Oğuz Boylarından köklerimiz ve göç güzergahlarında kesişen çizgilerimizle Kilis’in kültür ve geleneklerini memleketim Yozgat’a çok benzetir, tüm insanlarına akraba formatında bakarım. Coğrafyası estetik, tarihi zengin, insanı cömert ve misafirperver olan bu güzide şehrin saymakla bitmez güzellikleri var. Mimarisi, musikisi, kutsi mekanları, enbiya ve evliyalarından yansıyan ruhaniyet, gönle sıcak gelen atmosferi, şivesi, sofrası, gastronomik lezzetleri, folklorik desenleri, etnografik aksesuarları, doğum, düğün, ölüm ritüelleri ve onlarca aynası ve aynısıyla görseniz sanki tıpkıyız.
Bu şehrin güzel insanlarından aile dostumuz Şair-Yazar Filiz Gökdemir ÖZARSLAN’ın tavsiyesiyle bizde Ankara’dan Kilis Kent Gazetesini okur takip ederiz. Hergün ilgi, takdir ve hayranlıkla okuduğumuz bu gazetenin Mustafa SAĞ koordinesinde çoğu ulusal gazetelerden daha profesyonel yazar ve muhabir kadroları var. Ayrıca ilkeli, doğru, tarafsız haberleri, iç açıcı dizaynı ve sayfa tasarımıylada harika bir gazete.
Bilim, tarih, kültür, edebiyat sunumlarımla şehir ve ülke tanıtımlarımı izleyen Filiz Hanım ve arkadaşları, geçtiğimiz gün bana Kilis’i anlatırken, bu şehrin adını yükseltip yücelten, hemşehri kimliklerine saygınlık kazandıran 7 Aralık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Doğan KARACOŞKUN’un incelikle süslü emek ve projelerinden bahsettiler. Diyorlardı ki; “Bizim en güzel şansımız asri görgüsü, donanımlı bilgisi, memleket aşkı ve Türkiye sevdasındaki samimi sadakatiyle güven veren efsane bir Rektöre sahip olmamız. Toplumun tüm katmanlarıyla kesintisiz bir iletişimi, sesi kulaklara değil gönüllere akan bir hitabeti, güven veren saygın bir şahsiyeti var. Kendisi gibi hepsi liyakat erbabı, seçme eğitim ordusuyla hem üniversitemizin, hem şehrimizin yıldızını yükseltiyorlar. Bilimin evrensel anlamda üretilmesi ve yayılmasına idealist yaklaşıyorlar, bir yandan da şehrimizin tarihi, kültürel ve edebi mirasını tam olarak ortaya çıkarmaya uğraşıyorlar.” Dediler... Okuma aşkım ve gazeteci kimliğimle merak edip, yıldızı gün geçtikçe yükselen 7 Aralık Üniversitesini, akademisyenlerini, yönetim kadrolarını ve Kilis’e katkılarını araştırdım.
Güzel insanlar tarihte ve günümüzde Kilis’in o kadar renkli şahsiyetleri varki şaşırmamak elde değil. Hepside bu toprağın edep ve asaletiyle yoğrulup, tüm gönüllerde iz bırakmışlar. “Başka Söz Söylemem Aşktan Yana Ben”, “Artık Bu Solan Bahçede Bülbüllere Yer Yok”, Ümitsiz Bir Aşka Düştüm Ağlarım Ben Halime” gibi ölümsüz eserlerin sahibi Türk Sanat Müziğinin Ordinaryüs duayenlerinden Hocaların Hocası Prof.Dr.Alaadin YAVAŞÇA bir Kilisli. Nejat UYGUR, Aydan ŞENER, Öztürk SERENGİL gibi usta sanatçıların da mayasında Kilis var. Sanat, siyaset, bürokratik camia, eğitim, sağlık ve onlarca alanda birbirinden renkli ünlülere sahipler ama gönüllerin imparatoru Alaadin YAVAŞCA denilince susmak ve musikimizin duygu abidesi bu değeri ayrıca anmak gerekir.
Kısıtlı imkanlarına rağmen 7 Aralık Üniversitesini uluslararası çapta marka bir eğitim kurumu yapma amacında fedakar mesafeler alan Rektör KARACOŞKUN, bu şehre katma değer sağlayan tüm kıymetlere eşsiz bir vefa gösteriyor. Saygı, görgü, nezaket ve misafirperverliğiyle bilinen bu efsane Rektör Kilis ismini her kategoride zirveye taşıyor. Son olarak bu zarif gönlüne çok yakışır bir güzelliğe daha imza atan bu güzel insan, kendisi gibi bir bilim adamı olan hemşehrisi Prof.Dr. Alaeddin YAVAŞCA’nın adıyla yaşayacak. “Alaeddin Yavaşca Devlet Konservatuvarı kurmak üzere. Avrupa ve Amerika üniversitelerini bile gölgede bırakacak tam donanımlı mühendislik branşlarıyla bölgenin sosyal ve iktisadi hayatını canlandıracak diğer branşlarda yeni bölümlerde açmak için gün sayıyor.
