Yakın gelecekte su savaşlarının olacağı yönünde bir öngörü var.
Allah korusun ama savaşların çeşidi giderek artıyor.
Hal böyle iken dünya ülkeleri güneş, rüzgar, yağmur gibi Allah’ın insanlığa bahşettiği imkanları kullanma, enerjiye dönüştürme amacı ile politikalar yürütüyor tasarruf yöntemleri geliştiriyor.
Dünyanın bilmem ne ülkesinde akıllı şehirler imar edilirken bizde durum nedir?
Şükürler olsun bereketli bir yıla girdik.
Kar ve yağmur başta içme suyu göletleri olmak üzere tarımda da çiftçinin yüzünü güldürdü.
Yozgat’a bakıyoruz ağzına kadar dolu göletler yüreğimizi serinletiyor.
Tarlalar ve bahçelerin hali içinde bulunduğumuz dünya şartlarında bozulan morallerimize merhem oluyor.
E, hal böyle iken bu rahmet, bu bereket hep böyle mi gidecek sorusunu da sormadan edemiyor insan!
Yozgat’a bir süredir ertelediğim şehir gezintisini kısa soluklu da olsa gerçekleştirdim.
Kirazlı göledindeki manzarayı bu kez fotoğraf karesi dışında canlı hali ile gördüm ziyadesiyle memnun oldum.
Ağzına kadar dolmuş taşacak vaziyetteki manzara ‘Yozgat’ımın su politikası var mı’ sorusunu aklıma getirdi.
Burada başta Çevre ve Şehircilik olmak üzere Yozgat Belediyesi’ne önemli görevler düşüyor, sorumluluğunu artırıyor.
Akıllı şehirler mantelisinden yola çıkarak konuşacak olursak, ülkemizde bir gerçek çıkıyor karşımıza:
“Ülkemizde mevcut su miktarı; artan talep, kuraklık ve su toplama havzalarındaki kirlenme sonucunda giderek ihtiyaçları karşılayamaz hale gelmektedir” gerçeğini ortaya koyuyor konun uzmanları.
Yozgat özelinden baktığımızda doğal su kaynaklarının korunması için geliştirilen ‘yağmur suyu toplama sistemleri’…
Yozgat’ta ger geçen gün gelişen, büyüyen ve yenilenen inşaat sektöründe ne derece uygunlanıyor?
Binalarımızdan başlayarak eldeki kaynağı evvela tasarruf etme gibi bir mecburiyet doğuyor.
Bu noktada belediyemizin sorumluluğu, bu sorumluluk ekseninde yürüteceği çalışmaları önemsiyorum.
Çatı sularının biriktirilmesi mantığına dayalı sistemle kuraklıkla mücadele noktasında çok ciddi adımlar atılmaya başladı.
Yozgat’ta bereketi göletlerden tarım arazilerine oradan bahçelere sirayet ettiği bu günlerde şehirlerin tasarruf ve geri dönüşüm mekanizmasını kesinlikle canlı ve dinamik tutmak zorundayız.
Özellikle de yaşadığımız Bozok Yaylası kesinlikle akıllı şehir politikalarına toplumun her kesiminde ihtiyaç duyuyor.
ORMANDAKİ YAN YATMIŞ AĞAÇLAR
Kirazlı göledinin etrafındaki ormanlık alan muhteşem bir manzara ortaya koyuyor.
Son dönemde aldığı yağışların etkisi ile daha de gelişti bölgedeki yeşil örtü.
Yol boyu gezinti sırasında dev çam ağaçlarının çetin geçen kış şartları nedeni ile devrilmiş olduğunu gördüm.
Öyle az uz değil onlarca hatta yüzlerce çam ağacı kökünden çıkmış yan yatmış ya da kökünden kırılmış.
Her an olası bir yangına davetiye çıkaran bu manzaranın düzenlenmesinde konusunda yetkili kurumları göreve davet ediyorum.
Ağaçların o hali çok da hoş olmadığı için olası yangınlar için hemen yanı başlarında cam kırıkları ile adeta yangınlara davetiye çıkarıyor.