Şehit olmak, gazilik mertebesine ulaşmak, bu dünyada karşılık beklemeden canları pahasına kazanılan çok kıymetli bir nişanedir.
Yeryüzünde her insana nasip olmayacak bu mertebeye ulaşan şehitlerimize ve gazilerimize ne mutlu! Allah hiçbir kuluna bu acıyı yaşatmasın ancak yaşanacaksa, vatan uğruna, zamanı geldiğinde geri durmadan ileriye atılanlardan eylesin.
İçinde bulunduğumuz bu duygu dünyası, belki de dünya üzerinde var olan hiçbir millete bahşedilmemiş çok özel bir meziyet, kıymetli bir nişane.
Bir millet düşünün, sürekli ateşle, barutla, kanla ve gözyaşı ile imtihan olmuş. Ama bunun karşılığında asla isyan etmemiş, duygu dünyasında beise düşmemiş, “Vatan sağ olsun”dan öte bir beklentisi olmamış.
15 Temmuz hain darbe kalkışması da bu milletin ateşle imtihan olduğu zor zamanlardan biri oldu.
Şu an klavye başında bu duyguları dile getirmek, edebiyat yapmaktan öteye gitmeyen bir davranış gibi gelebilir sizlere. Ateş düştüğü yeri yakar, bizler ancak duygulara tercüman olma adına gayret eder, ötesini anlama ve anlatma kabiliyetine sahip olamayız.
Bu süreçte pek çok şehit ailesi ve gazi ile görüştüm. Yaşananları, yaşadıkları duyguyu onlarla hissederek dinledim ve kaleme aldım.
Bugün de tüm şehitlerimiz, gazilerimiz ve aileleri adına bir talepte, bir beklenti ile konuşmak istiyorum.
Lütfen, siyasetin içindeki, bürokrasideki, ticaretin kalbindeki görünen ama kendini “çıplak kral” misali görünmez zanneden ve ne hikmetse bir türlü dokunulmayan köşe taşlarına dokunun.
Aradan yıllar geçiyor, acılar kabuk bağlıyor, yürek sızıları vatan sağ olsun ile teselli bulsa da anneler, babalar, kardeşler, eşler, evlatlar artık yüksek sesle bir hakikatin tecelli etmesini, gerçek ihanet unsurları ile mücadele edilmesini istiyor.
FETÖ denilen, içimize göz göre göre girmiş, yara bağlamış, irinini akıtmış hain yapılanmanın müsebbibi olmuş, oradan nemalanmış, oraya temsilcilik yapmış ve bugün hâlâ temsil noktasında TV ekranlarında, basın açıklamalarında gort gort konuşan hainler sürüsünden kurtarın bu vatanı.
Sokakta mücadele eden kahramanlar aşikar, lütfen siz de bir kahramanlık edip, görünen görünmez FETÖ’cülerden kurtarın bu vatanı, yürekler biraz daha teselli bulsun.
İnsanlar zaten vatan için ölmeyi şeref bilmiş, kader görmüş, kabullenmiş. O halde devletin içinde, siyasetin hala ta beyninde olan hastalıklı yapıları temizleyin. Polisin baskınları, jandarmanın operasyonları saklı, gizli yapıları ortaya çıkarıyor, girdikleri inlerden FETÖ unsurlarını temizliyor ama yetmiyor!
Birileri fare deliğinde yakalanırken, sırça saraylarda, köşklerde bilmiş bilmiş konuşan, milletin parası ile yan gelip yatarken kin kusan, ihanetin en alasını pekâlâ ortaya koymaktan geri durmayanlardan hesap sorun.
Şehit ve gazi ailelerine bir borç ödemek için lütfen bu görevi yerine getirin, yoksa hesabı mahşerde çok zor olacak!