Yüz kere yazıldı. Ben yazmakta geç kaldım. Yapılan terörü katliamı şiddetle kınıyorum. Ne kadar vahşi insanlık dışı bir olay. O kadar masum insanın öldürülmesi. Bu katliamı yaparken canlı yayın yapıyor. 49 masum insanı ibadet halindeyken vurup, elini kolunu sallayarak arabasına biniyor.
Batı bu durumda sessiz, iki yüzlü.
TERÖR demiyor, saldırgan diyor.
Olay diyor ama terör demiyor.
Batı teröre mi karşı İslam’a mı karşı.
Bütün filmlerinde Müslümanları terörist olarak gösteriyorlar ne acı.
Bunun adı düpedüz İslamofobi. Bu vahşeti, bu terörü, bu katliamı ama aslında belki diye başlayan cümleleri kabul etmiyor. Kulaklarını kapatıyor. Karşı çıkıyorum nerde masum insanlar öldürülüyor, katlediliyorsa bunun adı terördür. Dünya buna sessiz kalıyorsa buda samimiyetsizliğin yüzsüzlüğün dik alası.
Seçim
çalışmaları
Seçimden önce seçimden sonra diye ikiye ayrılıyor zaman. Seçim öncesi bütün parti liderleri devlet erkanları memleketi, esnafı tek tek geziyor, konuşuyor, selam veriyor, sıkıntısını, derdinizi dinliyor. Seçimden sonra pufff. Hepsi sihirli lambasına geri dönüyor. Ovalasanız da ters çevirseniz de o lambadan çıkmıyorlar. Ayda yılda bir uğruyorlar derdinizi anlatmak isteseniz randevu bile alamıyorsunuz. Neden ne oldu daha dün selamlaşıp konuşmuştuk el sıkışmıştık buraya kadar mıydı? Hani vaatler hani sözler. Hepsi yok oluyor.
Ey gözünü sevdiğim seçim sen nelere kadirsin.