İyilik insan için en önemli değerdir. İyilikle güzel ahlakı kuşanarak kulluk ve sorumluluk bilinciyle yaşamak insan olmanın gereğidir. İyilik, Allah’a hakkıyla iman edip ona layıkıyla bir kul olabilmektir. O’nun verdiği malı serveti ihtiyaç sahiplerine, muhtaçlara tasadduk edebilmektir. İyilik sadece maddi imkânlarla sınırlı değildir. İçten bir tebessüm- kardeşine gülümseme, dua, hüzünlerin ve heyecanların paylaşılması da en büyük iyiliktir.
Mü’min, başkasının kalbine ve hayatına huzur ve neşe kattığında sevinebilen insandır. Bir ayet-i kerimede Yüce Allah şöyle buyuruyor: “Kim iyilik yaparsa ona yaptığının on katı vardır; kim de kötülük yaparsa o sadece yaptığının dengiyle cezalandırılır. Onlar haksızlığa uğratılmazlar.”
Dünya hayatı bir iyilik yolculuğudur. Her birimiz bu âlemde, kendi iyiliğimizin imtihanını vermekte, insanlık sınavından geçmekteyiz. İnanmak, faydalı işler yapmak ve iyiliği yeryüzünde hâkim kılmak en ulvî görevimizdir. Kötü, çirkin ve zararlı işlerden kaçınmak ve bunlara engel olmak da en temel vazifemizdir.
İyilik, var oluşun temel gayesidir. İnsanı insan kılan değerlerin bütünüdür. Müslümanca bir duruşun, Müslümanca bir hayatın en tatlı meyvesidir iyilik. Bazı yüzlerin ağaracağı, bazılarının ise kararacağı günde yüz aydınlığıdır iyilik.
Bir hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) de şöyle buyuruyor: “İyilik güzel ahlaktır. Kötülük ise vicdanını rahatsız eden ve insanların bilmesini istemediğin şeydir.”
Bizi iki cihanda huzur ve mutluluğa ulaştıracak, bize Rabbimizin rızasını kazandıracak sayısız iyilik yolları vardır. İyilik; Allah’a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman etmektir. Mal ve servetten yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, ihtiyaç sahiplerine harcamaktır. Namazı kılıp zekâtı vermek, verilen söze sadık kalmaktır. Darlıkta, hastalıkta ve zor zamanlarda yardımlaşmak, bollukta ve sağlıkta paylaşarak şükretmektir.
İyilik; samimi bir kul, hürmetkâr bir evlat, şefkatli bir anne baba, vefakâr bir eş olmaktır. Akrabalarımızın ve komşularımızın sevinçlerini ve üzüntülerini paylaşmaktır. İyilik; mazlumun, kimsesizin, hastanın, yaşlının gönlüne dokunabilmektir.
İyilik; güler yüzlü, güzel sözlü olmaktır. İnsanlara karşı kardeşçe affedici, hoşgörülü, adil davranmaktır. Şefkat ve merhameti, ihlas ve samimiyeti, hayâ ve iffeti, sabır ve vefâyı, hâsılı güzel ahlakı kuşanmaktır. Amel defterimize İyilikle fethedilmiş gönüller ve kazanılmış dualar biriktirelim.
Her birimiz iyiliği güçlendirmek, iyilikleri birleştirmek, iyilik halkalarını birbirine kenetlemek, iyilik kervanını yeryüzünün her yerine ulaştırmak ve kötülüğe yer bırakmamak için çalışmaya mecburuz ve buna muhtacız. Bu coğrafyada hep beraber yaşayacağımız daha güzel ve huzurlu bir geleceğin inşası için yapacağımız en büyük iyiliğin birbirimize karşı saygı, muhabbet ve güven duygusunu diri tutmak olduğunu unutmayalım ! (Kaynak Diyanet İşleri Başk. Hutbeleri..)