Derya bilgisi, asri görgüsü ve erdemli şahsiyetiyle tanıyan herkesin gönlünde bir yeri olan Prof.Dr.Celal DEMİR hocamın adını, ününü güzel insanlardan ve güzel yerlerde duyuyor, hemşehri kimliğinden gururlanıyordum. Dilbilimindeki otoriter birikimi, söz sanatlarındaki ustalığı ve kalemindeki estetiğin yanı sıra, imkanı kısıtlı öğrencilere baba, garip gurebaya akraba, yanı, yakını, hanesi ve gönlüyle biçarelere bir liman olduğu da anlatılıyordu. Herkes onun dürüst saygınlığını, candan yardımseverliğini ve Tuna Nehri gibi merhamet akan yüreğini tarif etmeye çalışıyordu.

Akademik branşındaki emsalsiz duayenliği, etkili hitabeti, samimi uslubu ve çok yönlü donanımı için asistanları, öğretmenleri ve öğrencileri onu efsane diye tanımlıyor, konuştuğu panel, konferans, seminer, forum gibi yerlerin katılımcıları ise; “Celal Hocanın her sözü insanın kulağına değil, gönlüne akıyor.” diyorlardı.

Kültür-sanat programı sunduğum bazı mekanlarda, onun sunumlarına bende denk geliyor, dinleyen herkesin yüksek ilgisine, etrafında oluşan saygı, sevgi sarmallarına bende şahit oluyordum.

Dünya Aydınlar Yazarlar Platformu Başkanı ve Türk Dünyası Kültürüne Hizmet Ödülü sahibide olan bu güzel insan, halen Afyon Kocatepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölüm Başkanı. 2018 yılından beridir de Türk Dil Kurumu Bilim Kurulu Asıl Üyesi. Biliyorsunuz Türk Dil Kurumu, Türkçenin zenginliğini ortaya çıkarmak ve daha da geliştirerek dünya dilleri arasında hak ettiği yere yükseltmek için 1932’den beri aralıksız çalışıyor. En az 20 ve en çok 50 üyeden oluşan Bilim Kurulu ise bu çalışmaları en etkili biçimde yürütebilmek için ilke kararları alıyor, kendi içinde kol, komisyon ve çalışma grupları oluşturuyor ve Türk dilini her yönüyle inceledikten sonra yapılan bilimsel çalışmaların sonuçlarınıda yayımlıyor.

Bilim, sanat ve edebiyat alanında faaliyet gösteren Dünya Söz Akademisi ve Dünya Aydınlar Yazarlar Platformu üyeleri başta olmak üzere bir çok kültür oluşumu Prof.Dr.Celal DEMİR’e “Hocaların Hocası” diyor. Celal Hoca’nın farklı yer ve konularda bende bir çok konferansına denk geldim. Hatta birinde “Edebiyatımızda Kış”, birinde “Çanakkale-İstiklal ve Mehmet Akif Ersoy” birinde “Kültürümüzde Yeni Yıl ve 12 Hayvanlı Türk Takvimi” en son gördüğümde de Altındağ Belediyesinin bir kültürel etkinliğinde “Ahmet Hamdi Tanpınar ve Beş Şehir”’i anlatıyordu. Dinleyiciler arasında yer alan Prof.Dr.Haşim ÇAKIRBAY ve Prof.Dr.Uğur ULUTÜRK adlı iki hoca birbirlerine aynen şöyle diyordu. “Etkili ve verimli bir konferans işte bu kalitede sunulmalı, konu hakimiyeti, hitabet ve uslup da bu zenginlikte olmalı, Celal Hoca bilgiyi sanki bala batırıp, dinleyicisine öyle ikram ediyor .” diyorlardı.

