semalara doğru yolculuğa başladı.
Bu yolculuk iki şekilde gerçekleşmişti. Bir, yer yüzünde Kabe-i Muazzama’dan Mescid'i Aksa'ya kadar olan yolculuktu. Buna İsra, yani gece yolculuğu denilmektedir. Hz. Peygamber bu yolculuğu “Burak” denilen bir vasıtayla yapmıştır.
İki, Hz. Peygamberin Mescid'i Aksa'dan önce yedi kat semaya, daha sonra da “sidretülmüntehaya”, oradan zamanın ve mekanın bulunmadığı yerlere kadar götürülmesidir. İşte gökler ve ötesine yapılan bu yolculuk “Miraç'tır”. Allah'u Teala Hazretlerinin Kur'an dan sonra Peygamberimize verdiği en büyük Mucize Mirac'tır.
Cebrail (A.S) Resulullah, birinci semada Hz. Adem ikinci Semada Hz. İsa, Hz. Yahya, üçüncü semada Hz. Yusuf, dördüncü semada Hz. İdris, beşinci semada Hz. İbrahim ile görüştürülüp tanıştırılmıştır.
Bu görüşmelerden sonra Cebrail Aleyhisselam Peygamberimizi Sidretül-Münteha'ya götürmüş ve Peygamberimize “İşte burası “Sidretül-Müntehadır”. Ben buradan bir parmak ucu ileri geçecek olsam yanarım!” diyerek Peygamberimizden ayrılmıştır.
Hz. Peygamber: “Cebrail'den ayrıldıktan sonra Sidre'den zamanın ve mekânın bulunmadığı yerlere götürüldüm. Cennet gezdirildi. Cehennem gösterildi ve nihayet Cenab-ı Hakk'ın cemaliyle müşerref oldum. Yani Allah'ü Teala'nın zatını gördüm” buyurmuştur.
Peygamberimize Miraç'ta verilen hediyeler:
Mü'minlerin “Amenerrasulü” diye bildikleri bu ayetler, islam akidesini yani imanın esaslarını belirleyen, çekilen sıkıntıların ve ızdırabların sonra ermek üzere olduğunu bildiren ayetler.
Hz. Muhammed (S.A.V)'in ümmetinden Allah'a hiçbir şeyi şerik-ortak koşmayarak mü'min olarak ölenlerin geçte olsa Cennet'e girecekleri müjdesi. Her gün kılınmak üzere elli vakit sevabına denk olan beş vakit namazın üzerimizde farz olması...(Namaz Mü'minin Miracı sayılmıştır.)
Bu mübarek gecede neler yapılabilir? Kaza namazları kılınmalı, Kur'an okunmalı, Tevbe-istifar duaları ile kelime-i şahadet, Kelime-i tevhid getirilmeli. Gündüzü oruçlu geçirmek ve bu geceleri de ibadet-teatla geçirmek efdaldir. Yetimler, fakir ve fukaralar unutulmamalıdır.
Anne ve babalar ziyaret edilmeli, yetimler, öksüzler, fakirler görülüp gözetilmeli, tebrikleşme, selamlaşma ve karşılıklı hediyeleşme Peygamberimizin sünnetlerindendir.
Şehitlere, şühedaya, ülkemizin huzur ve barışa kavuşmasına, birlik ve beraberliğimizin daim olmasına, mazlum kardeşlerimizin kurtuluşa ulaşmasına dua etmeyi unutmayalım!..İbadetleriniz makbul, Miraç geceniz de mübarek olsun. Hayırlı kandiller dileğimle Allah’a Emanet Olun!