Arif Baş (1927- 2012) Şair, yazar, araştırmacı ve siyasetçi. Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Bahadın köyünde doğdu. İlkokulu köyünde okudu. 1944 yılında Pazarören Köy Enstitüsünü bitirdi.16 yıl köylerde eğitim hizmetinin ardından sırayla Yerköy, Yozgat ve Ankara’da Öğretmen ve okul müdürü olarak görev yaptı. Toplam 29 yıl hizmetin ardından emekli oldu.Bir dönem Yozgat İl Genel Meclisi ve Genel Meclis Daimi üyeliği yaptı. Bir dönem de köy durumundan çıkan Bahadın Kasabası’nda belediye başkanlığı yaptı.1963-1969 yılları arasında Yozgat’ın yerel gazetesi “Bozok”ta “Patta-Satta” adlı köşesinde yazılar yazdı. 2001’den başlayarak yine bir yerel gazete olan “Sorgun Postası”ında “Arifçe” adlı köşesinde yazmayı sürdürdü.Şiir, anı ve öyküler yazdı. Yöre kültürüyle ilgili araştırma ve incelemeler yaptı. Bu arada çeşitli öykü yarışmalarına katıldı. “Uygulama Bahçesi” adlı öyküsüyle Yaba dergisinin açtığı öykü yarışmasında ikinci oldu. “Akşamlama” adlı öyküsüyle Hacı Bektaş Turizm Derneğince açılan yarışmada mansiyona layık görüldü.Emekli olduktan sonra köyü Bahadın’a yerleşti. Yazmakla yetinmedi. Yöresel kültüre katkıda bulunmak amacıyla çalışmalara başladı. Orta Anadolu’da evlerde, tarım ve küçük işletmelerde kullanılan ve günümüzde kullanım dışı kalmış yüzlerce araç gereci, eşyayı bir araya topladı.Bunları sergilemek için “Bahadın Açık Hava Müzesi”ni kurdu.Hiç dur durak bilmeyen çalışmaları, 9 Şubat 2012’de yaşamını yitirmesiyle son buldu.Gazeteci yazar Salim Taşçı’nın anlatımıyla Arif Baş,”Toprağı ile yoğrulmuş bir Türkiye sevdalısıdır. Anadolu çocuğunun eğitimi için bir ömür harcamıştır. Yürüyen ayaklı bir kütüphanedir. Nesli tükenmekte olan bir bilge kişiliktir. Tavizsiz bir Atatürkçüdür. Kültür deryasında yüzer. Hırsını yenmiş ve kibirsizdir. Dost sohbetinde yaş sınırı yoktur. Gönül kapısı ardına kadar açıktır. Tarih ve doğa aşığıdır.”( Salim Taşçı)Yozgat’ın Sorgun ilçesine bağlı Bahadın Beldesinin eski belediye başkanlarından olan Arif Baş’ın 1994 yılında kendi imkanlarıyla kurduğu “ Açık Hava Müzesinde” sergilediği folklorik eserleri, vefatından sonra yaptırılan müzede sergilenmeye devam ediyor. Geleneksel olarak her yıl Ağustos ayında düzenlenen Bahadın Şenliğine katılanların da büyük ilgisini çeken müzenin diğer günlerde de ziyaretçileri eksik olmuyor.Eserleri: Dikenli Gül Bahçesi (şiir)- Kısır (1971), Banttaki Ses (1983), Tüp Bebek (1993), Tekne Kazıntısı (2010) (öyküleri)Köy Enstitülü Yıllarımla Anılarım (1993) Araştırma-inceleme: Âşık İbrahim, Her Yönüyle Bahadın (1998) (