Genellikle şehirleri gezen insanlar özellikle o şehrin müzelerini de gezerek şehrin tarihi ve turizm değerleri hakkında bilgiler ediniyorlar. Bir şehri yakından tanımak istiyorsanız o şehrin müzelerini ve tarihi mekanlarını gezmeniz, görmeniz gerekir.

Bir çok konuda garip kaldığımız gibi bu konuda da garip kalmışız dersem bana kızmazsınız sanırım?Malumunuz ne geniş çaplı bir müzemiz ne de düzenli tanzim edilmiş tarihi mekanlarımız var? Tarihi mekanlarımız yok dersek kendimize yazık etmiş oluruz; var olmasına var da bunları sergileyecek müzelerimiz yok. Bir Arkeoloji müzesinden ve Tarihi Kent Müzesinden bahsediyoruz.

“Kent Müzesi” o kenti A’dan Z’ye tanıtacak olan bir müzedir. O ilin tarihi zenginliğini, gezilecek görülecek yerlerini, şehit ve gazilerini, sanatını- edebiyatını her şeyini sergileyebileceğiniz bir müze olacaktır. Bunun örnekleri hem dış ülkelerde hem de ülkemizin bir çok şehrinde vardır. Yeter ki siz bir çabaya girin ve böyle bir müzenin gerekliliğine inanın …

İstanbul 1453 Müzesini gezenleriniz vardır; İstanbul’un Fethini ve Fatih’i anlatmaya yetiyor. Anıtkabir’deki Kurtuluş Savaşı Müzesini de görmüşsünüzdür, Atatürk’ü ve Kurtuluş Savaşını anlatmaya yetiyor. Çanakkale zaten başlı başına muhteşem bir müzedir… Ayrıca bir çok şehrimizde de kurulmuş Kent Müzesi örnekleri vardır. O müzeleri gezmeniz şehri gezmenize bedel oluyor. Şehrin tarihi kültürel ve edebi yönden tanıtımı yapılıyor.

Yozgat’ı tanıtma konusunda oldukça çok imkan ve malzememiz var. En başta bütün illere dağılmış hemşehrilerimiz, derneklerimiz, Fedarasyon ve konfederasyonlarımız var. Bunlarla ortak çalışmamız şehrin tanıtımına yardımcı olacaktır. İl dışında yapılan tanıtım günlerinde bu dostlarımız- hemşehrilerimiz seferber olup bize yardımcı oluyorlar. Elbette olurlar hem de fazlasıyla…
Ama biz bunu kendi şehir merkezimizde başlatmak zorundayız. Kalkınma merkezden başlar; tanıtım da öyle… Siz tarihi ve turizm değerlerinizi, edebiyatınızı, kaplıcalarınızı ve güzelliklerinizi ortaya koydunuz da bu insanlar mı sahip çıkmadı?

Yozgatlı dernekleri, federasyonları, konfederasyonları eleştirirken geriye dönüp biz ne yapıyoruz, bu konudaki gayretimiz nedir diye sorgulamak, öz eleştiri yapmak gerekmez mi?

Yöneticilerimiz, idarecilerimiz ve Sivil Toplum örgütü başkanları birlikte el ele verip böyle bir çabaya girdik de halkımız mı mani oldu, gurbetçimiz mi engel oldu?…

Evet doğru “Kalkınma Yerelden Başlar” öyle de olmalıdır. Bizim yerel yöneticilerimize görev düşüyor. Şehrin tanıtımı da, kalkınması ve gelişmesi de yerel yöneticilerin gayretiyle olacaktır bunu unutmayalım!..

Tarihi Kent Müzesinin Kurulması” gerekir şehrimiz için elzem diyoruz. Her yönüyle ilimizi tanıtacak bir Şehir Müzesine ihtiyacımız vardır. Bu konuda bir inceleme ve araştırma yapılarak Kent Müzesinin alt yapısı hazırlanabilir. Sayın valimiz de buna destek verecektir!

İlave olarak ifade etmiş olalım ki: Şehrimize bir Arkeoloji Müzesi, iki Şehit ve Gaziler Müzesi, üç Tarihi Kent Müzesi şart ve elzemdir. Şehrin gelişmesi, tanıtımı turizme açılması için de bu müzeler oldukça gerekli ve önemlidir…