Odgurmuş(1): Hayırdır üstadım. Hükümete ortak olma teşebbüslerine girişmişsiniz.
Monşer-Usta(2): Ne hükümeti kardeşim nereden çıkartıyorsunuz. Öyle bir teşebbüsümüz yok.
Odgurmuş: Varmış varmış hatta parti yöneticileri yoklama yapıyorlarmış. Bakın bunlar basına yansıyor. Genel Başkan yardımcısı Lütfü Türkkan açıklama yaptı.
Monşer-Usta: Yahu sizden de hiçbir şey saklanmıyor. Bizden evvel sizler duyuyorsunuz.
Madem bazı bilgiler edindiniz o halde bazı bilgiler de ben vereyim. Biliyorsunuz Chp, Sp, ve Hadep ile büyük çabalarla ve de özverilerle kurduğumuz Millet İttifakı kurulduğu gündeki heyecanı ile devam ediyor denemez. İster istemez bu durumda bazı arayışlara girmek zorunluluğu olduğunu kamuoyumuz her halde anlayışla karşılayacaktır. “Sayın Akşener parlamenter düzene geçiş için anayasa değişikliği olmazsa olmazımızdır dedi Kılıçdaroğlu’da destek verdi. En az 4 bakanlık diğer şart Adalet, İçişleri, Milli Eğitim, Savunma ya da Ekonomi olursa çok güzel olur. Bu millete güvenerek seçime gidilmez amaç saraydan kurtulmazsa bu zehir içilir diye düşünüyorum. Kısa sürede parlamentoda anayasa değişikliğine gidilebilmesi referanduma gidilmeden hallolacaksa ben bu acıya katlanırım”
Odgurmuş: Ama diyorlar ki; “Akp ile İyi lerin bir araya gelmesi ütopyadan başka bir şey değil imkânsız. Sanki İyi’ler arasına nifak sokmak yükselişini kesmek için yapılmak istenen kumpas.” Olabilir diyorlar
Monşer-Usta: Bu gibi Fikirlere hürmet ederim ama bunun yolu bu değil ki. Tünelin sonunun geldiği ışığından bellidir..
Seçime gidip, meclis çoğunluğunu almadan olmaz. Bu anlaşma partiye, partiliye, sana, bana, özetle şahsi menfaate yarar ancak mevcut düzeni değiştirmez mevcudu korur. Velhasıl bilmem ama benim ülkem adına verdiğim onca mücadeleme ve sırf bu yüzden Mhp den ayrılma sebebime ters düşer.
Odgurmuş: Bu konuyu “Sayın Akşener Fox tv de anlattıklarına istinaden yazdım. Düzen değişmeyecekse tabi ki anlamsız olur ve bu yol tükenişe gider. Umarım hesaplar iyi ve doğru yapılır.” ·
Monşer-Usta: “Genel. Merkez olaya neşteri vurmuştur..O malûm talihsiz açıklamayı reddetmiştir.” Sonra “İyi Parti’nin seçmen tabanında milliyetçi, muhafazakâr, liberal ve sosyal demokratlar olduğunu belirten Lütfü Türkkan, partinin seçmen tabanının farklı düşüncede olduğunu ancak Akp muhalefeti konusunda birleştiğini söyledi. Akp ile işbirliği yapmaya İyi Parti seçmen tabanının yüzde 95’inin karşı çıkacağını ifade eden Türkkan, “böyle bir maceraya kimse çıkmaz” dedi.
Odgurmuş: Ama diyorlar ki: “bir söze diyeceğim olmaz. Bu tesbit doğru.. Ama o malûm açıklama yenilir yutulur değildi..Herkes kafasına göre konuşmasın. Nerde olduğunu, buralara nasıl ve ne uğruna gelindiğini biliyorsun. Pişman değiliz ama 50 yıllık partiyi ve emeğimizi ne uğruna feda ettik. Parti (Mhp) çizgisinde gitseydi ayrılmazdık
“Ortalığı velveleye vermenin bir anlamı yok. Sn Türkkan milli duruşu ile takdir edilen biri.”Kendisini severiz ondan bir şüphemiz yok demokrasi diyorsak farklı görüşlere saygılı olacağız, kırmızıçizgilerimizi füluğlaştırmadan, ana şaseye zarar vermeden. Bizim de duruşumuz bu haksız mıyım? ”Ya da; “Adamın bir bildiği varda söyledi diyemez miyiz adamlar sahtekârlığı, hırsızlığı, bu şekil savunmuyor mu”?
