HZ YUSUF ALEYHİSSELAM la ilgili öyküme geçen haftaki kaldığımız yerden devam ediyorum.
Fakat ne zamanki gerçekten müjdeci geldi, gömleği yüzüne sürdü, gözü açılıverdi. “ ben size demedimmi, ben ALLAH tarafından sizin bilmeyeceklerinizi bilirim. ? “ dedi. YUSUF S/ 96
Dediler ki ; “ Ey bizim şefkatli babamız, bizim için günahlarımızın bağışlanmasını dile, bizler gerçekten büyük günah işlemiştik ! “ YUSUF S/ 97
Dedi ki ; “ Sonra sizin için RABBİM e istiğfar edeceğim. Gerçek şu ki, çok bağışlayan O dur. Merhamet eden O dur. YUSUF S/98
YUSUF un yanına vardıklarında, ana ve babasını kucakladı, yanına aldı ve ; “ BUYURUN ALLAH ın dilemesiyle MISIR a güvenle girin ! “ dedi. YUSUF S/ 99
Ana ve babasını taht üzerine çıkardı. Hepsi YUSUF için secdeye kapandılar. YUSUF da “ EY babacığım, işte bundan önceki rüyamın yorumu bu, gerçekten RABBİM onu gerçekleştirdi. Cidden bana iyilikte bulundu. Çünkü beni zindandan çıkardı. ; şeytan benimle kardeşlerimin arasını bozduktan sonra sizi çölden buraya getirdi. Gerçekten RABBİM dilediği şey için aldığı tedbirde çok hoş davranır. Her yaptığını bir hikmete göre yapandır. YUSUF S / 100
EY RABBİM, sen bana mülkten bir nasip verdin ve bana rüyaların tabirinden bir ilim öğrettin, gökleri ve yeri yaratan RABBİM, dünya ve ahirette benim velim sensin ! Benim ruhumu Müslüman olarak al. Ve beni iyiler arasına kat ! dedi. YUSUF S/ 101
İşte bu gayb haberlerindendir. Ki sana onu vahiy yolu ile bildiriyoruz. Yoksa onlar yapacaklarını karar verip hile yaparlarken sen yanlarında değildin. YUSUF S/ 102
Ve insanların çoğu sen ne kadar çok arzu etsen de mümin değillerdir. ! YUSUF S/ 103
Buna karşı onlardan bir ücret de istemiyorsun ; O kuran bütün alemlere ancak ilahi bir uyarıcıdır YUSUF S/ 104
Bununla beraber göklerde, yerde nice deliller vardır. Ki, yüz yüze gelirler de onlardan yüzlerini çevirerek geçerler. YUSUF S/ 105
Onların pek çoğu ALLAH a ortak koşmaksızın iman etmezler. YUSUF S/ 106
Yoksa bunlar, ALLAHIN azabından ; hepsini soracak bir belanın gelivermesinden veya farkında değillerken kendilerine ansızın kıyametin gelivermesinden güven içinde midirler ? YUSUF S/ 107
Bugünkü anlatacaklarım bundan ibaret olup, haftaya başka bir makalede buluşmak üzere yazımı MEHMET EMİN YURDAKUL un ANADOLU adlı şiiriyle son veriyorum. Hepinize sonsuz selamlar, sevgiler, saygılar.
ANADOLU
Yürüyordum ; Ağlıyordu ırmaklar ;
Yürüyordum ; düşüyordu yapraklar ;
Yürüyordum ; sararmıştı yaylalar ;
Yürüyordum “ ekilmişti tarlalar ;
Bir ses duydum, dönüp baktım bir kadın ;
Gözler dönük, kaşlar çatık, yüz durgun ;
Derileri çatlak, bağrı kapkara,
Sağ elinin nasırında bir yara
Başında bir eski püskü peştamal
Koltuğunda bir yamalı boş çuval ….
Ne o bacı ?
Ot yiyoruz nolacak !
Tarlan yok mu ?
Ne öküz var ne toprak …
Bugüne kadar ırgat gibi didindim ;
Çifte gittim, ekin biçtim, geçindim,
Bundan sonra ….
Koçan nerde
Ben dulum ;
Kocam şehid, bir ninem var, bir oğlum
MEHMET EMİN YURDAKUL