Büyük düşünür, şair yazar Seyit Ahmet Arvasi 31 Aralık 1988'de 34 yıl önce çok sevdiği sevgilisine kavuştuğu bu günde rahmetle, hürmetle anıyoruz. Ruhun sâd mekanın cennet olsun aziz hocam.
15 Şubat 1932 Pazartesi günü Ağrı ilinin Doğubeyazıt İlçesinde doğan Seyyid Ahmed Arvasî,
ailece Van'ın Müküs (Bahçesaray) ilçesine bağlı, Arvas (Doğanyayla) köyündendir. Babası Gümrük Müdürlüğü'nden emekli Abdulhakim Efendi, annesi Cevahir Hanım'dır.
O BİR DAVA DAVA VE ADAMIYDI
Türk-İslam ülküsünü yeniden yorumladığını belirten Prof. Dr. Hasan Seçen, "O, eşine az rastlanır bir mütefekkir ve dava adamıydı" dedi.
Ünlü sosyolog, öğretmen Türkiye gazetesinin yazarlarından Seyyid Ahmet Arvasi'yi bir ölüm yıldönümünde daha rahmet ve dualarla anıyoruz. Biz, Arvasi Hoca'yı yakınlarına, dostlarına sevdiklerine sorduk. Ahmet Arvasi'yi bir de onlardan dinlemek istedik... Prof. Dr. Hasan Seçen, Arvasi'nin, bir sosyolog ve eğitim-bilimci yaklaşımıyla Türk-İslam ülküsünü yeniden yorumladığını belirterek, "Eşine az rastlanır bir mütefekkir, bir ahlâk ve dava adamı olan Arvasi, entelektüel kişiliğiyle de dikkati çekmiştir. Yazılarındaki coşkulu üsluba, edebiyatlı ve sanatlı anlatıma rağmen Arvasi, yazdığı her kelimede "ölçü"yü muhafaza eden bir "ilim adamı" hüviyetini korumuştur" diye konuştu.
DERİN İZLER BIRAKTI
Seyyid Ahmet Arvasi'nin düşünce hayatımızda derin izler bıraktığını kaydeden gazeteci Timuçin Mert, "O, Türk milliyetçiliğini "İ'lâ yı Kelimetullah için Nizâm-ı Âlem Ülküsü" diye adlandıran isimdir. Arvâsî Hoca, bozkırda kendini arayan düşünce dünyamıza hayat veren, çoraklaşmış gönüllerimizi zemzem suyuna kavuşturan bir fikir dehasıydı. Seyyid Ahmet Arvasi'yi ilk defa Marmara Kıraathanesinde tanıdığını kaydeden MHP eski Milletvekili Nazif Okumuş da şunları kaydetti: "O konuştukça etrafındaki herkes tebessümle, saygıyla ve dikkatle dinliyor. 'Mazlum Türk Milleti, şahikalar oluşturacak kudrete sahiptir. Yeter ki inanalım ve Türk İslam merkezli reçetemizle önderlik edelim.' Öncesi gibi sonrasını da dinleme fırsatı bulamadığım konuşmanın aklımda kalanı sadece bu kadar oldu." Arvasi'nin "İleri Türk Milliyetçiliğinin İlkeleri" eserini yayınlayan Mümin Çevik, Seyyid Ahmet Arvasi'nin karakter sahibi bir mütefekkir olduğunu belirterek, "Sözünü budaktan sakınmazdı. Doğruları söylerdi. Anlatamadıkları yazdıklarından çoktur. Onun sohbetlerinde bulunup ondan etkilenmemek mümkün değildi" diye konuştu.
İNANDIĞI GİBİ YAŞADI
Ahmet Arvasi Hocanın inandığı gibi yaşayan, göründüğü gibi olan nadir kişilerden olduğunu kaydeden Dr. Yusuf Gedikli, "O, tam bir idealistti. Başka deyişle tam bir Türk İslâm idealistiydi. Türk milletinin bir gün, eskiden olduğu gibi nizam-ı alemi gerçekleştireceğine inanıyordu. Bunun için çağdaş medeniyeti yakalamanın gerekli olduğunun da farkındaydı. Fakat asıl meselenin 'yabancılaşmadan çağdaşlaşmak olduğunu' ileri sürüyordu" ifadelerini kullandı. Seyyid Ahmet Arvasi'nin yeteri kadar tanınmadığını belirten sosyolog Cafer Vayni ise, "Politik duruşunun öne çıkartılması felsefi, psikolojik ve sosyolojik düşüncelerini anlamamızı güçleştirmektedir. Arvasi'nin hayatı da fikirleriyle örtüşmektedir. Ayrıca bana göre Türk sosyolojisinin de önemli menbağıdır. Yüzde yüz yerli ve millidir" dedi. nbsp;
O, BİR ALPERENDİ...
Ahmet Arvasi'den 'âlim, mütefekkir ve mürebbi' diye söz eden Dr. Veysi Erken de, "O hep 'Hakk' ile olmuştu. Her kulun 'Hakk' ile olması derdinde idi. Onun için şanlı peygamberi rehber edinmiş ve bu yönü ile ona layık olmaya çalışmıştı. O, her şeyi ile gençliğe örnek olmuş günümüzün ifadesiyle 'rol model' olmuş bir alperendi. Şanlı Peygamberimizin izini takip eden merhum hocamızın bir ülküsü vardı. O da gençlerimizin Kur'an-ı kerimin ahlakı ile ahlaklanmaları idi.
