Bozok yaylamızdır en yüksek yerde..
Çekip alıp beni benden YOZGAT'IM
Delice ırmağı çağlar kuzeyde
Alamam gözümü senden YOZGAT'IM
Deveci dağları avludur naçar
Vadileri renk renk çiçekler açar
Yayla kekik sümbül mis koku saçar
Çalarım sazını yandan YOZGATIM
Peş peşe karanlık dere bağları
Yabani hayvanla dolu dağları
Yiğitlik destanı deler çağları
Yakarsın özümü tenden YOZGAT'IM
Nohutlu Cehrilik durmayın gezin
Gelin kayasının derdini sezin
Dikili yengeler bulunca bezin
Duyarım sözünü genden YOZGAT'IM
Heybetiyle ortada Çapanoğlu
Yanda gönül evi Başcavuşoğlu
Ahşap oymasiyla bir Nizamoğlu
Söndürür közümü candan YOZGAT'IM
Şakır Saat kulem yedi dir katı
Kesmedir taşları yüksektir çatı
Geziyor çamlıkta ziyanırn atı
Sürüyor gizemi dünden YOZGAT'IM
Faytonla atarsın bir Yozgat turu
Parmak çörek sarı gelin hamuru
Her köşede soğuk suyu dup duru
Tadımız tuzumuz bundan YOZGAT'IM
Kınalı Hasan’a olsun ağıdım,
Hasbek'li Mahmut'tur koca yiğidim,
"Şefaatli Yusuf" yazar kâğıdım.
Doludur tezimiz ün'den YOZGAT'IM
Geldim Şeyh Ahmet’ten dua almaya,
Nida'nın sazında hazzı bulmaya,
Rıza Kayaalp'le şeref dolmaya,
Gülüyor yüzümüz şan'dan YOZGAT'IM
Tarihim diyor ki yiğide harman
Soğuğun ayazın dertere derman
Arasım Vatana oluyor kurban
Taşıdığı asil kandan YOZGA'IM