Eğitim metodu ve diplomasi dili de çok etkileyici. Branşındaki bilim adamları ve öğrencileri onun araştırma emeklerindeki vefa ve fedakarlıklarına sınırsız saygı duyuyor ve çizgisini model alıyorlar. Dilbilimi ve Etimoloji alanlarında farklı tespit, tenkit, teşhis, görüş ve fikirlerde olan lenguistler bile son olarak Celal DEMİR adı, emeği, erdemi ve donanımında birleşiyor. “Diyalektoloji, Leksikoloji, Semantik, Fonoloji ve Onomastik ona danışılmadan konuşulmaz.” Böyle söylüyor onun etrafındakiler.

Tanıdığım yazar ve akademisyenler en zahmetli ve en kapsamlı bilimsel araştırmaları Prof.Dr.Celal DEMİR’in yaptığını, onun bir kitap ve kaynak delisi olduğunu, en ufacık bir bilgiye ulaşabilmek için savaş bölgelerine bile korkusuzca gidebileceğini, çok zengin bir arşivi, çok verimli projeleri ve geniş bir ufku olduğunu söylüyorlardı. Hatta onun tüm yüksek öğretim kurumlarını koordine edecek, ülke yararına çok etkin ve en verimli bilimsel güzergahlara yönlendirebilecek vizyoner bir potonsiyele sahip oluğunu söylüyorlardı.

Geçtiğimiz Pazar günü Şair-Bestekar Murat Duman’la yolumuz Afyonkarahisar’a düştü. Afyonkarahisar denilince herkes gibi bizimde aklımıza ilk Celal Hoca gediğinden, onun hayran olduğumuz birikimlerinden bahsedip kulağını çınlatıyorduk. Çünkü Celal Hoca gittiği heryerde Afyonkarahisar’ın güzelliğini, Afyonluların eşsiz misafirperverliği ve vatansever yiğitliklerini anlatıyordu. Murat Hoca “Bende numarası var arıyorum” dedi. Yav bizim zamanımız uygundu ama, hem sabahın erken saati, hem tatil günü rahatsız etme nezaketsizliğinden çekindiğimden aramasını istemiyordum, ama aradı ve Afyon’da olduğumuzu söyledi. Çok geçmeden bulunduğumuz yere geldi ve bizi çok mahcup eden yüksek bir ilgi, eşsiz bir kibarlıkla karşıladı. Asaletli inceliği, tevazu dolu misafirperverliği ve zahmetli refakatiyle “Burası Dünyanın en güzel yürekli insanlarının şehri." dediği Afyonkarahisar’ı gezdirdi, tanıttı. Afyonkarfahisar’a özgü yöresel yemeklerden, tatlılardan, hediyelerden çok cömert izzet ve ikramlarda bulundu.

Emeği, erdemi ve ekmeğindeki cömertliği, vefasındaki fedakar kadirşinaslığı, karakterinden yansıttığı emsalsiz güven ve samimiyetiyle tüm güzel gönüllere birleşme noktası oluyor ve kendini her gönülde zirveye taşıtıyor.

İmkan, unvan, makam ve kimliğin değiştiremeyeceği, insani ve irfani erdemleri elit, has karakterine imrenilir bu değerimizi tanıyıp dinleseniz, birikim ve donanımıyla tüm eğitim kurumlarının en üst katmanlarına layık olduğunu göreceksiniz. Onun klavuzluğu geleceğimize yön ve güven, hepimize onur ve gurur verir. Sadece şu kadarını söylemek istiyorum, istediğiniz marka, ülke, taktik ve birikime sahip eğitimcilerden, istediğiniz zenginliğe sahip kütüphane ve kaynaklardan; istediğiniz format ve fırsatlarda bilgileri yüklenin, birde gelin Prof.Dr.Celal DEMİR Hocadan dinleyerek bilgi yüklenin, beyninize yerleşen miktarın farkını görecek, ülke, ilke ve ülkü yararına öğrenmenin eşsiz tadına varacaksınız.

Kıymetli Hocamla mutlaka tanışmanız, programlı konferanslarını dinlemeniz ve saygın dostluğunu kazanmanız dileklerimle.