Rektör Prof.Dr.Mustafa Doğan KARACOŞKUN’un hepsi birbirinden seçkin, hepsi birbirinden donanımlı enerjik bir ekibi var. Tüm Yüksek Öğretim Kurumlarının vitrinlerini süsleyebilmek amacıyla peşinden koşup imrenerek izlediği bilgi, kültür, asalet ve idealistlikle donatılı bu ekipte Prof. Dr. M. Ruhat YAŞAR, Prof. Dr. Halil ALDEMİR, Prof. Dr. Mehmet Ali YILDIRIM, Prof. Dr. Kani ARICI, Prof. Dr. M.Fatih KANTER, Prof. Dr. Mehmet ŞENTÜRK, Prof. Dr. Kemal DELİHACIOĞLU, Prof. Dr. Halil ALDEMİR, Prof. Dr. Bektaş TEPE, Prof. Dr. Mustafa DEDE, Prof. Dr. Mehmet KULE, Prof. Dr. Abdurahman ÇETİN ve Necdet BOZGEYİK gibi kalitesi, kalibresi çok yüksek, bilim ve bürokrasi adamları bulunuyor.
Gaziantep, Hatay, Adana, Şanlıurfa gibi metropol şehirlerin gölgesinde kalan küçük bir ilin, dar kapsamlı üniversitesi statüsündeyken, analitik düşünen bu zengin kadroların sayesinde oluşturulan kurullar ve kurallar çerçevesinde herkesin üstüne çıkmışlar. Artık bu üniversiteyi transkipi yüksek öğrenciler tercih ediyor ve kapasitesi yüksek ilmi becerilerle donatılı mezunlar veriyorlar. Başarılarla süslü örnek ve üretken faaliyetleri tüm kurumlar tarafından ilgi, takdir ve hayranlıkla takip edilen Ülkemizin yüz akı bu üniversite; araştırma branşları ve bilgi üretim merkezleriyle sadece bize değil, dünya insanlarınada umut oluyor, mutluluk veriyor.
Şehirlerin, ülkelerin tüm nimet, külfet ve zenginlikleri 7 Aralık Üniversitesinde olduğu gibi, ülkesi, ülküsü ve ilkesi uğruna vefa ve fedakarlık gösterebilecek vatansever değerlerin liyalakatlı ellerine bırakılsa inanın saymakla bitmez imkanlar sağlanır. Tanıtımmış, takdimmiş, araştırmaymış, geliştirmeymiş, kalite, kalibre, kapsam, kapasite vs. her alanda artı değer kazanma yönündeki tüm girişimler, böyle bilge ve nitelikli kadroların cerrahi müdahaleleri eşliğinde değerlendirilmelidir diyorum.
Hangi şehir olursa olsun, kültürel motifleri, folklorik desenleri, etnografik aksesuarları, geleneksel yapı, insan değerleri, coğrafik estetik, gastronomik çeşitler, yeraltı, yerüstü artıları ve detay farklarıyla daha etkin ve daha verimli tanıtılabilmesi için, ehliyetsiz simalara mahcubiyet yaratacak alanlar açmadan, 7 Aralık Üniversitesinde olduğu gibi liyakatlı değerlerin bilimsel emekleri gölgesinden hareketle işbirliği içerisinde gerçekleştirilmeli diyor, bu güzide kurum ve kadrolarının herkes tarafından örnek alınması gerektiği kanaatimi tüm yetkililere ısrarla arzediyorum.
Bu vesileylede onurlu, yiğit, dürüst ve cömert insanların yurdu Kilis’in tüm güzel insanlarına gönül dolusu selam ve muhabbetlerimi sunuyor, şehirlerini heryerde yücelten efsane rektörleri ve muhteşem kadrolarının emek ve eserleriyle gururlanmalarını, onların kıymetlerini çok daha iyi bilmelerini istiyorum.
Gönlü, yüreği, tavrı ve edasıyla en çok bize benzeyen kadim akrabalarımız Kilislilerin ahirete intikal eden tüm büyüklerine Allahtan rahmet, yaşayan birbirinden kıymetli insanlarına sağlık, mutluluk ve uzun ömürler diliyorum. Milli ve manevi değerleriyle hemşehri kimliklerine özünden bağlı, samimiyeti örnek vatansever çocuklarının, layık oldukları en yüksek makamlara gelmesi temennilerimle sonsuz sevgilerimi sunuyor, Ankara dolusu duâ ve selamlarımı gönderiyorum.
Saygılarımla…