Yıl 2009, aylardan Şubat… Yozgat Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı seçimlerini kazanan Metin Özışık ilk açıklamasında şu ifadelere yer veriyordu: “Seçim öncesi hazırladığımız projeleri gerçekleştirmek adına bundan sonra var gücümüzle çalışacağız.”

Kamuoyu bu klasikleşmiş sözlere alışkındı, fazla bir beklenti içerisinde olanda yoktu. Zaten başkanda asker kökenliydi. En fazla zamana oynardı ve zaman dolunca da giderdi.

***

Aradan sadece birkaç ay geçmişti ki kapsamlı teşvik paketi açıklandı. Lakin Yozgat bu pakette istediği yerde değildi. Özışık Ticaret Odası Başkanı olarak tüm üyeler ile birlikte bir basın açıklaması yayınladı. 

Şaşırmıştık!

Açıklamada şu ifadelere yer verildi. “Yozgat’tan daha iyi olan 12 il 4. bölgede yer alırken, Yozgat’ın 3. bölgeye alınması üzücü ve düşündürücüdür. Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı teşvik ve istihdam paketi açıklanırken Yozgat’a yapılan bu haksızlığa kayıtsız kalmamız beklenemez. Bu haksızlığa yüreğinde ‘Yozgat Sevgisi’ olan herkesin tepki göstereceğine inanıyoruz.”

Öylede oldu. TSO’nun öncülük ettiği bu toplantı, yoğun katılımdan dolayı Belediye Düğün Salonu’nda gerçekleşti. Şehrin tüm ileri gelenleri hem tarihi bir görüntü verdiler hem de bu duruma sessiz kalmadıklarını gösterdi. 

Sonrası mı? Bu toplantıların devam etmesi yönünden kararlar alındı. Bu toplantılardan birine rahmetli Kenan Yılmaz ile birlikte giderken o söylediği söz aklıma geldi. Evet, Yozgat çok zor bir şehirdi.

Dediği gibi devam etmedi ama sonrası ise devam etmeyecek anlamına da gelmiyordu. Çünkü alışılmışın dışında biriydi Metin Özışık. Hayatının en güzel yıllarını ülkesine adamıştı bir asker olarak ama şüphesiz geri kalan kısmını ise Yozgat’a adayacağı idi.

***

Projelerimiz kısmına gelince… Yozgat tarım ve hayvancılık kentiydi. Yozgat’ın kalkınması ve gelişmesi içinde hayvancılık organize sanayisinin kurulması gerekliydi. Proje hazırdı. Önce kamuoyunun desteği ardından ise siyasi destek lazımdı. Projenin hayata geçirilmesi için ziyaretler ve görüşmeler yapıldı, heyetler halinde yıl 2010.

Aynı yılda diğer taraftan ise Ziraat Odası ile ortaklaşa Tarım Fuarı hayata geçti. Ülke genelinden çok sayıda firma il genelinden ise binlerce çiftçi yoğun ilgi gösterdi. Bu yıl ise 13.’sü düzenlendi.

Devam edelim, lafını ise hiç esirgemezdi. Kendisine destek veren dönemin Valisi Necati Şentürk’e teşekkür ederken hiç oralı olmayan bir sonraki gelen Vali’ye ise bu şehrin ekonomisiyle de ilgilenmesi yönünde eleştirilerde bulunabilecek kadar kararlı biriydi. 

10 bin kişiye istihdam sağlayacak Hayvancılık OSB için çalışmalar başlamış, hayvancılık fuarı hayata geçmişken Ticaret Odası’nın da standartları yükseltilmeliydi. Yaklaşık 18 aylık bir denetleme sonunda ise 2012 yılında “TOBB Akredite Oda” belgesi alındı. Yani bu belge ile üyelere daha kaliteli hizmet sunulacaktı.