O ÜLKÜCÜYDÜ
Arvasi Hoca, ülkücüye yolunu şöyle gösteriyor:
“Kendini Allah ve Resulü’nün davasına adamış, sırf Allah rızası için canını, malını ve mevkiini, din ve devleti, mülk ve milleti için fedaya hazır, şanlı, mukaddes, ay yıldızlı bayrağın gölgesinde dövüşen, nefsini düşünmeyen ve ülküsüne fâni olmuş yiğitlerdir. Onlar büyük ve şanlı tarihimizin doğurduğu, Allah ve Resulü’nün hizmetine sunulmuş ve küfrün bütün oyunlarını bozan, cesaretini kıran, yolunu kesen ladrolardır. Bunlar Müminlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı onurlu ve zorlu, Allah yolunda savaşanları kınayanların kınamasına aldırmayan yiğitlerdir. Bu nesil Allah’ın İslam âlemine ihsanıdır.”
Arvasi Hoca, ülkücülüğü ise şöyle tarif ediyor:
“Ülkücülük; ülkemiz ve yeryüzünde Allah’ın nizâmını hâkim kılmak içindir. Kendine metod olarak, Allah ve Resulü’nü ölçü alan bir iman hareketinin adıdır. Ülkücü; egosunu yenen idealisttir. İman, aşk, aksiyon ve karakter adamıdır! Benim milliyetçilik anlayışımda asla ırkçılığa, bölgeciliğe ve dar kavmiyet şuuruna yer yoktur.
Türk-İslâm Ülkücüsünü tarif ederken de şöyle demiştir:
“Türk-İslam Ülkücüleri, sosyal kültürel, ekonomik ve politik hayatta, bir taraftan “yenileşmeye, çağdaşlaşmaya, gelişmeye”, diğer taraftan da bizi biz yapan millî ve mukaddes değerleri “korumaya” önem verirler. Yâni “milli şahsiyete bağlı bir inkılâpçı ruh ve şuur” taşırlar. Türk-İslam Ülkücüsü, inkılâpçılığı, soysuzlaşma ve yabancılaşma, muhafazakârlığı katılaşma ve yerinde sayma olarak anlamazlar.”
ARVASİ HOCAMIZIN ESERLERİ
Arvasî Hoca’nın ilk kitabı 18 sayfadan müteşekkil “İleri Türk Milliyetçiliğinin İlkeleri” kitabıdır.
Kitap olarak yazdığı eserler:
Kendini Arayan İnsan
İnsan ve İnsan Ötesi
Diyalektiğimiz Estetiğimiz
Eğitim Sosyolojisi (Eğitim Enstitüsü hocası iken anlattığı ders notları)
Doğu Anadolu Gerçeği
İlm-i Hâl
Gazete yazılarından müteşekkil kitapları
Hergün Gazetesi’nde çıkan yazılardan:
Türk İslâm Ülküsü 1, 2, 3.
Türkiye Gazetesi’nde çıkan yazılardan:
Size Sesleniyorum 1, 2. (Türkiye Gazetesi Yayını. Yazıların bir kısmı yayınlanmıştır)
Hasbihâl (6 cilt) (Türkiye Gazetesi’nde çıkan yazılarının tamamını ihtiva eder)
Daha sonra yazıları mevzûlarına göre tasnîf edilerek çeşitli isimlerle kitaplaştırılmıştır. Bunlar:
Devletin Dini Olur mu?
Milletlerin İtibarı
Mânevî Yönelişler
İnsanın Yalnızlığı
Akıl ve Gönül (Tasavvuf hakkındaki yazıları)
Mamak Günleri
Sohbetler
Düşünen Adamdan Mektup Var (Hazırlayan: Hüdavendigâr Onur.
Hergün Gazetesi’nde yayınlanıp Türk İslâm Ülküsü kitabına girmeyen yazılar)
ŞİİRLERİ
Seyyid Ahmet Arvasî hakkında yazılan kitaplar:
Hüdavendigâr Onur- Asrın Yesevî’si S. Ahmet Arvasî
Hüdavendigâr Onur- Arvasî Hoca’yla Baş başa
Hüdavendigâr Onur- S. Ahmet Arvasî Kronolojisi
Hüdavendigâr Onur- Aydınların Gözüyle S. Ahmet Arvasî
Hakkı Öznur- S. Ahmet Arvasî
Oğuzhan Cengiz- S. Ahmet Arvasî ve Temel Fikirleri
M. Ozan Semerci- Hatıraların Aydınlığında Seyyid Ahmet Arvasî
Mustafa Kavuncu- Seyyid Ahmed Arvasi, Hayatı, Tefekkürü, Eserleri
SON ZAFER ELBET BİZİMDİR !
İmansız zümreyi yokluk kemirir,
Ezelden ebede her var bizimdir.
Kanundur; zamanı zaman devirir,
Zamanı kuşatan yer var bizimdir.
Azmimiz kırılmaz kederle, yasla,
Ümidin güldüğü diyar bizimdir.
Fenadan ölümden korkmayız asla,
Ölümün öldüğü diyar bizimdir.
Maddeye tapmayız , ezelden geldik ,
Herşeyi kuşatan ebed bizimdir .
Çirkini sevmeyiz, güzelden geldik ,
Arkadaş , son zafer elbet bizimdir.,
Bu dava özüdür İslamiyet’in ,
Bu dava güneşi , mazlum milletin ,
Bu dava , her şeyden , her şeyden çetin.
Bu yolda dert , hüzün , gurbet bizimdir..
*Seyyid Ahmet ARVASÎ
Hocam açtığın yoldan,yürüyen, eserlerinle ruhlarını terbiye eden, inançlı, ihlaslı nesil yürüyor izinden. Ruhun Şad mekânın cennet olsun. Seni çok özlüyoruz hocam.