Demokrasi ve ilmî siyaset de çok seslilik olmalı elbet. Taktikler, yöntemler sistemi ve manzumesidir siyaset. Elbet her şeyin bir direkt olmasa da endirekt faydası vardır diyeyim ve Meral Hanımın son sözüne bakalım biz.
Doğru olanı yapmaya çalışıyor Türkkan vekilim çünkü erken bir secim de iyi parti gölet altında kalır. TBMM rahat koltuk tatlı o kişi bu tabi biliyor devre dişi kalmıştı bir dönem Meral Hanım kurtardı tekrar dan TBMM ye girdi"
Odgurmuş: Yine bazıları diyorlar ki: “Hocam sebep ne olursa olsun Akp ye bir koalisyon ya da adı ne olursa olsun bir adım atılmak istensin o gün benim için biter. Omurga her şeydir.” Yani Akp ile bir koalisyona veya birlikteliğe pek olumlu bakılmıyor. İyi partili seçmen daha çok Chp’ye yakın duruyor gibi. Biliyorsunuz ki mahalli seçimlerde Chp’ye önemli kazançlar elde ettirdiniz.
Monşer-Usta: Evet çok haklısınız. Bunu onlara sık sık hatırlatmamız gerekiyor. Bazen bizi yok sayıyorlar.
“İyi Parti’nin 24 Haziran seçimlerindeki oy oranları esas alındığında, Chp’nin kazandığı birçok ilde kritik rol oynadığı anlaşılıyor.
31 Mart yerel seçimlerinin sonuçları ittifaklar bazında değerlendirildiğinde İyi Parti’nin yerel seçimin kazandıranı olarak öne çıktığı görüldü.
31 Mart yerel seçimlerinde sandıkta çıkan tabloya göre, Millet İttifakı kapsamında Chp’nin kazandığı 8’i büyükşehir, 9’u il belediyesi olan toplam 17 şehirde seçim sonuçlarına İyi Parti oylar doğrudan etki etti.
Aralarında İstanbul, Ankara, Adana ve Antalya gibi Akp ve Mhp’den Chp’ye geçen büyükşehir belediyelerinin de bulunduğu illerde, İyi Parti’nin 24 Haziran 2018’deki Genel Seçimlerde aldığı oy, Chp’nin kazanmasında önemli rol oynadı.
İyi Parti’nin 24 Haziran’da aldığı oyun, Chp’ye bu illeri kazandıran oy farkının çok üstünde olması dikkat çekti.
Chp, 17 kritik ili, İyi Parti seçmeninin desteği ile kazanırken, yerel seçimlerde Chp, İyi Parti oyunun üzerinde bir oy farkı ile sadece İzmir ve Hatay’ı kazanabildi.
31 Mart yerel seçimlerinde Millet İttifakı, Türkiye’nin en kalabalık üç şehri olan Ankara, İstanbul ve İzmir’de sandıktan zaferle çıkması dikkat çekiyor.
Millet İttifakının bir diğer başarısı ise, Ankara, İstanbul, Adana ve Antalya gibi büyükşehirleri Cumhur İttifakı’nın elinden alması oldu.
Chp’nin 31 Mart 2019’dan önce de elinde olan Aydın, Eskişehir, Tekirdağ ve Muğla Büyükşehir Belediyelerini yeniden kazanmasında da Millet İttifakı’nın bir diğer ortağı olan İyi Parti’nin desteği göze çarpıyor.
