Kul hakkı önemli ve ihmal edilmemesi gereken bir hak. Çünkü bu kişisel bir hak olup insan hak ve hürriyetlerine bağlı bir konudur. Onun bunun hakkında uluorta konuşup dedi konusunu yapmak ve çekiştirmek dini de değil, insani de değildir. Velev ki haklı olsanız dahi bir kardeşiniz- hakkında ileri geri konuşup, küfretme ve hakaret etme hakkına sahip değilsiniz! Buna hiç bir şekilde hakkınız yok...
Şehir Hastanesinde sıra bekliyoruz: Bir arkadaşımız görevlinin birisi ile tartışmış olmalı ki ana avrat Sağlık Bakanına küfrediyor, bunlara dur demiyor diye...Bu adam sağlık bakanını bilmez, tanımaz ve görüp helalleşme imkanı da yok; ama bal gibi günahına giriyor ve kişisel hakkına saldırıda bulunuyor.
Aşağı yukarı buna benzer onlarca hatta yüzlerce bu tür olayla karşılaşıyoruz. Küfrün bini bi para... Gencimiz yaşlımız, oğlumuz kızımız hiç fark etmez hepsinin ağzında bir küfür; küfür edebiyatında boğulup gidiyoruz. Kul hakkına girdiğimizin kişi hakkını çiğnediğimizin farkında bile değiliz. Neredeyse küfrü bir sanat ya da hak kabul eder hale geldik. Haklı olalım haksız olalım, bunu asla hoş göremeyiz ve bir hak kabul edemeyiz. Size bir çok örnek verebilirim ama lüzum yok. Sonuç kul hakkı ve kişi haklarının ihlalidir.
Ağrasif, asabi, sinir hastası ve tahammülsüz bir toplum haline gelmişiz. Birbirimize saygımız yok; kardeşlik duygumuz zedelenmiş ve
kavgacı, çekişmeli bir toplum haline gelmişiz. Aslında bu bizim toplumuzun hasletine aykırı. Türk ahlak ve töresiyle de bağdaşmayan bir konu!... Neden, niçin, nasıl bu hale geldik araştırmak-irdelemek gerekir.
Onlarca, yüzlerce bu tür olayla karşılaşınca konuyu gündeme taşımayı düşündük! Şüphesiz ki bu olay kanunla, yasayla çözümlenemez. Milli, ahlaki ve dini bir konu, toplumun medeni seviyesini de ortaya koyan bir sorun! Küfürle hiç bir sorunu çözemeyeceğimize göre günaha girmenin ve vebal almanın da gereği yok. Boşu boşuna günaha girmiş ve kul hakkını ihlal etmiş oluyoruz ki: Bu da Allah indinde bir sorumluluk getirir. Ahiret korkumuz ve Allah inancımız varsa tabii ki..?
İsterseniz bu konunun bir de dini boyutuna bakalım. Dinen bunun sakıncası ve sorumluluğu nedir?
Cenab-ı Hak kul hakkı için "Benim yanıma her şey ile gelin affederim. Fakat kul hakkı ile gelmeyin, onu ben değil, kulum affeder. " buyuruyor. Allah'ın bu günahı bağışlayabilmesi için hakkı yenen kula danışacağı bilinmektedir. Eğer hakkı yenen hak sahibi kişiyi bağışlamazsa Cenab-ı Allah bu günahı affetmeyeceğini bildirmektedir.
Peygamber Efendimiz buyuruyor: “
“Müslüman, dilinden ve elinden müslümanların zarar görmediği kimsedir...” (Buhârî ) “Kimin üzerinde din kardeşinin ırzı, namusu veya malıyla ilgili bir zulüm varsa altın ve gümüşün bulunmayacağı kıyamet günü gelmeden evvel o kimseyle helalleşsin!” (Buhârî)
Gerçek bu olunca ister küfrün çamuruna batar debelenirsiniz isterse aklanır; Yüce Allah’ın huzuruna üzerinizde kul hakkı bulunmaksızın hesabınızı alnınızın akıyla verirsiniz. Kardeşlerinizi sevin ağzınızı küfre alıştırmayın ve kul hakkına da girmeyin. Tercih sizin biz uyarıcılarız....