Soğuk ve karlı bir kış dönemi geçiriyoruz. Kar yağışının yanında gece ayazları yüreğimizi üşütüyor. Hem insanlar hem de diğer canlıların üşüdüğü bir dönemi yaşıyoruz. Sıcak sımsıcak bir yuvamız olsun çoluk ve çocuğumuzla hasta sayrı olmadan bu kışı geçirelim düşüncesindeyiz. Elbette ki çabamız gayretimiz bu yöndedir.

Ancak biz tok ve sıcak yuvada yaşarken çevremizde: Gariplerimiz, yoksullarımız, çaresiz insanlarımız var. Geçim sıkıntısı çeken dostlarımız var. Yurtlarını, yuvalarını terk etmek zorunda kalmış ve bize sığınmış mülteci kardeşlerimiz var; onların da üşümemesi lazım. Kol kanat olma diye işte buna denir. “Yetime, yoksula, garibe ve yolda kalmışa sahip çıkıp onlara kol kanat olmak” insan olmanın ve kardeşliğin gereğidir.

Yardımlaşma, fakire yoksula sahip çıkma hem dinimizin hem de insanlığın bize yüklemiş olduğu bir görevdir. İyi ve kötü günde sıkıntılarımızı paylaşırsak işte o zaman gerçek bir mümin oluruz... “Her kim müslüman kardeşinin sıkıntılarınından birini giderirse, Cenabı Hak ta buna karşılık o kimsenin kıyamet günü sıkıntılarından birini giderir. Kim bir müslümanın ayıbını gizlerse Allah(c.c.) da ahirette o kimsenin ayıbını örter!…”

Peygamber Efendimiz buyuruyor:
“Namaz Hakka yakınlıktır. Oruç, ateşe karşı siperdir; sadaka ise buzun ve çiğin taş üzerinde eridiği gibi ateşi eriten, söndüren kalkandır!…”

Şiddetli kışın yaşandığı şu günlerde çevremizi görüp gözetmek durumundayız. Aç, susuz kalan komşumuz var mı, soğukta, ayazda odunu, kömürü olmayan fakir- fukara var mı; aç- susuz kalan kurt kuş gibi hayvanlar var mı? diye.. Dertlenmek ve çevremizi görüp gözetmek zorundayız. Bu hem Yüce Allah’ın bizlere yüklediği bir görev, hem de bizim insanlığımızın gereğidir.

“Allahü Teala’nın en sevdiği iş, elbise vererek veya yedirip içirerek yahut başka bir ihtiyacını karşılayarak, bir mümini sevindirmektir.”

“Kim, bir müslümanın sıkıntısını giderip, onu sevindirse, Allahü teâlâ, kıyamette en sıkıntılı anlarda, onu sıkıntılardan kurtarır.” (Buhari)

Bu öğütlerin de ifade ettiği gibi hem bu dünya için hem de ahiretimiz için yardım etmek, sadaka vermek, insanlara ve tüm canlılara kol kanat germek insan ve müslüman olmanın gereğidir! “Ben demek Şeytan işidir!” Biz demek zorundayız, biz olmak durumundayız. Çünkü kazancımız da rızkımız da Allah’ın bize bahşettiği bir emanettir. Bu emanetin sahibi olan Allah insanlara yardım etmeyi emrediyor! Malın, mülkün hesabını da mutlak soracaktır!

Deriz ki: Komşularımızı, çevremizi, etrafımızı koruyup gözetelim, aç, susuz ve açıkta kalan varsa ihtiyacını giderim: Hem bizim vicdanımız üşümesin, hem de onların yürekleri üşümesin!..