***

Hayvancılık OSB’ye kamuoyunun desteği vardı ama siyasi destek istenilen boyutta değildi. Yıl 2014. Başbakan Yozgat’a gelecek, birkaç gün önceden ise STK’ların taleplerine gazetede yer vereceğiz. İlk görüşmemiz elbette TSO Başkanı Metin Özışık’tı…

“Başbakan ile sadece 5 dakika görüşmek istiyorum” dedi ve bu görüşmenin gerçekleşmesi için çağrıda bulundu. O zaman Hâkimiyet gazetesinden manşetten vermiştim. “Başbakan ile 5 dakika…” Maalesef görüşme gerçekleşmedi. Çorum’dan gelen vatandaş Başbakanla Yozgat’ta görüşme imkânı bulmuştu ama TSO Başkanı Yozgat için istediği 5 dakika görüşme imkânını Yozgat’ta bulamamıştı. Maalesef Yozgat çok zor bir şehirdi.

****

Özışık mücadelesi yüksek biriydi asla pes etmek gibi bir düşüncesi yoktu… Aynı yıl Yozgat büyük göç vermişti. Rakamlara yansıdı. Yine sessiz kalmadı ve STK’lar ile acil bir toplantı yapılarak bu konu masaya yatırıldı. Teşhis ve tedavi yöntemi vardı. Göçün nedenleri 18 madde ile, çözümleri ise 16 madde ile bir bir sıralandı. Ancak Yozgat çok zor bir şehirdi. Çözüm için eylemde gerekiyordu.

2014 yerel seçimleri öncesi ise başkan adaylarına seslendi şehrin önceliklerini sıraladı, 2015 genel seçimleri öncesi ise milletvekili adayı belirleme sürecinde Sivil Toplum Kuruluş temsilci ve yönetim kurulu üyelerinin fikrinin alınmasının önemli olduğunu söyledi. Çünkü hazırladıkları projeye siyasi destek alınamamıştı. 

***

Mart 2016… 8. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şûrası vardı. Dönemin Başbakanı ile birlikte tüm bakanlar tam kadro oradaydı. Konuşma sırası Özışık’a gelmişti… Yozgat’a Hayvancılık OSB için bir proje hazırlanmıştı, göreve gelir gelmez kamuoyuna anlatılmış ve sahip çıkılması yönünde destek istenmişti. Çok geniş kapsamlıydı. Görüşülmedik neredeyse kimse kalmamıştı. Dönemin Tarım Bakanı projeyi beğenmiş “biz bunu Diyarbakır’da hayata geçirelim” diyerek elimizden almıştı.  

Özışık için tarihi fırsattı, Başbakan’ın gözünün içine bakarak “Gelinlik kıza, kurban olacak koça, Mehmetçiğe kurban olsun diye kına yakan, komşusu açken tok yatmayan, Çanakkale’den Cudi’ye kadar bu devlet için şehit vermiş, önce Allah sonra memleket kültürünü yaşatan bir memleketten, Yozgat’tan geliyorum” diye söze başlamıştı. Salonda herkes buz kesmişti… “Cumhuriyet tarihinden bugüne bu memleket, Tekel Bira Fabrikası’ndan başka bir yatırım almamıştır.” Bunları söylerken de 5 metre yanındaki Başbakan ile göz göze… “Peki, Ak Parti iktidarı Yozgat’a ne yapmıştır?” dedikten sonra kimsenin yapmadığını yaptı. Salonda bulunanlara göç vurgusunu göstermek için şu soruyu yöneltti: “Türkiye’de en çok Yozgatlı nerde? Ankara, İstanbul…”

Özışık hiç istifini bozmadan konuşmasına şöyle devam etti: “Pazar günü köye anamın yanına gidip yaptığı düğürcük çorbasından içtim. Sonra ellerini öpüp hayır duasını aldım ve hafta içi Başbakanımız ile görüşeceğimi, Yozgat’ın sorunlarını anlatacağımı söyledim. Anam kendilerini çok seviyoruz dedi. Rahmetli babanla birlikte 6 dönemdir kendilerine oy veriyoruz. Ama onlar Yozgat’a hiçbir şey vermediler dedi. Kalkınma Bakanlığı’nın sitesine bakın, 13 yıldır en az yatırım alan illerden biri Yozgat…”

