Ekonomi iyi yolda gidiyor, yüz güldürüyor diye siyasi iradenin açık
Açık beyanatları var! Muhalefette ekonomi bitti, ülke sıkıntı içinde gelecek yılların bütçesi harcanıyor diyor!.. Böyle bir ekonomi haberi kirliliği var. Bir yandan da terörle mücadelemiz devam ediyor ve ülkemize akın akın gelen mültecilerle başımız dertte...

Kim haklı kim haksız demeyeceğim: Ben piyasalardan millete yansıyan zam furyasını dile getireceğim. Bir yerlerden düğmeye basılmışcasına sürekli gizli zamlar yapılıyor. Artık fiyatlar el ve cüzdan yakıyor! İnsaf sınırları aşılmış” Zam zulme dönüşmüş” durumdadır.

Birilerinin bir yerlerden talimat aldığı ve düğmeye bastığı da bir gerçektir. Önce eti, sonra soğanı, patatesi, şimdilerde sarımsağı millete hasret ettiler, ediyorlar! Genel anlamda tüm ürünlere yüzde yüz, yüzde iki yüz, hatta yüzde beş yüz zam yapılarak fiyatlar şişiriliyor. Denetim yetersiz, keyfiyet devrede!..

Büyük marketler fiyat etiketlerini sürekli değiştiriyor, fiyatlar şişiriliyor, fiyat kontrolü yapılamıyor. Böyle bir dönemde istikrardan, ekonomiden ve geçimden söz etmek mümkün değildir.

Birincisi piyasalarda ücretler neden kontrol edilemiyor? Alış ve satış faturaları niçin takip edilmiyor? Keyfi zamlara neden dur denilemiyor? Ücretlinin maaşı ve alım gücü yerinde sayarken ürünlerin sürekli artışına niçin dur diyemiyoruz. Bu haksız kazanç, bu keyfiyet ne zamana kadar devam edecek? Yoksa bu siyasi iktidara “ Dur!” Demek isteyenlerin karanlık bir politikaları mıdır?

İkincisi devlet baba bu zamları durdurmak için tedbir almayacak mı? “Ucuz marketler geliyor! haberleri gündemde.. Tarım Kredi Kooperatifleri Birliği ya da belediyeler devreye girip ucuz alış veriş merkezleri kurulamaz mı? Neden olmasın, Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığı ile bir de belediyeler eliyle Türkiye’nin her yerine ucuz alış veriş merkezleri açılabilir, açılmalıdır. Rekabetse rekabet işte böyle yapılır denilmeli.

Serbest piyasa ekonomisi demek tutturduğuna satmak, piyasaları kasıp kavurmak ve halkı açlığa yoksulluğa mahkum etmek değildir. Dedik ya bu bir zulümdür, bu bir baskıdır, bu bir ihanettir. Bu ihanete seyirci kalınmamalıdır.

Bakın dünyanın her yerinde piyasalar ve fiyatlar denetleniyor, haksız kazanca dur deniliyor, ağır cezalar veriliyor, hatta iş yerleri kapatılıp kapısına mühür vuruluyor! Bire aldığını beşe satamazsın, kafana göre zam yapamazsın, demek zorundayız. Fatura kontrolü, kalite kontrolü, sağlık kontrolü şart. Serbest piyasa ekonomisi deyip ipin ucunu bırakırsak cambazlar, karaborsacılar, faizciler ve tefeciler devreye girer ve işte böyle piyasaları alt üst ederler...

Zam furyasının altında da siyasi baskılar vardır! İktidara yönelik tepkidir olabilir bu: FETO, Batı, ABD ve Yahudi lobileri devreye girmiştir. Dünya ekonomisine hükmeden Yahudi Lobileri harekete geçmekte, baskı uygulamak istedikleri ülkelerde siyasi ve ekonomik krizler çıkarmaktadırlar. Böylece halk canından bezsiz, geçim derdine düşsün, devletine düşman hale gelsin ve kaos dönemleri yaşansın!..

Bu denli ihanet planları açık açık gözlemlenirken milletvekili, siyasi partiler ve gurupların çekişmesi bizleri hayretler içinde bırakıyor! Birlik olup ülkeye sahip çıkma varken hepimiz bir yerlerden tutup çekiştirmeye çalışıyor fitne ve fesat hareketlerine zemin hazırlıyoruz!

Bu ülke bizim, bu ülkede yaşıyoruz: devletimizi, milletimizi, bayrağımızı seviyoruz. Hepimiz vatanseveriz ya(!) Hepimiz ülkenin menfaatlerini koruyoruz ya(!) Hepimiz bu vatan için can vermeye hazırız ya(!) Eee ne oluyorda en ufak meselelerde bir birimizin gırtlağına sarılıp, bir birimize bu vatanı dar ediyoruz! Bize ne oluyor Allah aşkına?..

Türküz, kardeşiz, Müslümanız ve aynı ülkenin bireylerimiz. Aynı vatanda aynı havayı soluyor ve sırt sırta yaşamak istiyoruz. Yemen de, Balkanlar’da Çanakkale de ve Kurtuluş Savaşında açlıkla yoklukla mücadele edip yerle yeksan edilen bir devlette yeni bir devlet çıkaran bu asil milletin evlatlarına ne oluyor?..

Uyanma kendimize dönme ve ihanetlere dur deme zamanı değil midir? Biz bir ve beraber olduğumuz sürece bütün bu sıkıntıları aşar mıyız? Aşarız: öyle ise kardeşliğe kucaklaşmaya birlik olmaya buyurun...Siyasi iktidarı da bu zamlara ve hayat pahalılığına dur demeye, çözüm bulmaya davet ediyoruz...