Terzilik diploması almak için çok gayret gösterdim. Diplomayı almak kolay değildi. İstanbul’dan diploma almak için Terzilik Tekamül Enstitüsünü bitirmen lazım. Çünkü orada kesim almak lazım.
Yoksa işyeri açamama korku su var. Babama, İstanbul’a gitmek istediğimi söyledim. Diyen, senmisin hayır göndermem, burada gözümün önündesin dedi. Babamı ikna etmek için çok zor olacak.
Babam, lisede odacı olarak çalışıyor. Bende lisenin müdürünün yanına gittim. Müdür beyin elini öptüm. Sizden bir ricam var efendim dedim. Ben terziyim, ileride dükkan açamam için Teknik Resim ve Kesim diploması almam lazım, fakat babam ikna olmuyor. Babamı kırmak istemiyorum. Ben gitmesem terzi dükkanını açamam dedim. Babamı ikna etmesi için ricada bulundum.
Babam ikna olmazsa. bir şey olmaz. Benim işim rastgelsin dedim. Müdür bey, bu yaşta böyle düşünen. Keşke Allah banada böyle bir evlat verse. Aferin sana. Ben mutlak babanı ikna ederim. Kafana takma tamam mı dedi ve cebime yol harçlığı soktu.
Hayır efendim almam dedim. Bende senin amcanım alacaksın dedi. Çorbada benim de tuzum olsun deyip, beni uğurladı. Akşam oldu babam eve geldi. Biletini aldım. İstanbul’a gideceksin, orada bizim okulda okuyan gençler var. Onların yanına git, onlar sana çalışacak usta bulsunlar. Müdür beyin ve benim selamımı söylersen ilgilenirler dedi.
Ben hemen kalktım, elini öptüm. Beni, bana emanet et. Allah’a emanet et, inşallah mahçup etmem sizleri dedim.
Akşam İsanbul otobüsüne bindim. Üç ikiyüz otobüs o zaman. Yeni çıktı. Babam beni şoföre emanet etti. Elini öptüm ve otobüse bindim. DEVAMI EDECEK TERZİLİĞE İLK ADIMI ATTIM

Üçüncü sınıftayım, okullar tatil oldu. Babam caminin hocasıyla görüşmüş. Kur’an dersi alacağım. Bir sabah camiye gittim. Arkadaş larda var. Kalabalık, hocam ders verdi.
Elif ba ile başladık. Bir gün hocayı Müftülük çağırdı. Ben oraya gidiyorum dedi. Biz de tatil diye mahallede oynamaya başladık. Babam oradan geçiyormuş. Ben seni hocaya gönderiyorum, sen mahallede aşık atıyorsun deyip iki tokat attı enseme.
Elimden tuttu. Doğru ustanın yanına. Usta terzi Osman Şenyi-ğit.
Babam beni ustaya bırakırken, eti senin kemiği benim , önce Allah’a sonra emanet dedi, Ustam, babama çay ikram etti.
Ustam Osman Şenyiğit , beni terzi olarak yetiştirdi.
O gün ellerimi bağladılar ve yüksük taktılar. İğne çekeceksin dediler. Boşuna, ben iğne çekmeye başladım. Ama usta ve kalfalar çok sert.
Ustanın evine et, dedesinin evine git, eniştesinin evine git. Kayınbabasının evine git. Çıraksınya gitmeye mecbursun. Birde gece geç saatte gidiyoruz.
Sabah saat 6,5 mutlak erken gelmek mecburiyeti var.
Çıraklığıma rağmen, pantalon dikmeyi kısa sürede öğrendim.
Usta artık sen kalfa oldun dedi. Ben evlere gitmekten kurtuldum. Ama usta affetmeyen adam. Hata kabul etmeyen usta. O gün zorumuza gidiyordu. Fakat, bizler bugün arkasından Fatiha okuyoruz, dualar ediyoruz.
Allah ondan razı olsun diyoruz. Çünkü bizleri terbiye üzerine yetiştirdi.
Toplumda saygınlık kazandık. Yanında yetişen arkadaşların hepsi işveren oldu. Toplumda saygınlık kazanan insanlar olarak yetiştik. Allah rahmet eylesin.