Bir nesil batarken Sarıkamış’ta,
Vatan, millet, bayrak derdi yiğitler,
Tarih yazılırken boranda, kışta,
Felâkete göğüs gerdi yiğitler.
Duman çökmüş şu dağların başına,
Kan bulaşmış toprağına, taşına,
Daha yeni girmiş yirmi yaşına,
Türk’ün göz bebeği, merdi yiğitler.
Allahuekber’di dağların adı,
Ne kurbanlar aldı, nedir muradı,
Enver Paşa dinlemiyor feryadı,
Kar üstüne kaput serdi yiğitler.
Gündüzler karardı geceye döndü,
Savurdu fırtına ateşler söndü,
Binlerce gencimiz dağlarda dondu,
Çıkılmaz girdaba girdi yiğitler.
Sarıkamış bizim derin yaramız,
Alnımız açıktır yoktur karamız,
Şehitlere yakın olsun aramız,
Vatana çok canlar verdi yiğitler.
Elinin kınası solmadan gitti,
Daha muradını almadan gitti,
Düşmanın içine dalmadan gitti,
Rahmeti rahmana erdi yiğitler.
Bu afatı zemin Mevla’dan oldu,
Gül yüzlü yavrular sarardı, soldu,
Analar, bacılar saçını yoldu,
Acıya dayanmak zordu yiğitler.
Yüz yirmi şehit de karıştı Van’dan,
Hepsi vatan için geçtiler candan,
İntikam alındı kahpe düşmandan,
Kazım Karabekir sürdü yiğitler.
Ne mezar taşı var, ne kabiristan,
Esirge yarabbi kederden, yastan,
Şehit kanlarıyla yazmıyor destan,
Zamanî kalemi kırdı yiğitler.
ŞAİR ZAMANÎ