Hz. Lut Aleyhisselam’ın hayatı ile ilgili öyküme geçen haftaki kaldığımız yerden devam ediyorum.
Her peygamberin mucizesinin olduğu gibi Hz Lut Peygamber inde mucizeleri bulunmaktadır. Hz Lut ALEYHİSSELAM bulutsuz yağmur yağdırabiliyordu. LUT kavminde kendisine iman etmeyen kişiler ancak bir mucize göstermeleri durumunda kendilerine iman etmelerin mümkün olduğunu söylemişlerdir. Bunun üzerine kavmi kendisinden bulutsuz olarak yağmur yağdırmalarını istemiştir.
Hz Lut A.S bunun üzerine eli ile göğü işaret etti. Ve göklerden bulutsuz olarak yağmur yağmaya başladı. Bu olay Hz Lut Aleyhisselam’ın ilk mucizelerinden biridir.
Hz Lut A.S’ın diğer mucizesi ise cansız nesneler ile konuşabilmesidir. Taşlar, çakıllar, hatta kum taneleri, ile konuşabiliyordu. Taş parçaları çakıl taşları eğer kavim iman etmeyecekse ALLAH a dua etki bizleri ateş eylesin. Böylece biz de bu kavmi helak edelim dediler.
Hz Lut A.S’ın en bilindik mucizesi ise çok uzak yerlerde olan her şeyin haberini vermesidir. Kuranı kerimde bu mucizelerden bahsedilmiştir. LUT kavminin helak olması ile ilgili ayetler bulunmaktadır. ARAF S / 83- 84
LUT KAVMİNİN HELAK EDİLMESİ
YÜCE ALLAH LUT kavmi hakkındaki emrini Meleklere bildirir.
Melekler daha sonra HZ LUT A.S a gelirler. HZ LUT A.S da HZ İBRAHİM in üzüldüğü gibi kavminin helakinden dolayı üzülür. HZ İBRAHİM VE HZ LUT da görülen bu latif tutum peygamberleri kana susamış insanlar gibi göstermek isteyen kafirlere karşı en güzel ibrettir.
“Elçilerimiz HZ LUT a gelince ( LUT ) onların yüzünden üzüldü ve onlardan dolayı içi daraldı. bu çetin bir gündür “ dedi. HUD S/ 77
“Dediler ki Ey LUT ! Biz RABBİ nin elçileriyiz. Onlar asla sana dokunamazlar. Sen gecenin bir kısmında ailenle yürü. Karından başka sizden hiç biri geride kalmasın. Çünkü onlara gelecek olan şüphesiz ona da isabet edecektir. Onlara vat olunan helak zamanı sabah vaktidir. Sabah yakın değil mi ? “ HUD S/ 81
Hz Lut A.S’a Meleklerin bildirdiği hicret emri, MUSA A.S ın firavunun adamlarından inananları kaçırdığı zaman da ALLAH tarafından aynı şekilde bildirilmişti.
Bizde onu ve karısı dışındaki aile fertlerini kurtardık. Karısı geride kalanlardan ( kafirlerden ) idi.
“Ve üzerlerine dehşetli bir yağmur ( taş ) yağdırdık. İşte gör günahkarların sonunun ne olduğunu” HUD S / 82- 83
“Emrimiz gelince oranın altını üstüne getirdik ve üzerlerine sağanak halinde RABBİN katında işaretlenmiş taşlar yağdırdık. Böylece cezalar zalimlerin başından hiç eksik olmaz “
Bugünkü anlatacaklarım bundan ibaret olup, haftaya başka bir makalede buluşmak üzere yazımı- ÖZCAN TÜRE nin BAŞI PARE PARE DUMANLI DAĞLAR adlı şiiriyle bitiriyorum. Hepinize selamlar, sevgiler, saygılar.
BAŞI PARE PARE DUMANLI DAĞLAR
Başı pare pare dumanlı dağlar
Firgad ile aşıp giden ben oldum.
Eller göçün çekip gider yaylaya
Göçün çekip sarpa düşen gene ben oldum.
Ecel kalesine gidenler gelir
Emir HAK tan vade yetenler ölür
Nidem de sevdiğim elden ne gelir
Ayrılık defterini yazan gene ben oldum.
ÖZCAN TÜRE