Bu sözler üzerine Başbakan, Özışık’a dönüp tebessümle “Benden Yozgat’a ne yapmamı istiyorsun?” der. Özışık ise “Hayvanlık OSB’nin Yozgat’a kurulması istiyorum Sayın Başbakanım” yanıtını verir. Başbakan “Tamam, Yozgat’a Hayvancılık OSB’yi kuralım” diyerek karşılık verir.

Ama o söz orada kalır. Cumhurbaşkanı yardımcısı Fuat Oktay’ın dönemine denk gelmemesi hem Metin Özışık hem de Yozgat için büyük bir şansızlıktır.

***

Yıl 2016… 15 Temmuz darbe girişimi başarısız olmuş, büyük şehirlerdeki askeri birliklerin küçük şehirlere taşınması gündeme gelmişti. Daha önce ise Yozgat’a bu yönde verilmiş bir söz vardı. Fırsat ayağa gelmiş değerlendirmek lazımdı. Davut Bayram, Uğur Sağlamer ile birlikte Metin Özışık ve beraberindekiler “Yozgat Başkomutana gidiyor” sloganı ile Ankara’ya günlerce süren bir yürüyüş başlatmıştı. Olası görüşmede ise Yozgat halkının Cumhurbaşkanına her zaman destek verdiği belirtilecek aynı zamanda ise askeri birliklerden birinin de Yozgat’a verilmesi için destek istenecekti.

Yüzbinlerce Yozgatlı bu olaya kilitlenmiş, bizzat yürüyüşün içerisinde olup biteni kamuoyuna aktarmak için elimizden geleni yapmıştık. Sosyal medyada yüzbinler, yolda ise on binler destek veriyordu. Son gün ise Cumhurbaşkanı’na destek için binlerce Yozgatlı Külliyede. “Dik dur eğilme Yozgat seninle” sloganıyla inletiyor… Görüşme yapılacağı, randevunun verildiği hatta saatine kadar belirlenmişti ki maalesef gerçekleşmedi. Askeri birlikler ise başka şehirlere taşındı.

İşte bu, Metin Özışık için kırılma noktasıydı. Mücadelesi artık STK olarak yetersiz kalıyordu sadece bu nedenlerle siyasete girmek durumunda kaldı. İYİ partinin kurucuları arasında yer aldı, belediye başkan adayı oldu ama siyasette de istediğini bulamadı. Yozgat’ta zordu, siyasette zordu bu şehirde.

***

Yaklaşık 2006 yılından bugüne, basın sektöründe yer almış eski gazetecilerden biri olarak, yaklaşık 2009 yılından bu zamana takip ettiğim, çok sayıda kamuoyunun dikkatini çekecek haberlerini yaptığım biri olan Metin Özışık, her zaman Yozgat için elinden gelen gayreti sergiledi. Hiçbir zaman Yozgat’ın bu durumunu kabullenmedi, her zaman Yozgat’a bir şeyler yapmak için mücadele etti.

Maalesef Yozgat zor bir şehir. Zor bir şehirde bir şeyleri değiştirmek isteyenlerde fazla yaşamıyor. Ne acıdır ki önce oğlunu, 1,5 ay sonrada kendisi hayata gözlerini yumdu. Yozgat’tan sadece bir Metin Özışık geçmedi. Hakkında çok konuşulacak, çok şey yazılacak bir Metin Özışık geçti. Geride çok sayıda arşivler ve unutulmaz anılar kaldı.

Elimden geldiğince anlatmaya gayret ettim. Allah rahmet eylesin mekânı cennet olsun.