İyi Parti, Mersin’de kendi adayını çıkarırken, Millet İttifakının yapıldığı büyükşehirlerde Chp’nin İyi Parti desteği olmadan sadece İzmir ve Hatay’da seçimi kazanabileceği görüldü.
Millet İttifakı’nın yapıldığı ve Chp adaylarının desteklendiği il belediyelerinde de İyi Parti’nin katkısı, 24 Haziran oyları ile 31 Mart’taki oy farkı karşılaştırıldığında ortaya çıkıyor. Chp’nin, Çanakkale, Edirne, Burdur, Yalova ve Sinop’u yeniden kazanması ve Artvin, Bilecik, Bolu ve Kırşehir’i ise Cumhur İttifakı’ndan almasında da İyi Parti önemli bir rol oynamış durumda.
Chp’nin İyi Parti ile yaptığı ittifak sayesinde kazandığı bu başarı ise, Millet İttifakı’nın Türk siyasetinde yeni bir güç merkezi haline geldiğini gösteriyor.” (15.04.2019 tarihli ‘Haberiniz.com.tr’ eski yazarlarından Fatih Ergin’in Yeniçağ gazetesindeki analiz haberi.)
Odgurmuş: Bu durumda ya da netice itibariyle Chp büyük başarı elde etmiş olmaktadır. Bu sonuca göre Belediyelerin kazanılmış olması İyi partinin bir başarısı olarak görülmeyecektir. Aksine sadece belediyelerde meydana gelen yolsuzluk, usulsüzlük ve başarısızlıkların sorumlusu Chp olmayacak. Vatandaşın gözünde Chp’ye belediye kazandıran İyi partiye de sorumluluk yükleyecektir. Muhtemeldir ki seçmen Chp’li belediyelerin başarısızlıklarını seçim sandığında hem Chp’den hem de İyi partiden soracaktır.
İyi partililer şimdilik, kiminle ne şekilde bir ittifak yapıp bir araya geldiklerini pek idrak etmiş görünmüyorlar. Chp, Sp ve Hadep ile bir araya gelip ittifak yapmak ne kadar faydalı oldu ya da olmadı bunu zaman gösterecektir.
Monşer-Usta: Biz kiminle ve ne şekilde bir ittifak yaptığımızı gayet iyi biliyoruz. Yaptığımız bu ittifaktan da memnunuz. İlerde seçim olsa yine ittifak yaparız.
Odgurmuş: Gelelim bu günkü duruma; İyi parti bakanlık alır mı almaz mı veya İyi partiye bakanlık verirler mi vermezler mi ben onu bilemem fakat en yetkili ikinci kişi tarafından konunun dile getirilmesi durumun çok ciddi olduğunu ve piyasa yoklaması yapıldığı izlenimi veriyor. Pati yöneticisinde habersiz olma ihtimali olmayan böyle bir yoklama sonucunda ne elde ederler orası da meçhul görünüyor.
İşin garip tarafı daha önce bulundukları partiyi çeşitli şekil ve sebeplerle eleştiren bu taraftalar, içinde bulunup destekledikleri partide de daha nelerle karşılaşacaklarını, daha ne durumlar meydana geleceğini hatta ne tür içlerine sinmeyen politik manevralar yapılacağını şimdiden kestiremiyor olmalılar.
Unutulmamalıdır ki; Siyasetin tabiatında pek çok manevra alanı vardır ve bu manevra alanları her zaman onaylayacağınız manevralar olmayacaktır.
Not: “Odgurmuş” ve “Monşer-usta”’nın sözleri için sosyal medyadan faydalanılmıştır.
(1)- “Odgurmuş”: Kadim kitabımız Kutatgu Bilig’de “Kanaat-Akıbet” manasına gelen şahsiyet.
(2)-“Monşer-Usta”:“Batı özentisi içinde olan”, “cehaletinden rahatsız olmayan”, biraz sağcı, biraz solcu, biraz 1970’li yıllar ülkücüsü, biraz liberal, biraz Kemalist, biraz laik ve her halükarda halkını geri-sürü gören hayali bir şahsiyet