Film gibi izledik bu güne kadar.
İçinde acı, gözyaşı, kayıplar ve yıkıntılar olan film.
Ne gariptir ki oyuncuları gerçek, sahne gerçek, olaylar gerçek.
Pek çoğumuzun televizyon ve sosyal medya üzerinden takip ettiği bir acının tesiri ile yüreklerimiz dağlandı, ruh dünyamız bir anda varlık ve yokluk arasında hakikati arar hale geldi.
Ve yine ne gariptir ki, yaşanan acıların acıttığı kalpler Türkiye’nin her şehrinde.
Pek çoğumuzum cam ekrandan izlediği depremin yıkıntıları arasında hayata tutunanlar pek çoğumuzun komşusu, yolda selamlaştığı hemşehrisi, iş arkadaşımızın akrabası, ya da bir arkadaş.
11 ilde yaşanan deprem bir anda önce yüreklerimizi yıktı ardından hayatlarımızı deştirdi.
HATAY’DA YAŞANANLARI GÖRDÜK
Bir ülke yüz ölçümü kadar alanda etkili olan depremin yaralarını sarmak için devlet-millet el ele bir mücadele içindeyiz.
Cam ekran ardından izlediğimiz acı yaşanmışlıkları yerine görmek, yaşanmışlıkların hakikatini sizlerle paylaşmak için Gazetemizin de köşe yazarı olan, kıymetli ağabeyim Oktay Yıldırım ile birlikte Hatay’a gittik.
Aslında gittiğimiz, gördüğümüz, bir şekilde dokunduğumuz insanlardan yansıyanlara dair konuşacaklarımız bir hayli fazla.
Bu gün için bir gerçeği dile getirecek olursak, acı cam ekrandan izlediğimizden daha acı ve gerçek.
Cam ekrandan arından izlediğimiz gözyaşı, kaybolmuş hayatlar, yıkılmış yuvalar, yok olmuş şehirlerin içinde olmak ile o gerçeklerin içinden Yozgat’a dönebilme öylesine enteresan duygulara yaşamanıza sebep oluyor ki!
İnanın tarifi zor,
Anlatması, aktarması sanırım kelimeleri yetersi bırakıyor.
Deprem sadece binaları yıkmamış, insanları bu dünyadan koparmamış, yaşanmışlıkları, bu dünya mazisini de silmiş.
Kalemle yıllar yılı yazılan hayatlar, bir çırpıda bir gizli silgi ile silinmiş.
Öyle bir silinmiş ki, bir lokma ekmeğe ulaşmak, bir yudum suyu tatmak, bir insanla derdini paylaşmak lüks olmuş.
Sözü bu gün için fazla uzatmak istemiyorum, cam ekrandan izlediklerimizle derin duygu yoğunluğu oluşturan deprem bölgesinden izlenimlerimizi sizlerle en doğru şekilde paylaşacağız.
Lütfen dualarınızı ve yardımlarınızı eksik etmeyin.
Her ikisine de uzun süre ihtiyacımız var!