Siyasette rüzgarlar tersine esmeye görsün, işler bir anda batan geminin mallarına dönüşüveriyor.
Bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin en uzun ve kudretli iktidarına sahip AK Parti’de de maalesef işler böyle yürüyor.
Neden maalesef?
Efendiler, dostlar,
Türkiye’de iktidarların değişmesi demek, her şeyin bir anda sil baştan değişmesi demek.
Bir belediye başkanı değişiyor, düzenin oturması ağzım yüzüm derken 3 yıl sürüyor. Ya da bir şekilde o beklenen düzen oturmuyor ikinci seçime kadar.
İktidarları sürekli değişen bir Türkiye’de neler neler yaşadık unuttuk mu?
Unutma Türkiyem…
Her iktidar değişimi bir darbe, her darbe ciddi, kapanması uzun yıllar süren yaralar açtı.
Mesela;
İstikrarın bozulmasını aklı başındaki hiçbir işadamı ister mi; ister AK Partili, ister CHP’li, ister MHP’Li olsun. İstemez…
İşte ekonomik durum, bir kere kantarın topuzu kaçmaya görsün, düzeltmesi ömür törpüsü, ağır bedeller ödetiyor.
Ne dedik, Türkiye’de 20 yıl boyunca ortaya koyduğu politikalarla Cumhuriyet Halk Partisi, Adalet ve Kalkınma Partisi’ne çalıştı.
Ortaya koyduğu istikrarsızlık, yanlış politikalar ve kendi içindeki problemler yüzünden AK Parti’ye sürekli puan kazandırdı!
Çok fazla hata ve gaflar yaptı, sürekli açık verdi…
Bugün, tam tersi, işler değişti… Sanki bir el AK Parti’yi hata yapan, hatalarını görmezden gelen, düzeltiyormuş gibi yaptırıp yenilerine zemin hazırlayan bir hale getirdi.
AK Parti tüm kadroları ile CHP için çalışıyor, dersem abartmış olmam.
Doğruları CHP söylüyor, sorunları CHP dile getiriyor, halkın gündemini CHP tutuyor, halkın dilinden CHP konuşuyor.
CHP’ye neler oluyor, parti içi kavgası da yok şimdilik!
Hangi sihirli el CHP’yi böylesine bir politik istikrarın içine çekti.
Tüm bunların karşısında AK Parti ne yapıyor?
Halkın gündeminden uzak, sorunları çözmek için ortaya koyduğu politikalar halktan ve hakkaniyetten uzak,
AK Parti’yi yönetenler ısrarla hata yapmaya devam ediyor ama ‘benden olanlar’ bedel ödemiyor, CHP yeni genel başkanı Özgür Özel ile ne yapıyor, hem bedel ödüyor hem hem de kendi içinde istikrarlı bir hava oluşturuyor.
Halkın gündemi asıl mesele…
CHP, Ordu’da fındık mitingleri yapıyor, emeklinin hakkı, asgari ücretlinin geçim şartları, sözde tasarruf tedbirlerinin yanlışları gibi AK Parti’nin gözü kapalı yaptığı hataları dile getiriyor,
AK Parti ısrarla uçuruma doğru yürümeye devam ediyor!
CHP, genel başkanını değiştirebilecek kadar radikal kararlar alabilirken,
AK Parti, 10 yıl önce tespit ettiği ‘metal yorgunları’ndan bir türlü kurtulamıyor.
Yozgat’tan tutun da Ankara’ya, oradan Van’a kadar parti içindeki yanlışlar kabinenin içine kadar sirayet etmiş dermansız hastalık gibi yayılırken hala Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gözünü boyama sanatını icra ediyor arkadaşlar.
Bunu ben demiyorum yaşananlar ortada,
Sokağa çıkın sokak ortada, insanları dinelme cesaretiniz varsa buyurun en tarafsız hali ile dinleyelim.
AK Parti başka ne yapıyor, yanlış yapanlarda ısrar ederken, yanlışları düzeltmek adına kendi içinde adalet sistemini işletemiyor.
Kendi içinde parça parça olmuş bir AK Parti var!
Cumhurbaşkanı’nın yetki ve etkisini parçalamak adına çeşitli gruplar oluşmuş!
O gruplar bu gün partinin dibine dinamit koyuyor.
CHP’nin AK Parti’ye veremediği zararı onlar veriyor. İç hesaplaşma, intikam alma, oyun bozma, yeni oyunlar kurma derken oluşan kaos, ta Yozgat’ta teşkilatlara, oradan halka yansıyor.
Söylediklerim hikaye gelebilir, hadi canım sen de, ulan bu gazeteciler zaten muhalif, neyini az verdik gibi iç çekişleriniz var ise, size kolay gelsin.
Siz CHP’ye çalıştıkça halk sizden uzaklaşıyor!
Göstermelik poltikalarla günü kurtarmakla işler yürümüyor.
Hele hele partinin tabanına okyanusun ortasında çivi çakanlar var ya, onları görmezden geliyor, havaya bakıyorsunuz ya, en çok da ona şaşıyorum.
Ne diyelim olanda da olmayanda da hayır var!